1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Hristiyan Demokrat liderden Türkiye açıklaması

Cem Sey/Berlin14 Temmuz 2005

Alman Hristiyan Demokrat Birlik Partisi Genel Başkanı Angela Merkel bugün yabancı gazetecilerle biraraya geldi. Merkel toplantıda Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili açıklamalar da yaptı.

https://p.dw.com/p/AaiN
Merkel toplantıda "Türkiye'ye tutulamayacak sözler verilmemeli" dedi
Merkel toplantıda "Türkiye'ye tutulamayacak sözler verilmemeli" dediFotoğraf: dpa

Hristiyan Demokrat Birlik Partisi Genel Başkanı Angela Merkel, ilk kez ayrıcalıklı ortaklıktan ne anladığı konusunda detaya girdi. Berlin’de yabancı gazetecilerle görüşen Merkel, Türkiye’ye yaptığı ziyarette, bu ülkenin Avrupa Birliği’yle Ortaklık Anlaşması temelinde her zaman Avrupa Birliği’nden gelen koşuları kabul etmek zorunda kaldığını öğrendiğini ve bu durumun Türkleri rahatsız etmesini anlayışla karşıladığını anlattı:

“Bir ayrıcalıklı ortaklıkta örneğin, bu karşılıklı yapılır. Yani her iki taraf da bu koşulların pazarlığını yapar. O zaman Türkiye sadece Avrupa Birliği’nde oluşan görüşleri kabullenen bir taraf olmaz, ortak pazarlıkçı haline gelir.”

Ortak savunma politikasında Türkiye'nin rolü

Merkel ikinci bir örneği de savunma alanında verdi. Avrupa Birliği’nde ortak bir savunma politikası ve dış politikanın adım adım oluşturulmakta olduğunu hatırlatan Merkel, şöyle konuştu:

“Türkiye’nin NATO üyesi olduğu gerçeği de gözönüne alındığında, Türkiye’nin bu ortak dış ve savunma politikasına –tam üye dememek için böyle söylüyorum- çok güçlü dahil edilmesi için çok iyi olanaklar var.”

Ayrıcalıklı ortaklık

Doğu Alman kökenli kadın politikacı, ayrıcalıklı ortaklığın tam içeriğinin ancak müzakerelerde şekilleneceğini de sözlerine ekledi.

Almanya’da Eylül ayında yapılması beklenen erken genel seçimlerin favorisi olan muhafazakar Angela Merkel, Türkiye’nin Avrupa Birlği’ne tam üyeliği konusunda kendisini en rahatsız eden konunun, ileride kendilerinin tutamayacağı sözler verilmesi olduğunu belirtti. İki Almanya’nın birleşmesinin üzerinden onbeş yıl geçtiği halde ülkenin Doğusu’yla Batısı arasındaki uçurumun ne kadar büyük olduğunu anlatan Merkel, “Birbirinden bu kadar farklı ülkeleri birleştirmek çok uzun zaman ister” şeklinde konuştu ve bu anlamda kendisinin şu anda açık konuşmasının daha samimi bir tavır olduuğunu savundu. Merkel şöyle devam etti:

“Eğer dramatik bazı değişimler olmazsa, bazı Avrupa ülkelerinde çoğunluğun desteğini bulamayacağını bile bile, siyasi olarak bizi Türkiye’yle tam üyelik müzakerelerine sürükleyen bir durumu kabul edilemez buluyorum. O zaman bunun vereceği zarar çok daha büyük olur.”

'AB kararlarına sadık kalacağız'

Buna rağmen Angela Merkel, iktidara gelmeleri halinde Avrupa Birliği’nde o ana kadar alınan kararlara sadık kalacaklarını açıkladı ve bunun da, Türkiye önkoşulları yerine getirdiği takdirde müzakerelerin 3 Ekim’de başlayacağını vurguladı ve şöyle devam etti:

“Kıbrıs’ın tanınması konusu, dikkatli konuşursak hala askıda. Burada formülasyon uzlaşmaları olmamasına dikkat edeceğiz. Avrupa Birliği’ne girmek isteyenlerin en azından üye ülkeleri tanıması gerektiğini düşünüyorum. Bakın daha Ermenistan’dan hiç bahsetmedik. Ama bundan başka herşey üye ülkeler için anlaşılmaz olur. Herkesin tanımadığı bir ülke olduğunu düşünün. O zaman Avrupa Birliği’nin hali ne olur?”