1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da "vatandaşlık testi" uygulaması yayılıyor

Derleyen Murat Çelikkafa20 Mart 2006

Alman vatandaşlığına geçmek isteyenler için Baden-Württemberg Eyaleti’nden sonra Hessen Eyaleti’nin de 100 sorudan oluşan bir “vatandaşlık testi“ hazırlaması, tartışmaların alevlenmesine neden oldu. Başbakan Angela Merkel ise uygulamaya destek verdi.

https://p.dw.com/p/Aa9P
Hessen Eyaleti'ndeki vatandaşlık testi 100 sorudan oluşuyor
Hessen Eyaleti'ndeki vatandaşlık testi 100 sorudan oluşuyorFotoğraf: picture-alliance/ dpa/dpaweb

Hessen Eyaleti’nin hazırladığı “vatandaşlık testi“ ile ilgili tartışmalar hafta sonunda Berlin’e kadar yankı buldu. Başbakan Angela Merkel, Hristiyan Birlik Partisi’nin iktidar olduğu eyaletlerde başlayan ya da başlatılması yönünde çalışmalar yapılan uygulamaya açık destek verdi. Merkel, “Biri eğer Alman vatandaşı olmak istiyorsa, bu işlem öyle üstünkörü halledilemez. Bu bilinçli bir eylemdir. Bir ülkenin vatandaşlığına geçmek isteyen kişinin, o ülkeyle ilgili genel bilgilere vâkıf olduğunu da ispatlaması gerekiyor“ diye konuştu.

Ancak Hessen Eyaleti’nin hazırladığı ve geçen hafta kamuoyuna tanıtılan 100 soruluk “vatandaşlık testinde“ sadece Almanya ile ilgili genel bilgiler bulunmuyor. “Almanya ve Avrupa’da Bilgi ve Değerler“ adını taşıyan ve toplam dokuz ana bölümden oluşan soru kataloğunda “iki yılda bir Kassel’de düzenlenen modern sanatlar sergisinin adı“, “2004 yılında gösterime giren “Bern Mucizesi“ adlı filmin hangi spor olayını konu aldığı, “Alman bilim adamı Otto Hahn’ın 1938’deki buluşu“ ya da “9’uncu Senfonisi’nin sonundaki ’Sevince Övgü’ adlı klasik müzik eserin bestekârı“ gibi pekçok Alman’ın bile yanıtlamakta güçlük çekeceği onlarca genel kültür sorusu da bulunuyor.

Ayrıca “İsrail’in varolma hakkı denince ne anlıyorsunuz“, “Ebeveynlerin, çocuklarının eş seçimin üzerindeki etkisi ne kadar olabilir ve hangi durumlarda bu seçime müdahele edemezler“ ya da “Bir kadına, yanında akrabası olan bir erkek refakatçi olmadan dışarı çıkmasına ya da seyehate etmesine izin verilmemesi konusundaki düşünceleriniz neler?“ türünden, başvuru sahibinin dünya görüşünü doğrudan sorgulayan sorular da yer alıyor.

Hükümet ortakları arasında görüş ayrılıkları

Bu yöndeki eleştirilere Almanya Başbakanı Angela Merkel, şu yanıtı verdi: “Elbette bazı sorular üzerinde uzun uzadıya tartışmalar yapılabilir. Ancak vatandaşlığa geçişin, öylesine üstünkörü bir iş gibi görülmesine kesinlikle karşıyım. Bu yüzden, Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’nin bu konuyu gündeme getirmesini doğru buluyorum.“

Ancak Berlin’deki büyük koalisyon hükümetinin ortağı Sosyal Demokratlar, Merkel ile bu konuda taban tabana zıt görüşleri savunuyor. Aynı zamanda Brandenburg Eyalet Başbakanı da olan Sosyal Demokrat Parti Genel Başkanı Matthias Platzeck, “yabancı kökenlilerin topluma uyumunun, onlara dağ ve nehir adlarını ezberleterek sağlanamayacağını“ söyleyerek Hıristiyan Birlik partilerinin yanlış yolda olduklarını kaydetti. Schleswig-Holstein Eyaleti’nin Sosyal Demokrat İçişleri Bakanı Ralf Stegner ise böyle bir uygulamanın ülke geneline yayılmasıyla ilgili teşebbüsleri Eyalet Temsilcileri Meclisi’nde veto edeceklerini belirtti.

Muhalefetin tepkisi farklı

Muhalefet partileri arasında da konuyla ilgili farklı görüşler dile getirildi. Hür Demokrat Parti lideri Guido Westerwelle, Baden-Württemberg ve Hessen’deki uygulamayı savunarak, konunun kamuoyunda tartışmaya açılmasının şart olduğunu belirtti. Yeşiller Partisi adına açıklama yapan milletvekili Volker Beck ise Başbakan Merkel’in yanı sıra Federal İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble’nin de “vatandaşlık testini“ desteklemesini sert bir şekilde eleştirdi.

Beck, “Bay Schäuble, yabancı karşıtı kampanyaları destekleyeceğine yabancılar hukukuyla iglii uygulamaların Alman Anayasası’nı ihlal etmemesine özen göstermeli“ şeklinde konuştu ve „Birlik Partileri Almanya’da yaşayan Türkler’e karşı seçim kampanyası yapıyor“ dedi.

Yürürlükteki uygulama

Halen yürürlükte olan genel uygulamaya göre Alman vatandaşlığına geçmek isteyen yabancıların, yasal olarak en az sekiz yıldır Almanya’da ikhamet etmeleri, iyi derecede Almanca bilmeleri, geçimlerini sağlayabilecek ölçüde düzenli bir gelire sahip olmaları ve Alman Anayasası’na aykırı eylem ve oluşumlardan uzak durmaları şartı aranıyor.

Baden-Württemberg ve Hessen eyaletlerinin hazırladığı testlere benzer bir uygulamanın ülke geneline yaygınlaştırılmasını isteyen Hıristiyan Birlik partilerinin, bunun için gerekli yasal düzenlemeyle ilgili tasarıyı önümüzdeki aylarda Eyalet Temsilciler Meclisi’nin gündemine taşımaları bekleniyor.