Avrupa İstatistik Dairesi baskı altında

Avrupa İstatistik Dairesi'nin yeni Başkanı Michel Vanden Abeele Brüksel’deki ofisinde, kaçıncı kez karşılaştığını unuttuğu soruya cevap vermeye çalışıyor. ‘Yunanistan’ın ek borçlanma rakkamlarını tahrif ettiği nasıl oldu da gözünüzden kaçtı?’

"Ülkelerin maliye ya da tarım bakanlıklarına girip, dosya ya da rakkam talep etmeyiz. Kammu maliyesiyle ilgili bütün veriler milli istatistik daireleri tarafından hazırlanır."

Eurostat müfettişlerine Yunanistan’ın 2000 yılından bu yana ek borçlanma miktarını olduğundan az gösteren rakkamlar verdiği ortada. Yunanistan ek borçlanmanın milli gelirin yüzde 2’si kadar olduğunu bildirmiş ama aslında yüzde 4 oranında borçlanarak euro istikrar paktı kriterlerinin dışına taşmıştı. Skandal, Yunanistan’da iktidarın değişmesi ve yeni hükümetin Avrupa Birliği’ni uyarması sayesinde ortaya çıktı.

Eurostat Yunanistan'dan şüpheleniyordu

Avrupa İstatistik Dairesi Başkanı Vanden Abeele, aslında Yunanistan’dan şüphelendiklerini ancak prosedürün dışına çıkmaya yetkili olmadıklarını söylüyor:

"Bu gibi durumlarda Milli İstatistik Dairesi Genel Müdürü'ne bir not yazıp rakkamları hazırlamalarını isterim. Böylece onların da rakamları bir kez daha gözden geçirme imkanı olur. Sonra ekibi gönderir, herşeyin yerinde incelenmesini sağlarım. Uygulama budur."

Savunma harcamalarını bütçesine yansıtmadı

Ancak sadece milli istatistik dairelerinin denetlenmesi sonuç getirmiyor. Çünkü Yunanistan yıllarca savunma harcamalarını bütçesine yansıtmamıştı. Vanden Abeele bu sıkıntının ancak eurostat’a daha fazla yetki verilmesiyle aşılabileceğini söylüyor:

"Komisyon’a milli bütçeleri denetleme yetkisi verilmelidir. Gerçek borçlanma tuttarı ancak böyle ortaya çıkarılabilir. Bütçesi denetlenen her ülke fikrini açıklar, istatistiklerimiz değer kazanır."

İstikrar paktıyla ilgili veriler üyye ülkelerin hükümetlerince hazırlanıp Brüksel’e bildiriliyor. Yerindeki denetlemeler için yeni ekiplerin kurulması ve daha da önemlisi bu önerinin bütün Birlik üyelerince onaylanması yani üye ülkelerin mali durumlarını bütün çıplaklığıyla gözler önüne sermeleri gerekiyor. Bu nedenle mevcut uygulamanın kolay kolay değişmeyeceği, ve üye ülkelerin borç rakkamlarının doğru olduğunu kimsenin garanti edemeyeceği söylenebilir.