1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

IŞİD tehdidi arttı mı?

Nahost-Experte Serhat Erkmen
Serhat Erkmen
4 Kasım 2016

IŞİD lideri Ebu Bekir Bağdadi 3 Kasım 2016 tarihinde uzun bir aradan sonra bir ses kaydı yayınladı. Uzman Serhat Erkmen, Bağdadi'nin konuşmasının bir takım ipuçları taşıdığı için önemli olduğu görüşünde.

https://p.dw.com/p/2S9CU
Syrien IS Kämpfer Symbolbild
Fotoğraf: Imago/ZUMA Press

IŞİD lideri Ebu Bekir Bağdadi 3 Kasım 2016 tarihinde uzun bir aradan sonra bir ses kaydı yayınladı. Sonuncusu 26 Aralık 2015'te yayınlanan konuşmasından bu yana doğrudan bir açıklama yapmayan Bağdadi'nin konuşmasının satırbaşları ve yakın geleceğe ilişkin bir takım ipuçları taşıması nedeniyle önemli olduğu söylenebilir.

Bağdadi'nin konuşmasının satır başları

Bağdadi'nin mesajlarını şu şekilde özetlemek mümkün; savaşın, sakın vazgeçmeyin. Savaşmamanın alternatifi her türlü kötü muameleye maruz kalmaktır. Başta Türkiye ve Suudi Arabistan olmak üzere eylem gerçekleştirebildiğiniz her neresi varsa eylem yapın.

Arap Yarımadası, Kuzey Afrika, Kafkasya, Batı ve Doğu Afrika, Afganistan, Bangladeş, Endonezya ve Filipinler'de dağılmanın engellenmesi sağlayın.

Mevcut çatışma Şiiler tarafından Sünnilere karşı yürütülen bir operasyondur. Sünniler işbirliği yapsa bile Şiiler tarafından yaşadıkları yerlerden sürülecektir.

Örgütsel zafiyete düşmeyin ve aranızda ihtilaf olmasın; komuta kontrolü bozmayın; liderlerinizi kaybetmeniz dağılmanıza neden olmasın.

Katılmak isteyenler için Irak ve Suriye yoksa başka yerler var oralara gitmeye devam edin.

Örgüt toprak kaybediyor

Yukarıdaki gibi özetlenebilecek mesajlar örgütün içinde bulunduğu duruma, propaganda yöntemlerine ve yakın gelecekte yaşanabilecek bazı gelişmelere ışık tutması açısından önem taşıyor.

Son dönemde IŞİD'in genişleme/büyüme evresinin sona erdiği görülüyor. Örgüt, yaklaşık 1 yıldır Irak ve Suriye'de savaş yoluyla toprak kaybediyor. Bunun yanısıra kurulduğu ilk dönemde dünyada çeşitli örgütlerin biatını elde etmesi sonucunda genişlemesi yakın dönemde sonlanmıştı. Örgütün dünyanın değişik yerlerinden elde ettiği katılım da fiziki tedbirlerin artmasıyla birlikte büyük ölçüde azalmıştı.

Bağdadi'nin konuşmasında örgütün bu durumuna ilişkin güçlü bir karşı çıkış teması görülüyor. IŞİD'in topraklarına karşı açılan savaşın, kendileri için bir sınav niteliği taşıdığı Bağdadi'nin en önemli vurgularından birisi. Bu noktada karşı tarafın güçlü görünmesine rağmen zayıf olduğu ve zaferin kesin olduğu mesajını defalarca vurguluyor. Savaş çoğunlukla Irak ve Suriye topraklarında gerçekleşiyor olsa da; Bağdadi'ye göre tüm Müslümanlara yönelmiş durumda. Son dönemdeki üst üste kayıpların etkisiyle yaşanan muhtemel zaaflara karşı "safları sıkı tutabilmek" için, bu süreçte direnen ve sebat edenlerin daha güçlü çıkacağını ileri sürüyor.

