1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Deklanşör demokrasi getirdi

21 Eylül 2010

Fotoğraf makinaları sadece anıları ölümsüzleştirmiyor, toplumların demokratikleşmesinde de önemli rol oynuyor. Köln'de başlayan "Photokina"ya katılan uzmanlar, fotoğrafçılıktaki gelişmenin boyutlarına dikkat çekti.

https://p.dw.com/p/PHym
Fotoğraf: Koelnmesse GmbH

Almanya’nın Köln kentinde dünyanın en büyük fotoğrafçılık fuarlarından biri sayılan “Photokina”, bugün kapılarını açıyor. Fuar dolayısıyla Almanya’daki fotoğrafçılık sektörüne ilişkin rakamlar da açıklanmaya başladı.

Almanya’da yalnızca geçtiğimiz yıl içerisinde, 8,5 milyon fotoğraf makinesi satıldı. Dijital fotoğrafçılık ve video alanlarındaki gelişme başdöndürücü bir hızda ilerliyor ve branşın geleceği de parlak görünüyor.

Toplumsal değişim yarattı

50’li yılların Almanyasında her bir saniyede 100 kez deklanşöre basılıyordu. Bugün ise her bir saniyede yaklaşık 1000 fotoğraf çekiliyor. Fotoğraf Sanayisi Birliği’nden Constance Clauß, fotoğraf makinesinin hayatımıza girmesiyle toplumsal bir değişimin yaşandığına işaret ederek “Teknik araç-gereç tedariğinde buzdolabı, televizyon, internet ve telefondandan sonra kamera beşinci sırada geliyor. Onu fotoğraf makinesi takip ediyor” diyor.

Photokina 2010
Fotoğraf: Koelnmesse GmbH

Bertelsmann Vakfı’nın bir araştırmasına göre teknolojik gelişmeler sayesinde fotoğraf makinelerinin ve video kameralarının gittikçe küçülmesi toplumun demokratikleşmesine katkıda bulundu. Fotoğraf Sanayisi Birliği’nden Constance Clauß da aynı görüşte. Clauss, “Eskiden elinde fotoğraf makinesi ile etrafta dolaşan ailenin reisiydi. Bugün ise ailenin her ferdi kendi fotoğraf makinesine sahip olmak istiyor. Kendi anılarını, kendi sanatsal görüşünü fotoğraflara yansıtmak istiyor” değerlendirmesinde bulundu.

Dijital fotoğrafçılık hızlı, ucuz ve her an elinizin altındaki imkan anlamına geliyor; ama aynı zamanda Almanya’daki genç nesli iletişimsizliğe mahkum ediyor. Herhangi bir konuya ilişkin "mektup mu, mail mi, yoksa fotoğraf mı gönderirdiniz?" şeklindeki soruya, 15-30 yaş grubu arasındaki kişilerin yüzde 78’i, “fotoğraf göndermeyi yeğlerdim” şeklinde yanıt veriyor.

"Vatandaş gazeteciliği"

Dijital fotoğrafçılık ve video artık o kadar gündelik hale ve o kadar ele sığacak boyutlara geldi ki, bu araçları kullananları fark etmek mümkün olmayabiliyor bile. Bu durumu bilen Almanya’nın en büyük bulvar gazetelerinden biri, okuyucusuna, sokakta gördüğü ilginç olayları, ünlü kişileri, ilginç görüntüleri çekip, gazeteye gönderemeleri çağrısında bulunmuş.

Alman “Bild” gazetesinin genel yayın yönetmeni yardımcısı Michael Paustian, okuyucu-foto-muhabirlere ilişkin şunları söylüyor: “Onlar bizim için dev bir başarı anlamına geliyor. Günde 4 bine yakın fotoğraf alıyoruz. Geçtiğimiz oniki ay içerisinde gazetenin yaklaşık bin kadar birinci sayfasına bu okuyucu-muhabirlerin fotoğraflarını yerleştirdik. Şimdilerde okuyucu-muhabirlerin fotoğrafları, küçük bir foto ajansının fotoğrafları kadar önem taşıyor.”

Photokina 2010
Fotoğraf: Koelnmesse GmbH

Okuyucu muhabirlerin bu işe yoğun olarak girmesinden sonra gerçi otel havuzlarındaki milyonluk dolandırıcılık olayları açığa hemen çıkartılıyor, uçaklardaki iniş hataları yerinde saptanıyor ama bunun rahatsızlık verdiği insanlar da var. Örneğin modern fotoğraf makineleri ya da mini kameralarla yapılan kayıtlar Alman mahkemelerinde sık sık delil olarak boy göstermeye başladı.

Teknolojiden güvenlik güçleri de faydalanıyor

Duisburg’ta 20 kişinin ölümüyle sonuçlanan "Love Parade - Aşk Geçidi" festivalindeki trajedinin aydınlatılmasında ise vatandaşların çektiği görüntüler polise yardımcı oldu. Polis, "Video kayıtlarının olayların aydınlatılmasında büyük roy oynadığına tanık olduk. Cep telefonu ile çekilen fotoğraf ve filmler polisin işine çok yardımcı olmakta” demişti.

Sadece güvenlik konusunda değil, sportif faaliyetlerde, diş hekimliğinde, cerrahların ameliyatlarında da mini kameralar büyük önem taşıyor. Örneğin mide ve bağırsak kontrollerinde artık mini kameralarla organların durumu gözlemlenebiliyor.


© Deutsche Welle Türkçe

Wolfgang Dick, Çeviri: Çelik Akpınar

Editör: Ayhan Şimşek