1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İspanyol topraklarına mülteci akını

Oliver Glaap6 Ekim 2005

İspanya, Fas sınırlarındaki toprakları Ceuta ve Melilla’ya yönelik göçmen akınını nasıl durduracağını bilemiyor. Afrika’da göçmen sorununun çözümü ise açlık, savaş ve işkence gibi sorunlarla mücadele edilmesine bağlı. Batı Alman Radyolarının Madrid Muhabiri Oliver Glaap, kıtadaki göçmen sorununu değerlendirdi:

https://p.dw.com/p/AZtN

“Dikenlli teller umutsuzluğu durdurmaya yetmiyor. Ceuta ve Melilla’ya bugünlerde akın eden kaçaklar da oldukça umutsuz olmalılar. Yoksa, yıllar boyu süren bu göç yolculuğuna çıkmazlardı. Afrika’yı boydan boya geçip tam da hedefe varmak üzereyken yakalanan bu kaçak göçmenlerin çoğu, tekrar başa dönüp, yaya olarak çölleri geçiyor ve aylar boyu ormanlarda saklanıyor.

Fas polisinin baskınlarına ve de soğuğa göğüs geriyorlar. Kendi yaptıkları merdivenlerle her gece sınırdaki çift sıra dikenli telleri aşmaya çalışıyorlar. Dikenli tellerin yüksekliği 3 ya da 6 metre olsun bir gün öbür tarafa geçme umuduyla, plastik mermi veya dikenli tellerden yaralanma tehlikesine rağmen denemeye devam ediyorlar. Bu kadar fazla riski göze alan bu insanları ne askeri kuvvetler ne de yüksek dikenli teller korkutuyor.

İspanya hükümeti de birşey yapmadan duramayacağı için göçmenleri engellemeye çalışıyor. Ancak yardım da etmiyor, aksine göçmenlerin azmini körüklüyor. Sosyalist Zapatero hükümeti de bu konuda en az muhafazakar hükümetler kadar aciz kalmakla suçlanıyor.

Evet, İspanya hükümeti bu sorunu çözmekte aciz kalıyor, ancak sadece kısmen suçlanabilirler. Sınırdan geçmeye çalışan yüzlerce insanı durdurması için, sınır birliklerine herşeye rağmen durdurmaları emrini veremez. Zaten bu durumda bile yeterince kişi öldü. İspanyollar çözümün sınırın diğer tarafından gelmesini bekliyor. İspanyol politikacılar şu anda dikkatlerini Fas’a çevirmiş durumdalar.

Ancak oradan da tutarsız işaretler geliyor. Bir taraftan Fas polisi, Ceuta ve Melilla’da ormanlarda saklanan göçmenleri baskın düzenleyerek korkutuyor, ancak diğer taraftan da kaçak göçmenler fırtınasını sınıra doğru sürüklüyor. Yoksa Fas, kaçakları İspanya’ya baskı yapmak için kullanıp sömürge kentleri Ceuta ve Melilla’yı geri almaya mı çalışıyor? Olası bir durum ve birçok İspanyol da zaten buna inanıyor.

Ancak İspanya - Fas sınırındaki dramatik durum nedeniyle iki ülke siyasetçileri arasında da dikenli teller olmamalı. İspanya ve Fas, bu sorunu tek başlarına çözemeyebilirler. Avrupa Birliği ve kaçak göçmenlerin geldiği ülkelerin de sorunun çözümünde taraf olması gerekiyor. Geldikleri ülkelerin, kaçakları geri almayı reddetmesi durumunda ise sömürge kentleri Ceuta ve Melilla’nın aşırı kalabalık olması söz konusu olabilir. Bütün ülkeler arasında acilen bir anlaşma sağlanması gerekiyor.

Eğer böyle bir anlaşma olursa, iki sömürge kenti rahat bir nefes alacaktır. Ama sorun yine de çözülmüş olmayacak. Kaçakların fikrini değiştirip değiştirmeyeceği bilinmiyor. Kaçak göçmenleri sürmek, umutsuzluktan doğan cesaretlerini azaltmayacak. Ancak bu umutsuzluğun nedeni bertaraf edilmek isteniyorsa, o zaman Afrika’da açlık, savaş ve işkenceyle mücadeleye daha fazla destek verilmelidir. Böylece nedeni, sömürge kentleri Ceuta ve Melilla’nın binlerce kilometre ötesinde yatan sorunlarda çözülmüş olur.”