1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Korona zamanlarında aşk

20 Aralık 2020

Korona salgını dönemindeki seyahat kısıtlamalarından en çok etkilenenlerin başında iki uluslu çiftler ve aileler geliyor. Bazıları sevdiklerini ne zaman göreceklerini bilmiyor, kimileri ise bir Noel mucizesi peşinde.

https://p.dw.com/p/3muxI
Fotoğraf: picture-alliance/Fotostand/Schmitt

Ayrılık sadece üç ay sürecek... Bu düşünce, Şubat ayında Düsseldorf Havalimanı‘nın giden yolcu salonunda birbirleriyle vedalaşan Felix Urbasik ve kız arkadaşına bir nebze olsun teselli olmuştu. Urbasik, "Hatta Çin'deki uğursuz virüs hakkında şaka bile yapmıştık" diyerek buruk bir tebessümle hatırlıyor o günü. 25 yaşındaki Sydney'li April'in Avustralya'ya gitmek için uçağa bindiğinde niyeti, yaz başında tekrar Almanya'ya dönmekti.

Genç çift, iki yıldır birlikte. 27 yaşındaki yazılım mühendisi "Tam da birlikte bir hayat kurmak üzereydik" diyor. Ancak daha sonra koronavirüs pandemisi dünyada hızla yayıldı ve tüm planlar tepe taklak oldu.

Çift, pandemi önlemleri kapsamında sınırların kapanmasını ve ülkelerin giriş yasağı ilan etmelerini ilk başta anlayışla karşılamış. Urbasik, "Bir süre görüşmeyeceğimiz artık belli olmuştu. Zaten bu virüsün daha fazla yayılmasını biz de istemiyorduk" diyor.

Aşk, turizm değildir

Yaz aylarında birçok Avrupa ülkesinde pandemi koşulları biraz hafifledi ve sınırlı da olsa seyahetlere yeniden izin verildi. Hatta yurt dışına tatile gidenler bile oldu. Felix Urbasik ve kız arkadaşı, bu durumu şaşkınlıkla karşıladı: "Biraz düşündük ve dedik ki; bir dakika. Diğerleri nasıl olup da yaz tatiline gidebiliyor ama biz birbirimizi dahi göremiyoruz?"

Alman Felix ve Avustralya'lı April
Alman Felix ve Avustralya'lı AprilFotoğraf: Privat

Çiftlerden birinin AB üyesi olmayan bir ülkede, diğerinin ise bir AB ülkesinde yaşadığı ve evli olmayan binlerce başka çift de kendilerine aynı soruyu soruyordu. Bu nedenle, evli olmayan çiftler için giriş kısıtlamalarının küresel olarak gevşetilmesi için internette #LoveIsNotTourism (Aşk turizm değildir) etiketiyle geniş katılımlı bir kampanya başlatıldı.

Felix Urbasik de boş durmadı. Haziran ayında, çiftlerin birçok ülkedeki giriş koşulları hakkında bilgi alışverişinde bulunabilecekleri ve online dilekçe imzalayabilecekleri bir web sitesi kurdu: "Cuma günü bilgisayer başına oturdum, tüm hafta sonu çalıştım ve Pazar akşamı site çevrimiçiydi. Başlangıçta günde 4 bin ila 5 bin ziyaretçim vardı. İlgi giderek arttı ve dünyanın dört bir yanına yayıldı."

Çift yakında evlenebilmeyi umuyor

Bu girişim kısa sürede meyvelerini veridi. Almanya dahil bir dizi AB ülkesi, evli olmayan çiftlerin giriş koşullarını kolaylaştırdı. Urbasik, "Bu beni tabii ki çok mutlu etti, ama maalesef kişisel durumumuzda, bize pek yardımcı olmadı" diyerek hikayelerini anlatmayı sürdürüyor.

