1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Irak'ta seçimler yeni bir başlangıç mı?

Peter Phillip / DW16 Aralık 2005

Irak’ta parlamento seçimlerinin sakin geçmesi ve seçimlere katılımın yüksek olması, dünya genelinde memnuniyetle karşılandı. Sonuçların açıklanması iki haftayı bulacak. Bu seçimlerde, Ocak ayında yapılan parlamento seçimlerinden farklı olarak Sünniler de sandık başındaydı. DW’den Peter Philipp’in yorumu...

https://p.dw.com/p/AZs3

“Irak’ta sandık başına gidilmesini yeni bir devrin başlangıcı olarak görmek açısından erken olsa bile, seçimlerin bir dönemin başlangıcı olduğunu söylemek mümkün. 15 Aralık, Iraklılar’ın huzur, güven, politik geleceğini tayin etme ve terör ve işgalin son bulması yönündeki umutlarını gösterdi. Iraklılar bu umutlarının gerçekleşmesi için risk almaya ve engelleri aşmaya hazır.

Seçmenler, 30 Ocak’ta geçici parlamentoyu seçmek üzere sandık başına gittikleri gibi bu kez de tehditlerin kendilerini korkutmasına izin vermediler. Tam tersine, seçimlere katılım bu kez daha yüksekti. Bunda Sünniler’in payı büyük. Çünkü nüfusun yüzde 20’sini oluşturan Sünni azınlık, Ocak ayında ya korktuğu ya da seçimleri protesto ettiği için sandık başına gitmemişti.

Bu kez durum farklı görünüyor: Sünniler sandık başına gidip gitmemeye kendilerinin karar verebileceğini anladılar. Hem dini liderleri, hem de politik liderleri halkı sandık başına gidip oy kullanmaya çağırdı. Bu, dini değil, politik bir çağrıydı. Ve birçoğu da bu çağrıya uydu. İlk adım atılmış oldu: Irak eskiden olduğu gibi, dini farklılıklarının ikinci derecede öneme sahip olduğu bir istikamete doğru ilerliyor.

Sünni cephesinde görülen bazı yumuşama işaretleri, bu yöne giden yolun kolaylaştığını gösteriyor. Dinden çok ülkeye önem veren ve yüzünü dünyaya dönen Şii grup ve partiler, ülkedeki aşırı dinci eğilimle mücadele ediyor.

Şiiler içindeki bu laik gruplar er ya da geç Sünniler ya da Kürtler arasında da kendileri gibi düşünenler olduğunu kefşedecek. Belki de bu çok kısa süre içinde gerçekleşecek. Mesela, oylar sayılıp da ülkede koalisyon oluşturulması zorunluluğu ortaya çıktığında. Tek bir grubun ülkeyi yönetmesi mümkün değil. Hatta güçlü Şii ittifakının bile.

Burada laikler için önemli bir şans doğuyor. Laikler gerekli etkiye sahip olup, mezhep farklılıklarını aşarak politik bir güç haline gelebilirler. Beyaz Saray, böylesine olumlu bir gelişmeyi muhtemelen Irak politikasının başarılı olduğunu göstermek açısından memnuniyetle karşılayacaktır. Çok saçma. Çünkü bu sadece, Iraklılar’ın bugüne değin sahip olamadıkları ama hep hayalini kurdukları özgürlük ve demokrasiye olan arzuları nedeniyle gerçekleşmiş olacaktır.“