1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

“Dil sorunu diyaloğa engel“

Nihat Halıcı / DW19 Ağustos 2005

Almanya’nın Bonn kentinde Goethe Enstitüsü’nün dinlerarası diyaloğu masaya yatırdığı toplantıya katılan Diyanet İşleri uzmanlarından görevlisi İsmail Başaran, yabancı dil eksikliğinin diyalog açısından en büyük sıkıntıyı meydana getirdiğini söyledi. DW'den Nihat Halıcı'nın haberi...

https://p.dw.com/p/AacK

1960’lı yıllardan itibaren özellikle Vatikan’ın çabalarıyla başlatılan dinlerarası diyalog çalışmaları, 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra yoğunlaştı. Milyonlarca Müslümanın yaşadığı Almanya’da diyalog konusunda sık sık organizasyonlar düzenleniyor. Bunlardan biri de Goethe Enstitüsü’nün dün düzenlediği, dinlerarası diyaloğun tartışıldığı toplantı.

Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı Dinlerarası Diyalog Şube Müdürlüğü uzmanlarından İsmail Başaran da Goethe Enstitüsü’nün davetlisi olarak Almanya’ya geldi. Başaran, 12 farklı ülkeden çeşitli dinlerin temsilcileriyle birlikte Almanya’da dinlerarası ilişkilerin ve din devlet ilişkilerinin Almanya’da nasıl yürüdüğüne dair bilgilerin verildiği toplantılara katıldı. İslam dünyasının sorunlarının ülkelere göre değiştiğine dikkat çeken İsmail Başaran şöyle devam etti:

“Türkiye’yi bir model olarak göstermeleri, Batıyla İslam dünyasında bir köprü olan ve özellikle Almanya bizim Avrupa Birliği’ne girişimize sıcak bakan bir ülke olduğundan dolayı buna dayalı olarak bu fikri destekliyorlar. Türkiye bir modeldir İslam dünyasında. Kendisine din ile devleti, laikliği oturtmuş, problemler olmakla birlikte o yolda ilerleyen bir model olarak gördükleri için bunu katılımcılara da Almanya’nın devlet görevlileri, yetkili makamları ifade ettiler.”

11 Eylül’ün gösterdiği...

Amerika Birleşik Devletleri’nde 11 Eylül 2001’de düzenlenen saldırıları sonrası dinlerarası diyalog kavramının ön plana çıktığını ifade eden İsmail Başaran, 11 Eylül’ün etkisini şu sözlerle dile getirdi:

“Batı biraz daha şu gerçeği anlamaya başladı ki, gerçekten diyalog sadece teorik olarak değil, pratik olarak yapılmalı, Müslümanlar ciddiye alınmalı, İslam dünyasındaki problemler gerçekten ciddiye alınacak problemlerdir. Bunları bir masa etrafında toplanıp, biraraya gelip konuşulması, çözümler aranması gerektiğinin farkına vardılar.”

Almanya’nın beklentisi dil konusunda

Türkiye’nin 1’i din işleri müsteşarı, 13’ü ataşe, 653’ü imam olmak üzere Almanya’da toplam 667 din görevlisinin bulunduğunu vurgulayan İsmail Başaran, Berlin’in Ankara’dan genel olarak memnun olduğunu, ancak bazı eksikliklerin varlığını koruduğunu söyledi: “Beklentiler şu konuda yoğunlaşıyor: Biz dil konusunda, Almanca konusunda büyük eksikliklerimiz var. Bu konuyu halletmedikçe tam olarak buradaki Alman toplumuyla diyaloğa girebileceğimizi tahmin etmiyorum.”

İsmail Başaran, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yurtdışında bulunan toplam bin 221 görevlisinin yabancı dil öğrenmelerini teşvik ettiğini kaydetti.