"Göçmen kökenli gazeteciler başkaldırıyor"
30 Kasım 2008Almanya’da neredeyse her beş kişiden biri göçmen kökenli. Ancak, toplumdaki çok çeşitlilik, medyaya yansımıyor. Ülkede yaklaşık 50 gazeteciden birinin göçmen kökenli olduğu dikkati çekiyor. Toplumdaki çeşitliliğin medyaya da yansıması ve böylelikle yayınlarda göçmen kökenlilere yönelik ön yargıların ortadan kaldırılması amacıyla yeni bir girişim başlatıldı. Kuruluş toplantısını geçtiğimiz günlerde Berlin’de gerçekleştiren ”Yeni Alman Medya Çalışanları Girişimi” Almanya’da yaşayan farklı milliyetlerden gazeteciler ve medya çalışanlarından oluşuyor.
"Göçmenlere yönelik önyargılara son"
Dernekleşerek kurumsal bir kimliğe sahip olmayı planlayan girişimin üyeleri, Alman medyasında göçmen kökenlilerin ele alınış şekline itiraz ediyor ve bunun değiştirilmesini talep ediyorlar. Serbest gazeteci Kemal Hür, göçmen kökenlilere ilişkin haberlerin büyük bir bölümünden rahatsızlık duyduklarını söyledi. Hür, "örneğin uyum politikası, uyum üzerine yapılan haberlerde sürekli klişeler görüyoruz. Yani başörtülü kadınlar, camide namaz kılan erkekler, haberleri dinlediğimiz genç bir erkek birini dövmüş mesela, ama onun adı kullanılmıyor da, Türk Ahmet deniyor ve Arap Hasan şunu yaptı deniyor" şeklindeki haberlere son verilmesi gerektiğini dile getirdi.
Sadece göçmenlerle ilgili haberlere hayır
Göçmen kökenli gazetecilerin itiraz ettikleri bir diğer nokta ise, kendilerinden çoğunlukla sadece göçmenler ve İslamiyetle ilgili haberler yapılmasının istenmesi. Bu nedenle, özellikle üzerinde çalıştıkları konular bakımından, Alman meslektaşları ile aynı fırsatlara sahip olmayı istiyorlar. Kemal Hür, göçmen kökenli gazetecilere yönelik bu tutumun sona erdirilmesini istediklerini dile getirdi. Farklı radyo ve televizyon kurumları için çalışan Hür, yaşadıklarını şu sözlerle ifade etti: "Biz göçmen gazeteci olduğumuz için bize hiç hangi konularda haber yapmak istersiniz, ne okudunuz, eğitiminiz nedir diye sorulmuyor. Bizim isimlerimiz görüldükten sonra, biz otomatikman göçmen konularından sorumlu gazeteciler görüldük, görülüyoruz. Yani bize verilen konular, işte cami üzerine bir haber yap, İslam terörü üzerine bir haber yap, ama hiç bir zaman göçmenlerle alakası olmayan konular bize verilmiyor."
Genç gazetecilere destek
Bavyera Radyo Televizyon Kurumunda editör ve sunucu olarak çalışan Özlem Sarıkaya, bu girişim ile gazeteci olmak isteyen gençlere de destek vermek istediklerini belirtti. Sarıkaya, "özellikle gençleri biraz daha motive etmek istiyoruz. Onların buralara gelmelerini ve bu işten korkmamalarını ve kendilerine güvenerek bu işe sarılmalarını istiyoruz" dedi.
Göçmen kökenli gazeteciler çoğalmalı
Gazetecilik eğitimi konusunda uzman olan Prof. Ulrich Paetzold da, Alman medyasında göçmen kökenli gazetecilere daha çok yer verilmesi gerektiğini vurguladı. Farklı gruplar, gerçeği de farklı gözlerle gördüklerini belirten Paetzold, bu farklılığın ortaya çıkartılması ve topluma yansıtılması gerektiğini belirtti. Göçmen kökenli gazetecilerin, aynı konulara farklı bir açıdan yaklaşabileceklerini ifade eden Paetzold, "Göçmen kökenli gazeteciler, Alman toplumunda, farklı deneyimlere sahipler. Ve bunun da medya aracılığı ile topluma yeniden yansıtılması gerekiyor" dedi.
Almanya’nın en çok satan gazetesi olan Bild’in politika muhabirleri şefi Hans-Jörg Vehlewand de, göçmen kökenli gazetecilere kapılarının açık olduğunu söyledi. Göçmen kökenli olmanın ek bir nitelik olduğuna işaret eden Vehlewand, "ancak her gazeteci için elbette en önemli nitelikler, açık fikirli ve meraklı olması, iyi yazabilmesi, iyi haber yapabilmesi ve tarafsız olması" şeklinde konuştu.