Dünyayı gezmenin bir yolu

Weidmann-Kampe ailesinin evinde neşe hiç eksik olmuyor. Hergün çocuklar okuldan gelir gelmez, tüm aile yemek masasının etrafında buluşuyor. Hatta bazen bu buluşmaya, anneanne ve dede de eşlik ediyor. 7 aydır Weidmann-Kampe ailesinin misafiri olan 16 yaşındaki Amerikalı Meredith Love da bu aileye çoktan adapte olmuş bile. Meredith bunu şöyle ifade ediyor: “Yanında kaldığım aileyi çok seviyorum. Bu konuda inanılmaz şanslıyım, çünkü birçok kişi konuk ailelerden şikayetçi oluyor. Ama ben kendimi burada tıpkı Amerika’da kendi ailemin yanındaymış gibi iyi hissediyorum.”

ABD ve Almanya'daki okulların farkı

14 yaşındaki Finia ve 17 yaşındaki Kilian’ın misafiri olan Meredith, okulda her ikisinin de arkadaşları ile tanışmış ve dostluk kurmuş. Meredith 7 ay gibi kısa bir sürede neredeyse akıcı bir biçimde Almanca bile konuşmaya başlamış. Aynı şekilde Weidmann-Kampe ailesinin tüm fertleri de Amerikalı misafirleri sayesinde İngilizcelerini geliştirmiş. Buna anneanne ve dede de dahil olmak üzere.

Finia ve Kilian daha ABD’ne gitmeden oradaki okul sistemi hakkında birçok şey öğrenmiş bile. Finia “Amerika’da okullar çok daha farklı. Bizde çok daha sıkı kurallar var. Amerika'da öğrenciler herşeyi yapabiliyorlar; okulda uyuyabiliyor, sakız çiğneyebiliyorlar. Biz ise Almanya'da oturup, dikkatle dersi dinlemek ve ödev yapmak zorundayız" şeklinde konuşurken abisi Kilian da "Ayrıca Amerikan okullarında öğrenciler boş zamanlarında daha çok spor yapıyor. Bizde ise spor yapmak için özel kulüplere üye olmak gerekiyor” diyor.

Yeni iletişim şekilleri

Gençlerin farklı kültürlere konuk olmasını sağlayan Experiment adlı dernek, arabuluculuk yaptığı ailelere aynı zamanda gönüllü danışmanlık hizmeti de veriyor. Firmanın Genel Müdürü Bettina Wiedmann, konuk gençlerin haliyle ailelerini ve ülkelerini çok özlediğini belirtiyor. Ancak Wiedmann’a göre teknolojik gelişmeler, gençlerin aileleri ile iletişimlerini her geçen gün daha da kolaylaştırıyor. Ancak Wiedmann, bu yeniliklerin her zaman faydalı olmadığını düşünüyor: “Derneğimizi kurduğumuz 1932 yılından 1992-93 yıllarına kadar insanlar birbirleriyle mektupla iletişim kuruyordu. Ancak bilgi alış verişi ve değiş tokuşunun araçları, yeni iletişim teknolojileri ile çok değişti. Artık Skype ve Facebook yeni iletişim şekli. Ancak bu yenilikler, gençlerin bir başka ülkeye gittiklerinde oranın kültürü ile yakından tanışmasını ya da kendi kültürüne biraz mesafe kazanmasını çok daha zorlaştırdı.”

"ABD'de her şey çok yeni ve büyük"

Meredith, konuk olduğu aile kadar Eski Kıta'ya gelmiş olmaktan da çok memnun. Meredith, bu değişimin ileride seçeceği meslekten, yeni insanlarla tanışma ve farklı kültürlere açık olma bakımından çok faydasını gördüğünü düşünüyor. Burs almadan böyle bir fırsatı değerlendirmesinin çok zor olacağını sözlerine ekleyen Meredith, geri dönerken yanında görüteceği izlenimleri ise şöyle anlatıyor:“Yaklaşık 6 yıldır Almanya’yı çok seviyorum. Bunun nedenini tam olarak bilmiyorum. Dilini her zaman çok sevdim. Dili bu kadar farklı ve güzel olduğu için öğrenmek istiyorum. Sonra bir de Almanya'nın ne kadar köklü bir geçmişe sahip olduğunu duydum. Amerika’da her şey yeni ve tabii bir de çok büyük. Almanya çok daha güzel. Kilise bile Amerika’nın kuruluşundan daha uzun bir tarihe sahip ki bu benim için çok özel. Bence bu harika bir zenginlik.”

© Deutsche Welle Türkçe

Antje Hollunder / Çeviren: Başak Demir

Editör: Gezal Acer