1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İsveç'in iki önemli hedefi

1 Temmuz 2009

AB dönem başkanlığı 1 Temmuz’dan itibaren Çek Cumhuriyeti’nden İsveç’e geçiyor. İsveç, altı aylık görev döneminde iklim değişikliği ve küresel ekonomik krize karşı alınacak önlemlere ağırlık vermeyi planlıyor.

https://p.dw.com/p/IddM
Fotoğraf: AP

Yoğun bir gündemle AB dönem başkanlığını devralmaya hazırlanan İsveç, Türkiye'nin AB üyeliğine verdiği açık destekle dikkat çekiyor. Türkiye ile devam eden üyelik müzakerelerini ileriye taşımak istediklerini dile getiren İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt, “yeni fasıl açılması için çaba göstereceklerini” söylüyor. Reinfeldt, haritaya bakıldığında, Türkiye'nin Avrupa'ya yönelik enerji koridoru üzerindeki etkisinin görülebileceğini de sözlerine ekliyor.

Önemli hedefler

Ancak İsveç'in altı aylık görev döneminde Türkiye değil, iklim değişikliği ve küresel kriz öncelikli gündem maddeleri olacak. DW'nin sorularını yanıtlayan İsveç Başbakanı Frerdik Reinfeldt, en önemli hedeflerini şöyle dile getirdi:

“Benim iki önemli hedefim var: Bunlardan biri iklim değişimine karşı küresel bir yanıt bulmak. Avrupa bu konuda öncü rol oynadığını kanıtladı, ancak bu sorunu küresel bir yanıt bulmadan çözemeyiz. İkinci hedefimiz ise mali kriz. Kriz Avrupa'nın üzerinde hala bir yük, aslında tüm dünyanın sırtında taşıdığı bir yük. İstihdam kaybediyoruz. Mali piyasalara istikrar getirmek ve artan işsizliğin önüne geçmek için daha fazlasını yapmak zorundayız.”

İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt
İsveç Başbakanı Fredrik ReinfeldtFotoğraf: AP

Küresel ısınmaya küresel yanıt

Aralık ayının sonunda, yani İsveç'in dönem başkanlığı sona ererken, Kopenhag'da Dünya İklim Zirvesi düzenlenecek. 2012 yılında sona erecek olan Kyoto Protokolü'nün yerine geçecek anlaşmanın hedeflendiği zirveye dek AB ülkelerinin alınacak önlemler konusunda uzlaşma sağlaması gerekiyor. Ancak çevre önlemlerinin getireceği mali yük küresel kriz döneminde AB ülkeleri arasında sıkıntıya neden oluyor. İsveç Başbakanı Reinfeldt ise bu konuda uzun vadeli düşünmek gerektiğini söylüyor:

“Ben, büyümenin gelecekte karbondioksit emisyonlarının azaltılması ile yaşanacak rekabet ortamında şekilleneceğini düşünüyorum. Özellikle Çin'e verilmesi gereken bu yanıt, aynı şekilde Avrupa için de geçerli. Yatırımların bu doğrultuda gerçekleştirilmesi ve bunların da bize yeşil istihdam ve yeşil çözümlerle enerji verimliliği sağlaması çok önemli. Kopenhag'da bu noktayı hatırlayarak çözüm arayacağız. Bulunacak çözümler 2012'den sonrası için olacak, yani, Kyoto çözümünün süresi sona erdikten sonra. Umutlar da Avrupa ekonomisinin 2012'den sonra daha iyi olacağı yönünde.”

Bildserie Schwerpunktwoche Europa Wahl Europaparlament Finanzkrise
Fotoğraf: DW-Montage/picture-alliance/dpa

Ortak mali politika arayışı

İsveç'in küresel mali ve ekonomik kriz için de öneriler sunması gerekiyor. Ancak AB ülkelerinin krizle mücadelede ulusal önlemlere ağırlık vermesi nedeniyle ortak politikalar geliştirilmesi kolay olmuyor. Bu konuda iddialı hazırlıklar yaptığı mesajını veren İsveç Başbakanı, şu bilgileri verdi:

“Ulusal ve Avrupa çapındaki kontrol mekanizmalarının kombine edilmesi gerekiyor. Krizin aşılmasında bir kırılma noktası yaratabildiğimizi düşünüyorum. Ancak ortak bir mali bakış açısına ihtiyacımız olduğunun farkındayız. İsveç'in dönem başkanlığında bir yasa tasarısı hazırlanması ve Aralık ayına dek tamamlanması için çaba göstereceğiz…”

Lizbon Antlaşması

AB'nin reform projesi Lizbon Antlaşması da İsveç'in zorlu gündem maddelerinden. Avrupa Anayasası'nın başarısızlığa uğramasının ardından üzerinde değişiklikler yapılarak Lizbon Antlaşması adını alan proje Almanya, İrlanda, Polonya ve Çek Cumhuriyeti'nde onay bekliyor. İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt bu konuda da iyimser:

“Bu uzun bir yol. İrlanda'da yasal bir güvence sağlayabildiğimizden önemli bir yol almış olduğumuzu düşünüyorum. Ancak antlaşmaya imza atması gereken üç devlet başkanı daha var. Bu süreç tamamlandığında Lizbon Antlaşması yürürlüğe girebilecek ve böylece AB daha iyi işleyebilecek…”

Christian Trippe/ Çeviri: Hülya Köylü

Editör: Baha Güngör