1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da Rus ajan sayısı arttı

Hermann Krause3 Şubat 2005

Rusya’da “devlet içinde devlet” türü bir yapıya sahip olan gizli servisin sınırötesi faaliyetleri artırıyor. Basında yer alan haberlere göre, Almanya’da 130 kadar Rus ajanının görev yaptığını ve varlığının Soğuk Savaş yıllarını andıran bir düzeye ulaştıgını haber veriyor. Hermann Krause’nin haberi...

https://p.dw.com/p/Aay9
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de eski bir KGB çalışanıydı...
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de eski bir KGB çalışanıydı...Fotoğraf: AP

Rus gizli servisininin eski bir KGB mensubu olan Vladimir Putin’in Rusya Devlet Başkanı olmasından bu yana “devlet içinde devlet” konumu başınabuyruk işlerliği nedeniyle giderek tehlike arzetmeye başlıyor. Örgütün özellikle sınırötesi faaliyetlerini artırdığını bildiren medya, Almanya’da 130 kadar Rus ajanının görev yaptığını ve varlığının Soğuk Savaş yıllarını andıran bir düzeye ulaştıgını haber veriyor. Rus ajanların başlıca hedefleri arasında, siyasi partiler, özel kuruluşlar, askeri tesisler ve bilimsel araştırma merkezleri yer alıyor.

“Bütün sert eleştirilere rağmen, güvenlik birimlerimizin gerçekleştirdiği önemli çalışmaları en ön planda değerlendirmeliyiz” sözleriyle eski örgütünü savunan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkesinin geçirdiği köklü değişimlerin gizli servisin çalışmalarına da yansıdığını söylüyor. Buna karşın, Almanya’da görevli Rus gizli servis ajanı sayısının, yeniden Soğuk Savaş yıllarının düzeyini bulan sayısını, Vladimir Putin’in Almanya’ya karşı duyduğu belirtilen özel sempatiyle bağdaştırmak kolay değil.

Rusya’nın tanınmış askeri uzmanlarından Pawel Felgenhauer, Almanya’da bulunan Rus ajan sayısını kesin olarak bilmediğini belirterek, bununla birlikte varlıklarının kuşku götürmediğini ifade ediyor. Putin’in Almanya’ya ilgisine değinen Felgenhauer, “Putin’in bu ajanları teker teker ismen tanıması ihtimali zayıf, ancak Almanya’ya duyduğu özel ilgi, Almanca diline hakimiyeti ve uzun yıllar bu ülkede görev yapmış olduğu herkesin bildiği noktalar. Putin’in Almanya konusunda başarılı bir politika izlediği söylenebilir. Bundan, gizli servisin iyi çalıştığı sonucu çıkartılabilir” diye konuşuyor.

Rus gizli servislerinin yapısı

Sovyet rejiminin çöküşü sonrası, hantal bir yapıya ve işleyişe sahip KGB örgütünün, dönemin lideri Boris Yeltsin tarafından iç ve dış gizli istihbaratla askeri karşı casusluk olarak üçe bölünmüştü. FSB kısaltmasıyla anılan iç istihbarat servisinin saydam işleyişine karşılık, adı şimdi SWR olan gizli dış istibarat biriminin kapalı kutu niteliği, faaliyetlerine biçilen aşırı önemin göstergesi. “SWR’in rapor özetleri, öteden beri olduğu gibi bugün de üç kopya halinde devlet başkanına, savunma bakanına ve genelkurmay başkanına sunuluyor” diyen Pavel Felgenhauer, gizli servislerin parlamentoya değil, doğrudan Kremlin’e bağlı olduğunu ekliyor.

“Gizli servislerin günümüzdeki işlevi, bireylerin hak ve özgürlüklerini korumaktır. Güvenlik örgütlerinin bu yeni yaklaşımıyla toplumumuzun demokratik çıkarları uyum içindedir” diye konuşan Rusya lideri Putin’in aksine, sosyolog Olga Kriştanovskaya ise dış istihbarat örgütünün yasama ya da yürütmenin denetimine bağlı olmayan, kendi hapishanesi, kendi silahlı birimleri ve modern teknik donanımıyla, adeta “devlet içinde devlet” bir işleyişe sahip olduğunu belirtiyor.

Kriştanovskaya, “Bana kalırsa bunların hedefi eski Sovyetler Birliği’ni hortlatmaktan öte Rusya’yı Sovyetleştirmek olarak tanımlanabilir. Yani demokratikleşmenin tersine, sovyet sisteminden miras prensiplerin ıslahıdır hedeflenen” diye ekliyor. Sosyolog Kriştanovskaya, şu anda Rusya’da hem devlet yapısında hem sivil işleyişte eski ya da hala aktif gizli servis mensuplarının kilit noktalarda görev yaptığını belirtiyor.