1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Fransa’da yeni başörtüsü içtihadı

19 Mart 2013

Fransa’da Yargıtay, özel sektörde çalışan Müslüman kadınların başörtüsü taktıkları gerekçesiyle işten çıkarılmalarını “dinsel ayrımcılık” olarak değerlendiren bir karara hükmetti.

https://p.dw.com/p/180QD
Fotoğraf: AP

İşyerinde başörtüsünü çıkarmayı reddettiği gerekçesiyle 2008 yılında çalıştığı “Baby-Loup” adlı özel çocuk yuvasındaki çocuk bakıcılığı işini kaybeden Fatima Afif adlı Arap kökenli Fransız, kendisine “ayrımcılık” yapıldığı gerekçesiyle 2010 yılında iş mahkemesi, 2011 yılında da Versailles Temyiz Mahkemesi’ne başvurmuş, ancak bu mahkemeler işten çıkarılmasının “ayrımcılık” olmadığına hükmetmişti. Temyiz Mahkemesi'nin Afif'le ilgili gerekçeli kararında, “çocukların daha küçük yaştan itibaren dinsel simgelerle yüzleşmemesi gerektiği” görüşü dile getirilmişti. Yuva yöneticileri mahkemeler önünde yaptıkları savunmalarda Fatima Afif’in işine son verirken laiklik ilkesine bağlılıklarını gerekçe göstermişti.

Fransız Yargıtay’ı ise bugün açıkladığı kararında, Fransız Anayasası’nın birinci maddesiyle güvence altına alınmış olan laiklik ilkesinin özel sektöre uygulanamayacağını belirtti. Kararda, dini özgürlüklere getirilecek olası kısıtlamaların, laiklik ilkesi değil, “yapılan iş veya önemli ve belirleyici mesleki nedenlere bağlı olması gerektiği” vurgulandı. İş ve temyiz mahkemelerinin kararlarını iptal eden Yargıtay, davayı yeniden görülmek üzere Versailles Temyiz Mahkemesi'ne geri gönderdi. Yargıtay’ın aldığı karar, başörtüsü konusunda Fransız yasal mevzuatında yeni bir içtihat oluşturması bakımından önem taşıyor.

Fatima Afif'i işten çıkaran çocuk yuvası, yargı sürecinde şu an İçişleri Bakanı olan Manuel Valls gibi laiklik ilkesine sıkı bağlılıklarıyla tanınan siyasiler tarafından desteklenmişti. Afif’in işten çıkarıldığı tarihte milletvekili olan Valls, o dönem “çocukların huzurunda dini sembollerin yasaklanmasını” öngören bir yasa teklifi hazırlama girişimi sözü vermişti.

Frankreich Frau mit Burka und Reisepass
Fransa'da kamusal tüm mekanlarda peçeli çarşafla dolaşma yasağı getiren bir yasa çıkarılmıştı.Fotoğraf: AP

Laiklik ilkesinin ortaya çıktığı ülke olan Fransa’da bazı Müslüman kadınların kullandığı başörtüsü, türban veya peçe gibi dini semboller son yıllarda siyasi arenada yoğun tartışmalara sahne oluyor. Ülkede son olarak Nicolas Sarkozy’nin Cumhurbaşkanlığı döneminde, sokak da dahil olmak üzere kamusal tüm mekanlarda peçeli çarşafla dolaşma yasağı getiren bir yasa çıkarılmıştı. Eylül 2010’da parlamentoda ve Fransız Anayasa Konseyi’nde onaylanan yasa Nisan 2011’de yürürlüğe girmişti. Fransız medyasının “burka yasası” olarak yansıttığı yasal düzenleme, bireylerin yüzlerini tamamen veya kimlikleri tanınamayacak şekilde örterek kamusal alanda dolaşmalarını ve kamudan hizmet almalarını yasaklıyor. Kamusal alana sokak da dahil ediliyor. Bunun dışında, okullar, üniversiteler, hastaneler, mahkemeler, postaneler, belediye binaları, valilikler, kütüphaneler, bankalar, sosyal yardım kurumları, işsizlik büroları, toplu ulaşım araçları, havalimanları, metro istasyonları, garlar, otogarlar, vs… kamusal alan olarak tanımlanıyor.

Fransa, topraklarında en fazla Müslüman barındıran Avrupa ülkesi olma unvanına sahip. Nüfusu 65 milyon olan Fransa’da yaklaşık 6 milyon Müslümanın yaşadığı tahmin ediliyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Kayhan Karaca / Strasbourg

Editör: Beklan Kulaksızoğlu