1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Enerjide tasarruf devri

16 Haziran 2009

Fosil yakıtların azalması ve çevre koruma kaygısı, enerji üretiminde verimliliği zorunlu hale getiriyor. Enerjide dışa bağımlı ülkelerden Almanya’da bu alanda birçok proje geliştiriliyor.

https://p.dw.com/p/IAfp
Fotoğraf: picture-alliance / chromorange

Çevre düşmanı sayılan fosil yakıtlar aynı zamanda tükenmeye de yüz tuttu. Almanya da hem ekonominin, hem de çevrenin selameti için, ömrü sınırlı olan fosil enerji hammaddelerine alternatif arıyor. Güneş enerjisi, rüzgar ve biyogaz devlet tarafından teşvik ediliyor. Ancak enerjinin çevre üzerindeki etkisi sadece yenilenebilir enerji türlerine geçmekle azaltılamıyor. Aynı zamanda klasik enerji türlerinin daha verimli kullanılması da gerekiyor. Deutsche Welle’den İnsa Wrede, Köln/Bonn havalimanının sadece elektrik ihtiyacını karşılamakla kalmayan modern enerji santralını tanıtıyor:

Belli miktardaki doğalgazdan daha fazla enerji kazanmakla çevre ve iklimin korunmasına katkıda bulunmak mümkün. Elektrik santralları yan ürün olarak ısı da çıkarıyor. Büyük termik santralların ürettiği ısı, soğutma kulelerinde kaybolup gidiyor.

Birden fazla küçük birim

Enerji tek bir merkezde değil de çok sayıdaki küçük birimler halinde üretildiği zaman, elektrik üretiminden artan ısıyla yakın çevrenin ısı ihtiyacını da karşılamak mümkün oluyor.

Almanya hükümeti enerjinin verimli kullanımını teşvik ediyor. Dünyanın en büyük sanayi tröstlerinden General Electric aynı zamanda, kömür, petrol, doğalgaz ve yenilenebilir enerji hammaddelerinden elektrik üreten tesisler de imal ediyor.

Deutsche Welle’nin sorularını yanıtlayan şirketin Almanya temsilcisi Norbert Hettebrüg Almanya’nın General Electric için cazip bir pazar olduğunu söylüyor:

“Almanya Başbakanı enerji verimliliğine büyük önem veriyor. Enerjinin yaklaşık yarısıyla nehirleri ısıtan dev termik santraller döneminin kapandığına inanıyor. 800 kilovat gücündeki tek bir linyit santralı yerine 1 kilovat gücünde 800 ayrı mini santral sayesinde enerjiden bir kat fazla randıman almak mümkün.”

Almanya’daki hava ulaşımının önemli kavşak noktalarından biri olan Köln/Bonn havalimanı bundan on yıl önce elektrik-ısı kuplajında karar kılmış ve kış mevsiminde kömürle ısınıp, ek olarak dışarıdan elektrik almak yerine her iki enerjiyi bizzat üretmeye karar vermişti.

Havalimanının hemen yanında inşa edilen gösterişsiz binadaki yeşil renkli dört dev General Electric motoru doğalgazdan havalimanında kullanılan elektriğin %60’ını üretiyor.

Kışın ısınma, yazın soğutma

Büyük gürültüyle çalışan gaz jeneratörleri elektrik ürettikçe daha fazla ısı çıkarıyor. Bu ısıyla havalimanının bütün ısınma ihtiyacı karşılanabiliyor. Peki, yaz aylarında? Baş makinist Rolf Pohlig yaz mevsiminde ısıdan nasıl yararlandıklarını ise şöyle anlatıyor:

“Şu gördüğünüz makinelerin yardımıyla ihtiyaç fazlası ısıyla hava limanını için soğuk su üretiyoruz. Isısı 6 dereceye düşürülen soğuk su borularla havalimanına naklediliyor.”

Elektrik üretiminde çıkan ısı soğutucuları çalıştırtıyor ve bu sayede yaz mevsiminde havalimanının soğutma sisteminde kullanılan enerjinin %80’i sağlanmış oluyor.

Elektrik-ısı kuplajı sayesinde çevre, konvansiyonel enerji üretimine göre çok daha az kirletilmiş oluyor:


“Enerji ve ısı kenetlenmesinden son derece yüksek randıman alıyoruz. Kullandığımız enerjinin sadece %20’si kayboluyor. Klasik termik santrallerde ortalama %40 ila %50 randıman alınabildiği için hammadde sarfiyatında son derece tutumlu olduğumuzu söyleyebiliriz. Böylece sera gazı emisyonunu da aynı miktarda azaltmış oluyoruz. Son on yılda 360 bin ton karbondioksit tasarruf ettiğimiz hesaplanmış.”

General Electric şimdiden doğalgaz sonrasını planlamaya başlamış. Bu dev tröst, biyogaz ya da arıtma tesislerinin çıkardığı gazlar gibi tükenmeyen gaz türlerini değerlendiren motorlar geliştiriyor.

Yenilenebilir gaz türleri

Şirketin gaz motorları bölüm şefi Prady İyyanki yenilenebilir gaz türleriyle çalışan motorların deneme aşamasında olduğunu söylüyor:

“Doğalgaz kadar, doğal olmayan biyogaz, çöp depolarından çıkan metan gazı ya da rafinerilerde yakılan gazları da kullanıyoruz. Bedavaya gelen bu gazları değerlendirmenin yollarını arıyoruz. Doğalgaz dışındaki gaz türlerinden yararlandırılması için ABD ve Avrupa Birliği’nde tutarlı yasal düzenlemeler yapıldı. Hindistan, Çin ve Brezilya’nın da benzer yasalar hazırladıklarını biliyoruz.”

Almanya’nın Yenilenebilir Enerjiler Yasası’na göre, tükenmez enerji hammaddelerinden elde edilen elektriğin toplam üretim içindeki payı 2010 yılına kadar asgari %12,5’a, 2020 yılında ise %30’a çıkacak.


Insa Wrede / Ahmet Günaltay

Editör: Nihat Halıcı