1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Göçmen kökenli gençlere eğitim desteği

29 Eylül 2010

Vodafone Vakfı, 2006'dan bu yana göçmen kökenli gençleri Almanya'nın seçkin okullarında öğrenim görmeleri için burs veriyor. Bursun hedeflerinden biri yönetici konumuna gelebilecek gençlerin başkalarına örnek olması.

https://p.dw.com/p/POz7
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

Almanya’da yapılan araştırmalar, göçmen kökenli çocukların sadece yüzde 3’ünün yüksek öğrenim gördüğünü ortaya koyuyor. Üniversiteye gidenler arasında da maddî zorluk yaşayanlar veya ailelerinden destek alamayanlar bulunuyor. 2003 yılında kamu yararına Düsseldorf'ta kurulan Vodafone Vakfı, göçmen kökenli gençlerin bu zorlukları aşması için ”Fırsatlar” (Vodafone Chancen) adlı bir program başlattı. 2006 yılından beri yürütülen bu program çerçevesinde ilk kez göçmen kökenli gençlere özel okulda yüksek öğrenim görmeleri için burs veriliyor.

Programın hedefi

Vodafone Vakfı aralarında Türklerin de bulunduğu 20 farklı kökene sahip, yaklaşık 30 göçmen kökenli öğrenciye burs veriyor. Burs kapsamında öğrencilerin tüm öğrenim masrafları karşılanıyor. Lisede başarılı, sosyal açıdan aktif gençler arasından seçilen bursiyerler, Almanya’nın seçkin özel okullarında öğrenim görüyor. Burs programının en önemli hedeflerinden biri yönetici konumuna gelebilecek gençleri destekleyerek, onların diğer gençlere örnek olmasını sağlamak.

Symbolbild Migration
Fotoğraf: picture-alliance/ dpa

"Kanımızca göçmen kökenli gençler, diğer öğrencilerin karşılaşmadığı engelleri aşmak zorunda kalıyorlar" diyen Vodafone Vakfı Müdürü Mark Speich, programın hedefini şu sözlerle dile getirdi: "Onları bu engelleri aşma konusunda destekliyoruz. Artık ülkemizde göçmen kökenli gençlerin de yönetici konumuna gelmesi gerektiğine inanıyoruz. Böylelikle diğerleri için de örnek oluşturabilirler."

Sosyal açıdan destek

Program kapsamında gençlere maddî destek verilmesinin yanı sıra sosyal çevrelerini geliştirmelerini sağlayacak faaliyetler düzenleniyor. Burs alarak öğrenimlerine yeni başlayan on göçmen kökenli öğrenci bu hafta Berlin'i ziyaret ediyor. Bu çerçevede, Birlik 90/Yeşiller Eşbaşkanı Cem Özdemir ile bir akşam yemeğinde bir araya gelerek, Türk kökenli politikacı ile sohbet ettiler.

Friedrichshafen Zeppelin Üniversitesi’nde işletme ve ekonomi öğrenimi gören Yılmaz Akkoyun, bu faaliyetlerin maddî destek kadar önemli olduğunu söylüyor. ”Bize danışmanlık yapanların oluşturduğu bir ağ mevcut. Kariyerle ilgili sorunlarda yardımcı oluyorlar veya staj olanağı sunuyorlar. En azından destek istediğimizde başvurulabileceğimiz biri var, hem iyi hem de kötü zamanda. Bunun yanı sıra akademik çevrelerle temasa geçebiliyoruz. Mesela bu akşam olduğu gibi Yeşiller’in lideri Cem Özdemir’in bizimle akşam yemeği yemesini bir kaç yıl önce aklımın ucundan bile geçirmezdim.”

Özdemir gençlere örnek

Almanya’da parti başkanlığına seçilen ilk Türk kökenli olan Cem Özdemir, Akkoyun’a göre gençlere örnek oluşturuyor. Vodafone Vakfı’nın programına destek veren Birlik 90/Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Özdemir ise ”ben örnek miyim, bilmiyorum” diyor. Ama Özdemir, göçmen kökenli gençlerin kendilerine örnek alabilecekleri kişilere ihtiyacı olduğunu vurguluyor. Özdemir, bunun nedenini şu sözlerle açıklıyor: ”Yabancı kökenli gençler için okulda başarılı olmak çok daha zor çünkü eğer işçi kökenli bir aileden geliyorsanız, anneniz, babanız üniversiteye gitmediyse, üniversiteye gitmenin önemini, okulda ev ödevlerini yapmak, çalışmak, bunun önemini anlamak çok daha zor. Dolayısıyla bu farkı biraz gidermek için iki şey şart: Birincisi çocukların erken yaşta anaokula gitmesi, tam günlük okula gitmesi. Onun ötesinde toplumda örneklerin bulunması... Bu örnekler iş adamı da olabilir, futbolcu da olabilir, siyasetçi de olabilir”

Yeşiller opartisinin Eş Başkanı Cem Özdemir
Yeşiller opartisinin Eş Başkanı Cem ÖzdemirFotoğraf: picture-alliance/ dpa

"Ben annemi örnek alıyorum"

Hamburg Bucerius Hukuk Yüksek Okulu’nda öğrenim gören Dilan-Sina Balhan ise annesini örnek alıyor. Vodafone Vakfı’nda burs almayı büyük bir şans olarak gören Balhan, diğer gençlere de örnek olabileceğine inanıyor. "Ben burada doğdum, annem ve babam Türkiye’den geliyor, ama buna rağmen Almanya’da bana çok sayıda fırsat sunuldu. Ve ben bu fırsatları bilinçli bir şekilde kullanarak, hedefime ulaşmayı başardım" diyen Balhan, bu şekilde diğer göçmen kökenli gençlere de örnek olabileceğini düşünüyor. Dilan-Sina Balhan ilerde başarılı bir avukat olmayı istiyor.

Eğitimin önemi

Ancak iyi bir eğitim olmadan, örnek alınacak kişilerin bulunması işe yaramıyor. Eğitim, toplumsal yaşama katılımın, uyumun şartlarından biri olarak değerlendiriliyor. Berlin'de verilen akşam yemeğinde bursiyer gençlerle sohbet eden Alman Vakıfları Göç ve Uyum Bilirkişi Konseyi Müdürü Gunilla Fincke de, göçmen kökenli gençlere eşit eğitim olanağının sunulmasının önemine işaret ediyor: "Sosyal açıdan yükselmenin yolu eğitimden geçiyor. İstihdam piyasasında ihtiyaç duyulan nitelikler sadece eğitim yoluyla kazanılabilir. Bu nedenle de Almanya’da daha çok insanın iyi bir eğitim alarak, meslekî eğitim görmesi önem taşıyor, zira bu onlara istihdam piyasasında uzun vadeli olarak yer almalarını sağlayacak.”

© Deutsche Welle

Haber: Jülide Danışman / Berlin

Editör: Beklan Kulaksızoğlu