1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

DTÖ müzakereleri yeniden başladı

Rudolf Geissler27 Temmuz 2004

Tarım sübvansiyonlarıyla ilgili anlaşmazlığın hakim olduğu dünya ticeret görüşmelerinin liberalleştirme turu 147 devletin katılımıyla Cenevre’de başladı. Kriz buluşmasında, dünya pazarlarının mal ve hizmetlere daha fazla açılmasıyla ilgili önerilerin takvime bağlanmasına çalışılacak.

https://p.dw.com/p/Abfi
Geçtiğimiz yıl Cancun'da yapılan görüşmeler fiyaskoyla sonuçlanmıştı.
Geçtiğimiz yıl Cancun'da yapılan görüşmeler fiyaskoyla sonuçlanmıştı.

Yeni tur dünya ticaret görüşmelerinde saflar tam olarak belli değil. Ama cephe zengin kuzey yarıküreyi fakir güney yarıküreden ayıran ekvator boyunca uzanıyor. Bundan üç yıl kadar önce kalkınma halindeki ülkelere, dünya ticaretinin daha hür ve adil hale getirilmesinden en çok Üçüncü Dünya’nın kârlı çıkacağı vaadedilmmiş ve bu vaatler ciddiye alınmıştı. Kalkınma halindeki ülkeler bu nedenle sanayi ülkelerinden tarım ürünlerini sübvansiyonlarla suni olarak ucuzlatıp dünya piyasasına sürmekten vazgeçmelerini istiyorlar. Üçüncü Dünya’nın uzlaşma için öne sürdüğü bu şartı BM Genel Sekreteri Kofi Annan da destekliyor. Annan yıl başlarında Davos’ta yapılan dünya ekonomik zirvesi sırasında zengin sanayi ülkelerine şu uyarıda bulunmuştu:

”Tarım sübvansiyonları piyasanın arz talep dengesini bozuyor. Çevreye zarar veriyor, fakir ülkelerin ihracat yapmasını önleyip onları dış yardımlara daha bağımlı kılıyor. Selametimiz ve ticaret rejiminin inandırıcılığı için tarım sübvansiyonları kaldırılmalıdır.”

Bu mesajın verdiği moral, Cenevre’ye gelen Üçüncü Dünya temsilcilerini cesaretlendirecek. Ancak bu Cenevre görüşmelerinin mutlaka başarıyla sonuçlanacağı anlamına gelmez. Çünkü tarım sübvansiyonları yüzünden dünya ticaret görüşmelerini bloke eden Üçüncü Dünya olmuştu. Öte yandan kalkınma halindeki ülkelerin sözcülüğünü üstlenen Brezilya ve Çin gibi ülkeler dünyanın en fakir ülkelerini ya da uluslararası kalkınma politikasını değil, ahlaki kılıf bulmakta zorlandıkları öz çıkarlarını kolluyorlar.

Görüşayrılıkları arttı

Kuzeyin zengin ülkeleri de dünya ticaret görüşmelerine hiç bu kadar farklı görüş ve taleplerle katılmamışlardı. Avrupa Birliği, ABD’nin de aynı yolu izlemesi şartıyla tarım sübvansiyonlarını kaldırmaya razı. Ancak ABD henüz onayını vermiş değil. Öte yandan bütün sanayi ülkeleri tarım sübvansiyonlarını pazarlıkta koz olarak kullanmak istiyor ve kalkınma halindeki ülkelerin öncelikle hizmetler sektörüne pazarlarını açmalarını şart koşuyorlar.

Dünya Ticaret Teşkilatı zıt görüşleri ortak paydada buluşturabilmek için her türlü sübvansiyonun makul bir sürede kaldırılmasını öngören bir uzlaşma metni hazırladı. Ancak bu muğlak ifade bile Cenevre buluşmasından önce tartışmaları alevlendirmeye yetti. Bu nedenle hafta sonuna kadar sürecek olan görüşmelerde uzlaşma formülünün kaba bir çerçeveye oturtulması bile başarı sayılacak. Dünya Ticaret Teşkilatı Başkanı Supahai bunu başaramamalarının vahim sonuçlara yol açabileceği uyarısında bulunuyor:

”Aksi takdirde uluslararası müzakerelere ilgi azalır. Cancun sonrasındaki gibi görüşmeleri kısa zamanda yeniden canlandırmayı bir daha başaramayabiliriz. Gündemde bu kez uluslararası boyutlardaki değişiklikler yer alıyor. Çıkar dengeleri, bu görüşmelerin konusunu geri plana itebilir.”

Uzlaşma sağlanması şart

Bu sözlerden çıkarılacak anlam şu olabilir. Hafta sonuna kadar dünya ticaretinin geleceğiyle ilgili ilkeler üzerinde anlaşma sağlanamaz ise, tıkanıklığı gidermek çok uzun sürer. Avrupa Birliği Komisyonu’nun değişmesinden ve ABD’ndeki başkanlık seçiminden sonra, anlaşmazlıkların ikili ya da bölgesel düzeyde giderilmesi için arayışlar başlayabilir. Bu durumda da, dünyanın en fakir ülkeleri yine gelişmelerin seyircisi durumuna düşebilirler.