İsrail'de sandık heyecanı

İsrail sokaklarında herkes erken genel seçimlerden kimin zaferle çıkacağını tartışıyor. İktidardaki muhafazakar Likud Partisi'nin sıkı destekçilerinden olduğunu söyleyen Miri Emkez adlı genç kadın, İsraillilerin "Bibi" olarak adlandırdığı Başbakan Benjamin Netanyahu'nun seçim afişlerini duvarlara asıyor. Bir yandan da neden Bibi'yi, yani Netanyahu'yu desteklediğini, "Bibi iktidara geldiğinden bu yana huzur var. Büyük saldırılar olmuyor. Küçük çaplı olaylar var sadece. İsrail'in güneyine Afrikalı mültecilere karşı duvar ördü. Açık sözlü biri. Ve bizim buna ihtiyacımız var. Ben güvenlik istiyorum. Ülkem ve iki kızım için bunu istiyorum" sözleriyle anlatıyor.

Netanyahu seçim kampanyasında 'daha fazla güvenlik' vaadinde bulundu. İran'la Batı'nın arasında müzakereleri devam eden nükleer silahsızlanma anlaşmasına karşı çıktığını sık sık dile getiren Netanyahu, Hamas'a, Hizbullah'a ve IŞİD'e yönelik korkuların üzerine de adeta körükle gidiyor. Başbakan'ın verdiği mesaj açık, "Sadece ben sizi dış tehditlerden koruyabilirim."

Siyonist ittifaktan ekonomi vaadi

Merkez sol partilerin oluşturduğu ittifak Siyonist Cephe ise İsrail için önceliğin ekonomik gelişme olduğunu seçim kampanyasında dillendiriyor.

37 yaşındaki Nir Kramer, ekonomi politikasını savunduğu ittifakın broşürlerini dağıtırken, "Bu ülkede hiçbir gelişme yok. Sürekli güvenlikten söz ediliyor ama güvenlik bizim elimizde olan bir konu değil. Ekonomi ve sosyal konular güvenlikten çok daha önemli. O da elbette önemli ama herzaman bizim elimizde olan bir şey değil" sözleriyle gerekçelerini açıklıyor.

Gerçekten de, şu sıralarda İsrail halkının gündeminde seçimler kadar pahalanan yaşam koşulları ve artan kiralar var. Kiraların son beş yılda yüzde30 oranında arttığı söyleniyor. Emlak fiyatları ise yüzde 55 civarında zamlanmış. Özellikle orta gelir düzeyine sahip olanlar büyük ekonomik sıkıntı içinde.

Netanyahu'nun karşısında Siyonist Cephe'nin başbakan adayı olarak seçime giren İsak Herzog ve seçimleri kazanmaları halinde iki yıl sonra başbakanlığı devralması öngörülen eski adalet bakanı Zipi Livni ise halkın ekonomik beklentilerine yanıt vermeye çalışıyor. Kira artışlarının önlenmesi, sosyal imkanların artırılması ve eğitim olanaklarının iyileştirilmesini vadediyorlar.

Herzog karizmatik değil, ama halka yakın

Aslında pek karizmatik bulunmayan Herzog halka yakın tavırlarıyla dikkati çekerken bol bol vatandaşlarla bir araya gelmeye özen gösteriyor. Seçim çalışmaları sırasında genellikle halka açık toplantılara katılan Herzog, kendisine sorulan sorulara da birebir yanıtlar verdi. Yöneltilen sorular yaşam seviyesini artıracak ne gibi projeler geliştirdiğinden, Filistin sorunun çözümüne yönelik somut düşüncelerinin ne olduğu gibi geniş bir yelpazedeydi.

Yine Herzog'un katıldığı bir toplantıda onu dinleyen Itay Rotem adlı İsrailli seçmen, "Neden Herzog?" sorusuna "İlk neden onun Bibi olmaması. İkincisi ise Bibi'yi sadece o yerinden edebilir. Üçüncüsü ise parti programını beğeniyor olmam. Uzun bir aradan sonra yenilikler getirebilecek bir program" diye yanıt verdi.

Kararsızlar belirleyici

İsrail'de kimin başbakan olacağını kestirmek zor. Bu konuda siyaset bilimciler de görüş bildirmeye pek yanaşmıyor. Anketlere göre sol ittifak Siyonist Cephe, iktidardaki Likud'u az farkla geçiyor. Ama kararsızların oranı da küçümsenmeyecek kadar fazla. O yüzden seçimi kararsızların belirlemesi bekleniyor.

©Deutsche Welle Türkçe

Anja Koch/Tania Krämer - Kudüs