Her ne kadar kız arkadaşı April'ın Almanya'ya girmesine izin verilse de bu kez de memleketinden ayrılamasında sorun çıktı. Çünkü Avustralya hükümeti tam bir tecrit stratejisi izliyordu. Hem giriş hem de çıkış için özel izinler gerekiyordu.

Aylarca süren çaba ve yetkililerle yapılan sayısız görüşmenin ardından Felix Urbasik ve kız arkadaşı için bir umut doğdu. Eğer her şey yolunda giderse April, önümüzdeki Ocak ayında Almanya'ya uçabilecek. Felix Urbasik hem mutlu hem kararlı: "İlk fırsatta hemen belediyeden nikah günü alıp dünya evine gireceğiz."

Farklı ülkelerdeki ve hatta aynı ülkedeki çiftler pandemi nedeniyle ilişkilerini video görüşmelerle yaşıyor
Farklı ülkelerdeki ve hatta aynı ülkedeki çiftler pandemi nedeniyle ilişkilerini video görüşmelerle yaşıyorFotoğraf: Colourbox

İki uluslu aileler için olağanüstü hal

Evli olmayan çiftlerin birbirlerini görmeleri artık nispeten daha kolay hale geldi. Ancak farklı ülkelerde yaşayan aileler için hâlâ büyük sıkıntılar söz konusu. Francis França Tiebot, ortada büyük haksızlık olduğu görüşünde: "Şu anki durumun adil olduğunu düşünmüyorum. Yalnızca altı aydır birlikte olan çiftlerin ülkeye girmesine izin veriliyor. Ancak annemin, kızını ve torununu ziyaret etmesine müsade edilmiyor."

Brezilyalı Francis França Tiebot, on bir yıldır kocası ve çocuğuyla birlikte Almanya'da yaşıyor. Halihazırda DW'nin Brezilya servisi yöneticiliğini yürütüyor. Annesi, Sao Paulo'nun yaklaşık 700 kilometre güneyinde, Brezilya'nın Florianopolis kentinde yaşıyor.

Aslında, França Tiebot'un annesi geçtiğimiz Mayıs ayında Almanya'ya gelerek bir yaşındaki torununun bakımını üstlenecekti. Uçak bileti alınmış, tüm ayrıntılar planlanmıştı. Ancak pandemi ailenin tüm planlarını bozdu.

Francis França Tiebot, pandemiye karşı alınan önlemleri destekliyor. Yine de annesinin seyahat izni iptal edilirken, yaz aylarında birçok turist grubunun Mallorca veya Hırvatistan'a uçmalarına neden izin verildiğini anlamakta güçlük çekiyor: "Annem daha önce birkaç zatürre geçirdi, bu yüzden çok dikkatli ve evden çıkmıyor. Onun Almanya’da da aynı şekilde izole edileceğinin teminatını verebilirim. Yani giriş izni verilmemesi için hiçbir neden yok. Annem, enfeksiyon kapıp başkalarına bulaştırma konusunda, çoğu Avrupalıdan daha az tehlikeli."

Annesiyle internet üzerinden iletişim kurup ona elinden geldiğince teselli vermeye çalıştığını belirtiyor: "Kendini yalnız hissetmemesi için her gün WhatsApp üzerinden yazışıyor ve haftada bir kez de görüntülü olarak görüşüyoruz."

İstanbul üzerinden St. Petersburg‘a

Seyahat kısıtlamalarının bir diğer mağduru da Vladimir. Rus gazeteci Berlin'de, kız kardeşi İspanya'nın güneyinde, annesi ise Rusya'nın kuzeybatısındaki St. Petersburg'da yaşıyor.

Vladimir için kâbus 15 Mart'ta başladı. İspanya’ya bağlı Atlas Okyanusu adası Lanzarote'den, Londra aktarmalı olarak Berlin’e uçtuğunu anlatıyor. Hükümetlerin birbiri ardına aldıkları uçuş yasağı kararları üzerine havayolu şiretleri de uçuşları toplu olarak iptal etti. Kısa bir süre sonra uluslararası hava trafiği neredeyse tamamen durma noktasına geldi. Salgından önce, ortalama iki haftada bir uçak yolculuğu yapan Vladimir için bu yeni durum, her şeyi altüst etti. Ağustos ayı sonuna kadar St. Petersburg'daki akrabalarını ziyaret edemedi.

