1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Doğalgaz uzlaşmasına temkinli yaklaşım

DPA, AP, AFP 18 Ocak 2009

Moskova ve Kiev dün Moskova'da yapılan zirvede aralarındaki doğalgaz krizinin aşıldığını açıklarken, AB Komisyonu defalarca uzlaşmanın eşiğinden dönen tarafların dün yaptığı açıklamalara temkinli yaklaştı.

https://p.dw.com/p/Gaqd
Rusya Başbakanı Putin'le Ukrayna Başbakanı Timoşenko dün Moskova'da biraraya geldi
Rusya Başbakanı Putin'le Ukrayna Başbakanı Timoşenko dün Moskova'da biraraya geldiFotoğraf: picture-alliance/ dpa

Rusya ve Ukrayna’nın doğalgaz krizinin aşıldığına dair açıklamaları, anlaşmazlığın daha önce de giderilmiş olduğuna dair benzer söylemlerin işitildiği, ancak hemen ardından yeni bir açıklamayla tekrardan çıkmaza giren doğalgaz krizini yakından takip eden AB’yi şaşırtmadı. Brüksel Ukrayna ve Rusya’nın anlaştıklarına dair açıklamalarına mesafeli yaklaştı. AB'nin Sanayi İşlerinden Sorumlu Komiseri Günter Verheugen de, “iki ülke arasında aylardır devam eden garip sürtüşmenin arkasında yalnızca doğalgaz anlaşmazlığının olmadığını” söyledi. Verheugen, "Hiç şüphesiz ki, Rusya ve Ukrayna ilişkilerindeki sıra dışı gerilim, Rusya’nın, Ukrayna’nın Batı’ya yönelik perspektifi, ya da Moskova’daki mevcut fikir ayrılıklarından kaynaklanıyor olabilir “ dedi.

Her yıl aynı sorun

Ukrayna ve Rusya arasındaki doğalgaz anlaşmazlığı neredeyse her yıl tekrarlanıyor. Rusya geçen yıl Ukrayna'ya, oradan da Avrupa’ya sevkedilen doğalgazın vanalarını kapatmıştı. Ancak son krizle birlikte AB ülkelerinde de Rusya’nın doğalgaz konusunda güvenilir bir ortak olmadığı görüşü ağırlık kazandı. Mart ayında yapılacak olan AB Zirvesi'nde, enerji güvenliğinin sağlanması için etkili stratejilerin hazırlanması bekleniyor. Bu çerçevede AB Dönem Başkanı Çek Cumhuriyeti Başbakanı Mirek Topolanek’in girişimi başarılı oldu. Topolanek taraflara, Rusya’dan Ukrayna’ya, oradan da Avrupa’ya ulaşan doğalgazın AB denetleme gurubu tarafından takibini kabul ettirebildi. AB'nin Sanayi İşlerinden Sorumlu Komiseri Günter Verheugen, sonuçları Avrupa’yı da olumsuz etkileyen Rusya ve Ukrayna arasındaki doğalgaz krizinde, AB’nin kararlı bir politika izlediği görüşünü savundu. Verheugen, "AB ülkeleri, Birlik dışındaki iki ülke arasındaki anlaşmazlığın kurbanı oldu. Ben, AB’nin mevcut durum karşısında atıl kaldığını düşünmüyorum. Çabuk ve kararlı davrandık. Hem Parlamento, hem de Komisyon Başkanları, her gün saatlerce krize uygun bir çözüm yolu bulmak için yoğun çaba harcadı. Ancak ne zaman bir anlaşmaya varıldığı varsayılsa, yeni bir sorunla karşılaşıldı “ diye konuştu.

Doğalgazın gelmesi zaman alacak

Ukrayna ve Rusya arasındaki anlaşmazlığın aşılması, Avrupa’daki tüketicinin hemen doğalgaza kavuşacağı anlamına gelmiyor. Zira AB Komisyonu’nun tahminlerine göre, Avrupalı tüketiciler, Rusya’nın doğalgaz vanalarını açmasından neredeyse üç gün sonra tam anlamıyla doğalgaza kavuşabilecek.

Moskovalı enerji uzmanları, Rus doğalgazının Ukrayna sınırına ancak 30 saatte ulaşabildiğini belirtiyor. Ukrayna da topraklarına ulaşan gazın doğu sınırına en geç 36 saat içinde ulaştırılacağını taahhüt etti. Ancak uzmanlar Ukrayna transit boru hattından yaklaşık bir haftadır sevkiyat yapılmadığını ve bunun da teknik açıdan sevkiyatta gecikmelere yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Avrupa'nın gaz tüketiminin yüzde 25'lik bölümü Rusya'dan karşılanıyor ve Rusya'dan satın alınan gazın yüzde 80'i Ukrayna üzerindeki nakil hatlarından iletiliyor.