‘Kutuplaşma yurtdışına taşınıyor’
6 Ekim 2015
Türkiye'de 1 Kasım'da yapılacak erken genel seçimler için yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları da sandık başına gidecek. En fazla Türk seçmenin yaşadığı Almanya ise seçim yarışının en yoğun olduğu ülkelerin başında geliyor. Fakat Türkiye'deki seçim yarışının Almanya'ya taşınması bazı siyasileri endişelendiriyor. Yeşiller Partisi'nin eğitim, göç politikaları sözcüsü ve federal milletvekili Özcan Mutlu, Almanya'daki Türklerin Türkiye'deki seçimlere katılabilmelerini demokratik bir kazanım olarak nitelendiriyor. Ancak Mutlu, yurtdışında Türkiye benzeri seçim kampanyaları yürütülmesini sakıncalı bulduğunu da ekliyor.
"A Partisi, B Partisi gelip burada kocaman salonlar tutuyor ve propaganda yapılıyor. O partilerin temsilcileri burada Türkiye yaptıkları şekilde aynı meseleleri gündeme getirip, aynı tartışmaları başlatıp insanların kutuplaşmasına yol açıyor. Bu da iyi değil. Uyum için iyi değil. "diyen Özcan Mutlu sözlerini şöyle sürdürüyor: "Biz burada yaşıyoruz. Her ne kadar Türkiye'de olup bitenler buradaki insanları ilgilendirse bile bizim odaklanmamız gereken ülke Almanya. Almanya'nın eğitim politikaları nedir? İstihdam politikaları nedir? Dışişleri politikaları nedir? Tüm bunların bizi daha çok ilgilendirmesi lazım."
‘Türk Siyasetçiler yurtdışından Türkiye'ye seslendiler'
Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) Berlin Eyalet Milletvekili Ülker Radziwill de Almanya'da yaşayan Türklerin daha çok kültürel ve ailevi bağlarla Türkiye ile ilişki içinde olduklarını ifade ediyor. Radziwill bu nedenle Türkiye'deki seçimlerin Almanya'daki Türklerin reel yaşantısına doğrudan etki etmeyeceğini belirtiyor. Sosyal Demokrat vekil, Türkiye'deki siyasi partilerin de bunun farkında olduklarını ve yurtdışındaki kampanyalarında burada yaşayan Türklerden ziyade, Türkiye'deki Türklere seslendiklerini savunuyor:
"Yurtdışından Türkiye'ye seslenme gibi metotlar uygulanıyor. Biraz güç gösterme çabası diye yorumlanabilir; ben daha büyüğüm, ben daha çok insan topladım şeklinde. Yani hedefleri Türkiye'deki topluma seslenmek; zaten buradaki vatandaşın derdine, söz gelimi ekonomik sıkıntısına çare olabilecek durumda değiller. Ancak şu olabilir; emekli maaşlarının durumu ele alınabilir ya da Türkiye - Almanya arasında gidiş gelişlerde altı aylık süreyi kaldırma güçleri var mı yok mu, ona bakılır. Ama söylemlerde bu tür mesajlar yok, yani buradaki vatandaşın derdine çare olacak mesajlar yok."
‘Göçmenlerin birliği siyasi kutuplaşmalardan zarar görmesin’
Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) federal milletvekili Cemile Giousouf da göçmenlerin geldikleri ülkelerle bağlarının devam etmesini ve oradaki seçimlere katılmalarını doğal bulduğunu belirtiyor. Giousouf, bununla birlikte göçmenlerin bulundukları ülkelerde onları doğrudan ilgilendiren ortak sorun ve çıkarlarının olduğunun da altını çiziyor:
"Benim temennim Türklerin, özellikle de gençlerin Alman siyaseti ile daha yakından ilgilenmeleri ve aktif olmaları. Çünkü onlar bu ülkenin bir parçası ve ülke siyasetinin içinde yer almalılar.Tabii ki Türkiye'de olup bitenleri bilmeleri güzel bir gelişme. Fakat biz burada yaşıyoruz ve Türkiye'deki sorunları buraya taşımamaya özen göstermeliyiz "diyerek, Türk toplumunun Almanya’ya uyum çabalarına dikkat çeken siyasetçi sözlerine şunları da ekliyor: "Burada Ermeni'ymiş, Sünni’ymiş, Hristiyan'mış bütün göçmenlerin birlik içinde ortak sorunlara çare aramaları gerektiğini düşünüyorum. Ve orada yaşanan sorunların buraya taşınıp da aramızda buzların oluşmasını istemiyorum."
©Deutsche Welle
Özlem Coşkun / Berlin