Karşı çıkış temasının Irak özelindeki karşılığı Musul'da sonuna kadar savaşın yürütüleceği mesajını taşıyor. Aslında konuşmadaki bir takım vurgular, Musul'da ya da diğer bazı yerlerdeki birimler arasında bazı sorunlar olduğunu ortaya koyuyor. Satır aralarında "emirlerinize muhalefet etmeyin" mesajının yer aldığı görülüyor. Bu durum muhtemelen bazı yerlerde yerel komutanların üstleriyle ya da küçük grupların kendi liderleriyle aralarında ihtilaflar bulunduğunu gösteriyor. Ancak, bu sorunun ne kadar genele yayıldığı ya da üst düzeye sirayet edip etmediği konularında bir açıklık yok.

Bağdadi'nin ses kaydının IŞİD'in propaganda makinesi açısından da önem taşıdığı unutulmamalı. Kaydın erişiminin engellenmeye çalışılmasına rağmen kısa sürede yayılabilmesi örgütün hala güçlü bir medya ağının bulunduğunu gösteriyor. Bunun da ötesinde Bağdadi'nin çağrılarından yerel gruplar tarafından yapılan propaganda çalışmalarında da artış oldu. Konuşmada ifade edilen bazı hususların görsellerle desteklenerek kısa süre içinde yayılmaya başlaması bunun en önemli göstergesi.

Nahost-Experte Serhat Erkmen
Serhat ErkmenFotoğraf: privat

Bağdadi'nin mesajları yakın geleceğe dair ne gibi ipuçları içeriyor?

Ses kaydından anlaşılabilecek ilk şey IŞİD'in yoğun ve yaygın bir eylem dalgası başlatmak niyetinde olduğudur. Elbette, IŞİD'in bu eylemleri gerçekleştirebilecek kapasitesinin olup olmadığı tartışılabilir. Fakat sadece ses kaydında adı geçen ülkelerde değil IŞİD karşıtı koalisyona dahil olan Batı ülkelerinde de uyuyan hücrelerden bireysel eylemlere kadar geniş bir yelpazedeki teröristin harekete geçirilmeye çalışılacağı söylenebilir. Bu dönem IŞİD'in küresel ya da bölgesel kapasitesinin açığa çıkması açısından kritik önem taşıyor. Eğer Bağdadi'nin çağrısı beklenen yanıtı üretmezse, bu örgütün sadece toprak kayıplarına bağlı bir zayıflama evresinde olduğunu değil aynı zamanda 1 yıl öncesinde sahip olduğu sınırları dışındaki etkileyicilik kapasitesinin de çok uzağına düştüğünü gösterecek. Ancak önümüzdeki 2-3 haftanın IŞİD'in Ortadoğu ya da dünyanın diğer yerlerinde ses getirecek eylemler gerçekleştirmesi bağlamında kritik olduğu söylenebilir.

Türkiye'ye yönelik etkisi

Ses kaydında doğrudan hedef gösterilen ülkelerin başında Türkiye geliyor. Bağdadi, Türkiye'yi kendilerine savaş açmakla suçlarken Türkiye'ye ağır tehditler yöneltiyor. Ancak IŞİD'in Türkiye'ye yönelik yarattığı tehlike Bağdadi'nin tehditleriyle sınırlı kalmadı. IŞİD yanlısı bazı sosyal medya hesapları Türkiye'de 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, turistik alanlar ve askeri araçların görüntüleriyle birlikte saldırı propagandasını yaymaya başladılar. Ancak bu saldırı tehdidi yeni değil. Türkiye'nin IŞİD için kritik bir öneme sahip Dabık köyünü aldığı 16 Ekim 2016'dan bu yana güvenlik güçlerinin üst düzey alarmda olduğu zaten görülüyor. Anılan tarihten bugüne 20 ayrı ilde toplam 238 kişi IŞİD'le bağlantısı nedeniyle gözaltına alındı. Ayrıca bu süre zarfında 9 hücrenin eylem arifesindeyken yakalandı. Hatta bu hücrelerden 3'ünde eylemlerinin hemen öncesinde teröristler çatışma ile ele geçirildi.  Bütün bu veriler, Türkiye'ye yönelik IŞİD tehdidinin Bağdadi'nin ses kaydındaki ifadelerinden sonra daha da artması ihtimalini güçlendiriyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Serhat Erkmen

Doç. Dr. Serhat Erkmen Ahi Evran Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve 21.Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezi Başkanı'dır.