Kadın eylemi: "Hukuksuz şekilde gözaltına alındık"

27 yaşındaki üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'in Cemal Metin Avcı tarafından öldürülmesi Salı akşamı farklı kentlerde protesto edilirken İzmir’de eylem yapan kadınlara yapılan polis müdahalesi sosyal medyada tartışma yarattı. 

İzmir Alsancak’taki protestolar sırasında çekilen ve sosyal medyaya yansıyan görüntülerde eylemcilerle polis arasında arbede yaşandığı ve polislerin güç kullanarak eylemcileri gözaltı aracına bindirdikleri görülüyor.

DW Türkçe’ye konuşan ve gözaltına alınırken polis şiddetine maruz kaldığını anlatan Arzu Sert, "Biz dün Pınar Gültekin’in beş gündür kayıp olmasının ardından öldürüldüğünün  haberinin gelmesi üzerine Alsancak'taki Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir basın açıklaması gerçekleştrdik. Bunun ardından bir yürüyüş yapmak istedik ancak polis, önümüze barikat kurarak bu yürüyüşü gerçekleştirmemizi engelledi. Bu yürüyüşü gerçekleştirmek isteyenlere hakaret etti. Ardından hukuksuz bir şekilde gözaltına alındık, gözaltına alınırken darp edildik, işkenceye maruz bırakıldık" dedi.

Sert, gözaltı aracında hakaret ve küfürlere maruz bırakıldıklarını da ekledi.

"Polisin müdahalesi hukuku aykırı"

Barışçıl toplantı ve gösteri yapmanın temel hak ve özgürlüklerden biri olduğuna vurgu yapan Avukat Zeynep Tepegöz’e göre polisin müdahalesi hukuka aykırı. DW Haber'in sorularını yanıtlayan Tepegöz, "Dün İzmir’de yaşanan olaylara baktığımızda polis orantısız güç uygulamıştır. Polis izin almaksızın toplantı yapabilecek protesto yapabilecek kadınlara bir şiddet uygulamıştır. Polis böyle bir şiddet uygulayamaz. Eğer kamu güvenliği, sağlığı ya da başka bir haklı gerekçe varsa, uygulayacağı güç kimseyi yerde sürükleyip darp ederek olmamalı. Kaldı ki burada haklı bir gerekçe de yok" değerlendirmesinde bulundu.

Kadın örgütleri, eylemlerde kendilerine "şiddet uygulayan" kolluk kuvvetlerinin olası bir durumda kadınları korumayacağını düşünüyor. Öldürülen birçok kadının, katilleri hakkında şikayetçi olduklarını, polise gittikleri ve koruma talep ettikleri halde öldürüldüklerini hatırlatıyorlar.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan Melek Önder, DW Haber'e yaptığı açıklamada, "Bütün kolluk kuvvetleri bütün hükümet ve devlet yetkilileri kadınların yanında yer almak, kadınları korumak zorundadır. Onlarca kere şiddete uğradıkları için başvuruda bulunup koruma alamayan arkadaşlarımız var. Onların çığlıklarını her gün duruyoruz. ‘Benim dirime sahip çıkın, ölüme değil’ diyen arkadaşlarımız var. Yetkililer kadınları yaşatmak için 6284 ve İstanbul Sözleşmesi’ni uygulamak zorunda" dedi.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun verilerine göre, sadece Haziran ayında en az 27 kadın erkekler tarafından öldürüldü ve en az 23 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu.

DW/BK,DN,HS

©Deutsche Welle Türkçe