1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Şura üyeleri belirlenecek

Hülya Topcu20 Şubat 2014

Libya'da bugün yeni anayasayı hazırlayacak şura üyeleri için seçimler yapılıyor. Gözlemciler, çatışmaların dinmediği ülkeye anayasanın istikrar getireceğine şüpheyle bakıyor.

https://p.dw.com/p/1BBsa
Fotoğraf: Reuters

Libya anayasası için ilk adım

Libya 40 yıllık Kaddafi iktidarının ardından ilk kez yeni bir anayasaya kavuşacak olmasına rağmen siyasi açıdan olumlu bir havanın hâkim olduğu söylenemez. Libya'daki Uluslararası Kriz Grubu uzmanlarından Claudia Gazzini bu durumun nedenini şöyle açıklıyor:

"Birçok kişi seçimlere şüpheyle bakıyor çünkü az sayıda vatandaş bu seçimlerde oy kullanmak için seçmen kütüklerine kayıt oldu. Libya'daki seçmenlerin üçte birinden azı. Seçimlere katılımın düşük olacağı endişesi var. Seçilecek organ herkesi temsil etme yeterliliğine olacak mı, bu sorunun yanıtı da bilinmiyor."

650 aday yarışıyor

Anayasayı hazırlayacak, 60 kişiden oluşacak şuraya girmek için 650 aday yarışıyor. Ancak buraya seçilecek isimler için sadece alınacak oy sayısı rol oynamıyor. Libya'nın farklı bölgeleri, kadınlar ve etnik azınlıkların da kota sayesinde bu kurulda temsil edilmesi planlanıyor. Berberilerin temsilcileri seçimleri boykot edeceklerini duyurdular çünkü iki sandalye ile şurada temsil edilmelerini yeterli bulmuyorlar.

Uluslararası Kriz Grubu uzmanı Claudia Gazzini yarışacak adaylar hakkında şu bilgiyi veriyor:

"Adaylar resmi olarak bağımsız, hiçbir partiye üye değiller. Bu gerekli de değil. Bu, son bir buçuk yılda giderek büyüyen geçici parlamento içindeki tartışmaların ardından siyasi partilerin politikasından duyulan rahatsızlığın artmasının bir sonucu. Birçok seçmen bu adayların neyi savunduğunu bile bilmiyor."

Şura'nın dört ay süresi var

Seçimlerde belirlenecek Anayasa Şurası'nın, dört ay içinde yeni anayasa taslağını sunması gerekiyor. Bu, kulağa fazla iddialı bir hedef gibi geliyor ama diğer yandan devlet yapısı ya da siyasi organların oluşturulması süreci planlanan tarihin çok arkasından geliyor. Örneğin 2012 yılında seçilen geçici parlamento, Libya Genel Ulusal Kongresi'nin (GNC) bir ay içinde bir anayasa komisyonu belirlemesi gerekiyordu. 2013 sonuna kadar da bir taslağın sunulması planlanıyordu. Kaddafi'nin 2011 yazında devrilmesinin ardından devrimcilerin belirlediği bu takvime göre geçici parlamentonun görev süresi 7 Şubat 2014 tarihinde sona erdi. Ancak milletvekilleri görev sürelerini uzattılar. Libyalılar buna göz yummak istemedi. Binlerce kişi sokaklara dökülerek, son bir buçuk yılda hiçbir hedefi hayata geçirmeyen milletvekillerini protesto ettiler. Sonuç olarak milletvekilleri pes ederek, yeniden seçimlere gidileceğini açıkladı.

Sorunlar devam edecek

Şimdi seçimlerde 60 kişiden oluşacak Anayasa Şurası zamanında ya da gecikmeli olarak bir taslak sunarsa, bu kabul edilinceye kadar birçok engelle karşılaşacak. Bir sonraki geçici parlamentonun anayasa metnini onaylaması gerekiyor. Libyalıların üçte ikisinin düzenlenecek referandumda bunu onaylaması da zorunlu. Ortada fazlasıyla tartışmalı nokta var. Tartışmalar genellikle bölgelerin ne kadar yetkiye sahip olacağı, azınlıkların hangi haklara kavuşacağı ya da şeriatın ne kadar etkili olacağı etrafında dönüyor.

Libya'daki düşünce kuruluşlarından Sadık Enstitüsü'nün kurucusu Enes El Gomati, vatandaşların ülkedeki seçimlerden çok gündelik hayatlarını kolaylaştıracak konulara ilgi gösterdiğini söylüyor:

"Elektrik tedarikinde sorunlar var, yollar ve okullar kötü durumda, sağlık hizmetleri yeterli düzeyde değil, hastaneler tamamen harap. Bu durum herkesin sorunu; çocukların, gençlerin, yetişkinlerin ve yaşlıların. İnsanlar bu konulara, gelecekte Libya Anayasası'nın nasıl olacağından, yasaların Şeriat kanunlarına göre mi şekilleneceğinden daha fazla ilgi gösteriyor."

Uluslarlarası Kriz Grubu uzmanı Claudia Gazzini'ye göre genel tabloya bakıldığında ülkede tehlikeli bir gidişat var.

"Yeni anayasa için Kaddafi öncesindeki dönemin anayasasının temel alınması yönünde baskının arttığı gözleniyor. 'Libya'nın nasıl bir ülke olacağı konusunda uzlaşamayız' yönündeki tez bunu destekliyor gibi görünüyor. Neden hepimiz az ya da çok uygun gördüğümüz, 1969 yılı öncesindeki anayasayı almayalım, deniyor."

© Deutsche Welle Türkçe

Andreas Gorzewski / Hülya Topçu

Editör: Ercan Coşkun