1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Bütçe görüşmelerinde Türkiye tartışıldı

Jens Thurau26 Kasım 2003

Almanya'da federal devlet bütçesi görüşmeleri yine bir hayli tartışmalı geçti. Bu arada terör ve Türkiye'nin AB üyeliği de tartışma platformuna çıkarıldı.

https://p.dw.com/p/AbUf
Schröder, bütçe görüşmelerinde Türkiye'nin AB üyeliğini savundu
Schröder, bütçe görüşmelerinde Türkiye'nin AB üyeliğini savunduFotoğraf: AP

Federal meclisin bugünkü bütçe görüşmeleri Federal hükümet ve muhalefet arasındaki reform tartışmalarında temelde fazla bir değişiklik olmadığını gösteriyordu. Ancak bugünkü oturumda, görüşülen ve iktidar partilerine mensup milletvekillerinin oylarıyla kabul edilen Başbakanlık bütçesi, bir anlamda Başbakan'a güvenoyu anlamına geldiği için, tartışmalar her zaman olduğu gibi siyasetin geniş parametrelerine yayılmıştı.

Muhalefetin desteğine ihtiyaç var

Schröder hükümeti, 2010 gündeminde yer verdiği reformların büyük bir bölümünün özellikle de öne aldığı vergi reformunun Noel yortusuna kadar onaylanmasını istiyor. Ancak bunun için Eyalet Temsilcileri Meclisinde çoğunluğu elinde tutan Hristiyan Birlik partilerinin desteğine ihtiyacı var. Ve Birlik öne alınan vergi reformunu daha fazla tasarruf buna karşın daha az borçlanma şartıyla kabule hazır.

Bugün Federal meclis genel kurulundaki bütçe görüşmeleri sert cepheleşmelere rağmen, iktidar ve muhalefetin arabuluculuk komisyonununda uzlaşma arayışına gireceklerinin işaretini verdi. Başbakan Schröder , "uzlaşmaya hazırım ancak bu uzlaşı hukuksal temele oturmalıdır" derken, Hristiyan Demokrat Birlik Genel Başkanı Angela Merkel de uzlaşının bir yükümlülük olmadığını, ancak alınan tedbirlerin avantajları dezavantajlarına ağır bastığı takdirde uzlaşı için azami gayreti göstereceklerini bildiriyordu.

İşsizlik ve ekonomik büyüme üzerine tartışma

İktidar ve muhalefete mensup milletvekilleri arasında 2004 mali yılı bütçe tasarısı üzerindeki görüşmeler işsizlik, ekonomik büyüme, Almanya'nın Avrupa borçlanma kriterlerini aşmasının getirebileceği sonuçlar üzerinde yoğunlaşırken, Sosyal Demokrat ve Yeşil politikacıların, Birlik partilerinin Federal Meclis Başkan Yardımcısı Wolfgang Bosbach'ın Türkiye'nin AB'ye üye olması durumunda terörün Avrupa'ya ithal edileceği şeklindeki sözlerini sert bir dille eleştirmeleri genel kurulda tartışmaları başka bir mecraya sürükledi.

"Türkiye'nin üyeliği, Almanya'nın menfaati"

Bosbach'ı İstanbul'daki terör saldırılarıyla Türkiye'nin AB üyeliği konusunu iç politik hesaplarla birbirine bağlamaya çalıştığı için karaktersizlikle suçlayan Almanya Başbakanı Gerhard Schröder meclisteki konuşmasında da 40 yıldır Avrupa ile bütünleşmeyi hedefleyen Türkiye'deki reformları desteklemenin kendi menfaatlerine olduğunun altını çizdi:

Almanya'nın güvenliğine katkı

Schröder şunları söyledi: " Bunun Avrupa ve de Almanya'nın güvenliğine ne büyük bir katkı anlamına geldiğini tahmin edebiliyor musunuz?. Onun için, Türkiye'nin başarabileceğini ciddi biçimde ortaya koyduğu reform sürecini kendi menfaatimize desteklemeliyiz. Bu çabaları hafife almaya hakkımız yok"

AB üyeliği için yeni bir gerekçe çıkmadı

Birlik partilerinin meclis grup başkanı ve Hristiyan Demokratların genel başkanı olan Angela Merkel ise, iktidar saflarından gelen tüm bu eleştirilere karşı yardımcısı Bosbach'a arka çıktı. Grubunda, Bosbach dahil Türkiye'nin AB üyeliğine itirazları ile Türkiye'deki saldırılar arasında bağlantı kuran tek bir milletvekilinin bulunmadığını ileri süren Merkel sözlerini şöyle sürdürdü: "Bosbach'ın da net biçimde ifade ettiği gibi doğru olan budur. Ve artık bunu tartışmak yersizdir. Öte yandan bazı hükümet üyelerinizin yaptığı gibi, bu nedenle Türkiye'yi daha çabuk Birliğe almak için bir gerekçe daha çıktığını söylemek de aynı ölçüde yersizdir."