1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya Rusya ile diyalog arıyor

15 Temmuz 2009

Almanya ve Rusya’nın liderleri Münih’te bir araya geldiler. Siyasilerin yanı sıra sivil toplum ve iş dünyası temsilcilerini de bir araya getiren toplantılarda küresel mali krizle mücadele ve iklim koruma öne çıkıyor.

https://p.dw.com/p/IpXT
Fotoğraf: AP

Rusya ile kurduğu yakın ilişkilerle tanınan eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder döneminde 2001 yılında başlatılan St. Petersburg diyalog sürecinin dokuzuncu toplantıları Almanya’nın Münih kentinde devam ediyor. Dün başlayan iki ülkeden sivil toplum örgütleri, siyasiler ve iş dünyasından temsilcileri bir araya getiren üç günlük tartışma forumunda yarın da hükümetlerarası görüşmelere geçilecek. Toplantıya Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev’in de katılması planlanıyor.

Almanya ve Rusya’dan 140 temsilciyi bir araya getiren 9’uncu Petersburg Diyaloğu toplantıları Almanya’nın Münih kentinde başladı. Yakın dostluklarıyla tanınan dönemin Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, karşılıklı anlayışı geliştirmek amacıyla iki ülke aydınları ve sivil toplumu biraraya getirmesi öngörülen süreci 2001 yılında hayata geçirmişti.


Sivil diyalog ön plana çıktı

2005 yılında Almanya'da görevi devralan Başbakan Angela Merkel ise Rusya ile ilişkilere daha mesafeli yaklaştı. 2006 Ocak ayında Moskova’ya yaptığı resmi ziyarette Alman Büyükelçilik rezidansında rejim muhaliflerini kabul ederek ilişkilerde Schröder döneminin kapandığını göstermiş oldu.

Rus düşünce kuruluşu Dış İlişkiler ve Savunma Politikaları Konseyi’nden Dimitri Suslow ikili ilişkilerde sivil diyaloğun önemine dikkat çekiyor:

“Sivil diyalog, yani girişimciler, bilimadamları, gazeteci ve insan hakları savunucularının fikir alışverişi, iki tarafın birbirinin tutumunu daha iyi anlayabilmesine olanak tanıyor. Çünkü çeşitli düzlemlerde tartışmalar yürütülüyor. Sivil toplum örgütlerinin bu diyaloğu olmadan Rusya Avrupa’da anlaşılamıyor ve bir tehlike olarak algılanmaya devam ediyor.”

Petersburg Diyaloğu toplantıları çerçevesinde siyaset ve ekonomiden sivil toplum, medya ve kiliselere toplam sekiz çalışma grubunda iki taraftan toplam 200 temsilci yer alıyor. Bu yılın ağırlıklı konusu, “Sivil Toplum Bakışıyla Krizden Çıkış Yolları” başlığı altında ele alınıyor. Ancak iki ülke arasındaki tartışmalı konular da forum toplantılarına yansıyor. Alman tarafı 2005 yılında dönemin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in çıkarttığı, sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarını zorlaştıran yasayı sert bir şekilde eleştirmişti. Rus tarafı ise geçtiğimiz yıl Gürcistan savaşı sırasında Batı medyasını Gürcistan yanlısı tutum takınmakla suçladı.

Yeni güvenlik mimarisi arayışı

Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev’in önerisiyle bu yıl bir başka tartışmalı konu da çalışma gruplarında ele alınıyor: Yeni bir güvenlik mimarisi yaratılması. Medvedev geçmişte de NATO’nun doğuya genişlemesi konusunda eleştirilerde bulunmuş ve Rusya’nın bunu kendi güvenliği için bir tehdit olarak gördüğünü her fırsatta dile getirmişti. Moskova yönetimi, diğer ülkelerin güvenliğini tehlikeye atabilecek askeri ittifakların yer almadığı yeni bir yapılanmayı savunuyor. AB ise bu öneriye şüpheli yaklaşıyor. En son AB Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana Haziran ayı sonunda Korfu’da yapılan Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı toplantısında yaptığı açıklamada, NATO ve AGİT’in temel yapılarının zayıflatılamayacağını vurguladı.

Sivil toplum çalışma grubunun konusu ise iç politikada önem taşıyan bir konu, Rusya’da sivil toplum örgütlerinin önündeki engel ve sınırlamalar. Medvedev, bu yılın başında sivil toplum örgütlerinden temsilcilerle yaptığı toplantıda, ilgili yasada değişiklikler yaparak sivil toplum örgütlerinin çalışmalarını kolaylaştıracaklarını söylemişti. Rus Sivil Toplum ve İnsan Hakları Konseyi Başkanı Ella Pamfilova son gelişmeleri şöyle değerlendiriyor:

“Bu büyük bir rol oynuyor. Sivil toplum kuruluşlarının gelişimi konusunda çerçeve koşullar iyileşiyor. Devletin son yıllarda koyduğu engeller kaldırılıyor. İlişkilerimizi verimli ve etkin bir şekilde şekillendirebileceğimiz koşullara şu an sahibiz.”

Rusya’dan önemli adım

Alman ve Rus sivil toplum kuruluşları arasındaki ilişkilerin koordinasyonundan sorumlu olan Andreas Schockenhoff da, şu an yasanın Rus yönetimi tarafından gözden geçiriliyor olmasını önemli bir ilk adım olarak değerlendiriyor:

“Şu an Devlet Başkanı’nın girişimiyle sivil toplum örgütleri yasasının düzeltiliyor olması bile tek başına yeni bir motivasyon sağlayacak, siyasi yönetimin sivil topluma gönderdiği açık bir mesaj olarak algılanacağına inanıyorum. Sivil toplum devletle çelişki içinde değil, tam tersine modern bir Rusya yaratmak yolunda devleti, ekonomiyi tamamlayıcı bir unsurdur.”

Petersburg diyaloğu toplantılarının ardından hükümetlerarası danışma toplantılarına Perşembe günü geçilecek. Almanya ve Rusya liderleri Merkel ve Medvedev'in gündeminde ise küresel mali krizle mücadele, iklim koruma, enerji konuları ve İran öne çıkıyor.

Andreas Brenner/ Stephan Laack / Çeviri: Beklan Kulaksızoğlu




Editör: Ahmet Günaltay