Ancak kısıtlamalar gevşetilince de sıkıntılar tümüyle sona ermedi. Eskiden Berlin’den yaklaşık iki saatlik direkt bir uçuşun sonunda memleketine ulaşan Rus gazeteci, yaz ortasında Almanya’dan ülkesine uçuş bulamadı. Tek çaresi, Ağustos ayından bu yana Rusya'ya tarifeli seferlerin yeniden başladığı Türkiye üzerinden aktarmalı uçmaktı.

Rusya'da, pandeminin başlamasından bu yana resmî hijyen kuralları neredeyse Almanya'dakilerle aynı. Ancak küçük bir farkla: "Rusya‘da kimse bu yönergelere uymuyor. Sokakta neredeyse hiç kimse maske takmıyordu. FFP2 maskesi takan tek kişi bendim" diyor Vladimir.

Noel'i annesiyle kutlamak için Aralık sonunda tekrar St. Petersburg'a gitmek istiyor. Bu sefer Zürih üzerinden uçacak. Biletini çoktan almış bile. Ama yine de son dakika sürprizlerine kendini hazırlıyor: "Sırf gidiş uçuşumun tarihi, şimdiye kadar havayolu şirketi tarafından tam beş kez değiştirildi. Tüm bu olup bitenler gerçekten inanılmaz"

Uzun ayrılk ve mutlu son

Son olarak Lena ve Matt'in hikayesine kulak veriyoruz. Çift, kelimenin tam anlamıyla erken bir Noel mucizesi yaşadığını söylüyor. İkili, yaklaşık bir yıldır beraber. Lena Almanya'da, Matt ise ABD‘de yaşıyor. Erkek arkadaşıyla en son geçen kış görüşen ve bahar aylarında Okyanus ötesine yolculuk planları yapan 24 yaşındaki Lena, "Ama dünyada hayatın bu kadar uzun süreliğine duracağını asla düşünmezdik" diye konuşuyor.

Lena ve Matt, salgının patlak vermesinden sonra iki kez ABD'de buluşmak için planlar yaptı. Ancak her iki girişim de başarısız olur. Zira geçtiğimiz Mart ortasından itibaren,14 gün boyunca Almanya'da veya Schengen bölgesindeki bir başka ülkede bulunan kişiler için getirilen Amerika Birleşik Devletleri'ne giriş yasağı uygulaması, hâlâ yürürlükte.

Alman Lena ve ABD'li Matt Meksika'da buluşabildi
Alman Lena ve ABD'li Matt Meksika'da buluşabildiFotoğraf: Privat

Yeni bir buluşma yeri arayışına giren ikili, uzun araştırmalar sonunda Meksika'da görüşmeye karar verdi. Bu üçüncü girişim nihayet başaralı oldu. Lena, Aralık ayı başında ABD'nin güney komşusuna uçtu. Erkek arkadaşı da onu karşılamak üzere yola çıktı. Mexico City havaalanından ayrılıp Matt'le sokakta el ele yürürken, buna inanmakta güçlük çektiğini söyleyen Lena, "Tüm bunların gerçek olduğunu idrak etmem bütün günümü aldı" diyor.

Lena, Noel ve yeni yılı ABD'de Matt ile kutlayacak. Yeni yıl dileği ise şimdiden belli: "Giriş kısıtlamaları mantıklı, ancak eşler ve aileler birbirlerini görme hakkına da sahip olmalı. Tek dileğim, maske ve mesafeyle de olsa, insanların yeniden bir araya gelebilmeleri."

Mirjam Benecke

©Deutsche Welle Türkçe