1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

BM iklim zirvesi "hayal kırıklığı" yarattı

15 Aralık 2019

Madrid'deki iklim zirvesi, küresel ısınmayla mücadele için alınması beklenen ciddi kararlar üzerinde uzlaşılamadan sona erdi. BM Genel Sekreteri, "hayal kırıklığına" uğradığını ancak "vazgeçilmemesi" gerektiğini söyledi.

https://p.dw.com/p/3UrSA
Şili'de yapılması planlanan COP25, bu ülkedeki hükümet karşıtı protestolar nedeniyle Madrid'e alınmıştı.
Şili'de yapılması planlanan COP25, bu ülkedeki hükümet karşıtı protestolar nedeniyle Madrid'e alınmıştı.Fotoğraf: DW/I. Banos Ruiz

Küresel ısınmayla mücadele konusunda ülkelerin atması gereken adımların ele alındığı 25'inci Birleşmiş Milletler (BM) iklim zirvesi sonlandı. Ancak yaklaşık 200 ülkenin temsil edildiği Madrid'deki COP25 zirvesinde alınan kararlar beklentileri karşılamadı.

Reuters'a konuşan delegeler, 2 Aralık'ta başlayan ve planlanandan 36 saat geç tamamlanan zirvede, iklim değişikliyle mücadele konusunda daha cesur adımlar atılmasına engel olan ülkelerin başında ABD, Çin, Brezilya, Suudi Arabistan ve Avustralya'nın geldiğini söyledi.

Washington merkezli düşünce kuruluşu Dünya Kaynakları Merkezi'nden Helen Mountford, "Bu görüşmeler ülkelerin liderlerinin, bilimin kaçınılmazlığından ve sokaktaki vatandaşlarının taleplerinden ne kadar kopuk olduklarını ortaya koydu" dedi. Mountford ayrıca söz konusu için, "2020'de uyanmaları gerekiyor" ifadesini kullandı.

Sonuç bildirgesi

En uzun BM iklim konferansı olarak tarihe geçen zirvede kabul edilen sonuç bildirgesinde, Paris Anlaşması'nda koyulan hedeflerle ülkelerin mevcut vaatleri arasında "belirgin bir uçurum" olduğu kabul edildi. Bildirgede, anlaşmaya taraf ülkelere, sera gazı emisyonlarını azaltma konusunda verdikleri taahhütleri önümüzdeki yıl içinde güçlendirmeleri için çağrı yapıldı.

Gelişmekte olan ülkeler ve iklim aktivistleri, sonuç metninde Paris Anlaşması'nı imzalayan ülkelerin daha cesur taahhütlerde bulunmaları için daha net ifadelerle yer almasını talep etmişti.

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamındaki Paris Anlaşması, küresel sıcaklık artışının sanayi devri öncesine kıyasla 2 derecenin, hatta mümkünse 1,5 derecenin altında tutulmasını hedefliyor. Tarafların fosil yakıt kullanımını giderek azaltarak yenilenebilir enerjiye yönelmelerini amaçlayan anlaşmayı imzalayan ülkeler, koyulan küresel hedefin tutturulabilmesi için sera gazı emisyonlarını belli ölçülerde azaltma taahhüdünde bulunmuştu. Bu doğrultuda Türkiye de sera gazı emisyonlarını, artıştan azalış yöntemiyle 2020-2030 yılları arasında yüzde 21'e kadar azaltacağını bildirmişti.

Anlaşma, şu ana kadar imzacı 197 ülkenin 187'si tarafından onaylandı. Anlaşmayı 2016 yılında imzalamış olmasına karşın henüz meclisten geçirip onaylamayan 10 ülkeden biri de Türkiye.

Madrid'deki zirvede 16 yaşındaki İsveçli iklim aktivisti Greta Thuberg de konuşma yaptı.
Madrid'deki zirvede 16 yaşındaki İsveçli iklim aktivisti Greta Thuberg de konuşma yaptı.Fotoğraf: AFP/C. Quicler

Guterres: Vazgeçmemeliyiz

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, zirve sonrası Twitter'da paylaştığı mesajlarda, "#COP25'in sonuçları beni hayal kırıklığına uğrattı" ifadesini kullandı.

Uluslararası toplumun iklim kriziyle mücadele konusunda "önemli bir fırsat" kaçırdığını söyleyen Guterres, "Ama vazgeçmemeliyiz. Ben vazgeçmeyeceğim" dedi. BM Genel Sekreteri "2020 yılının, 2050'de karbon nötre ulaşılması ve 1,5 dereceden fazla sıcaklık artışıyla karşılaşılmaması için bilimin bize söylediğinin tüm ülkelerce benimseneceği bir sene olmasını sağlamak amacıyla çalışmak için her zamankinden daha da kararlıyım" dedi.

"Tek iyi haber çocukların ileriye taşıdığı iklim hareketi"

Madrid'deki zirveyi değerlendiren Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi İklim Değişikliği Çalışmaları Koordinatörü Ümit Şahin de konferansa ilişkin "hayal kırıklığını" ifade etti. Şahin, "Madrid’de Şili hükümetinin başkanlığında yapılan 'İddialı Hedefler COP’u' iddialı hedeflerden söz bile edilmeden kapatılıyor. Bu sene üzerinde anlaşılması beklenen az sayıda konu, üzerindeki anlaşmazlıklar büyüyerek seneye devrediliyor. Özellikle, Brezilya ve Avustralya'nın başını çektiği bir grup ülke, Kyoto Sözleşmesi’ndeki karbon kredilerini yeni rejime taşımaya çalışarak Paris Anlaşması’nı işlemez hâle getirmek için her şeyi yapmaya devam ediyor" dedi.

Şahin, "Şili Başkanlığı başta olmak üzere tüm liderler, iklim eylemi isteyen çocukların ve gençlerin zirveden hayal kırıkları ile ayrılmasına sebep oluyor. Türkiye için de durum farklı değil. Delegasyon, 25 yıldır devam ettirdiğimiz pozisyonu hiç değiştirmeden evine dönüyor. Paris Anlaşması, Türkiye olmadan uygulanmaya başlayacak" diye ekledi.

Dünya genelinde düzenlenen Fridays for Future (İklim için Cumalar) eylemleri sayesinde iklim değişikliğine karşı farkındalığın artmasının önemine vurgu yapan Şahin, "Tek iyi haber, giderek büyüyen küresel iklim hareketi. Çocukların ileriye taşıdığı bu hareketi dikkatle izlememiz ve desteklememiz gerekiyor. 2020 yılı, iklim krizini önlemek için daha çok mücadele edeceğimiz çetin bir yıl olacak" ifadesini kullandı.

Bir sonraki BM iklim zirvesi, Kasım 2020'de İskoçya'nın Glasgow kentinde yapılacak.

DW,rtr,dpa/CÖ,ET

© Deutsche Welle Türkçe