1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman politikacılar Osthoff'a kızgın

Derleyen: Murat Çelikkafa28 Aralık 2005

Almanya, Susanne Osthoff’un Irak’a dönme kararını tartışmaya devam ediyor. Alman hükümeti, bu açıklamasından sonra Osthoff’un Irak’daki projelerine verdiği desteği tümüyle geri çekerken, Alman politikacılar bundan sonra Osthoff’un kendi sorumluluğu altında olduğunu savundular…

https://p.dw.com/p/AaHi
Irak'ta kaçırıldıktan sonra serbest bırakılan Osthoff, Irak'a geri dönmekte ısrarlı
Irak'ta kaçırıldıktan sonra serbest bırakılan Osthoff, Irak'a geri dönmekte ısrarlıFotoğraf: dpa

43 yaşındaki Alman arkeolog Susanne Osthoff’un, en kısa sürede Irak’a geri döneceğini açıklamasını anlayışla karşılayan Almanlar kuşkusuz azınlıkta. Alman basını „Osthoff’dan tuhaf açıklamalar“, „Korkulan oldu, Osthoff Irak’a geri dönüyor“, „Bu açıklamaları tek bir kişi anlayışla karşılayabilir, o da Osthoff“ gibi başlık ve değerlendirmelerle konuyu haber ve yorum sütunlarına taşıdı.

Federal Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier de Susanne Osthoff’un kurtarılması için onlarca kişinin haftalarca yoğun bir çaba harcadığını belirterek “tüm olup bitenlerden sonra Bayan Ostoff’un kendini yeniden tehlikeli bir durumun içine atmak istemesini anlayışla karşılamalarının mümkün olmadığını“ söyledi. Ayrıca Alman arkeoloğun Irak’ta görev aldığı ve Berlin hükümeti tarafından finanse edilen tüm projelere verilen desteğin geri çekildiği açıklandı.

“Anlayış gösterileceğini sanmıyorum“

Konuyla ilgili görüşlerine başvurduğumuz Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Günter Gloser de biraz daha diplomatik bir üslup kullanmakla birlikte, Osthoff’un açıklamalarını tasvip etmediklerini belirtti. Gloser, “Yapılan tüm çağrı ve görüşmelerin ardından Bayan Osthoff’un Irak’a geri dönmesine anlayış göstereceklerin sayısının pek fazla olacağını sanmıyorum“ dedi.

Susanne Osthoff’u bu kararından vazgeçirmek için Dışişleri Bakanlığı’nın herhangi bir girişimde bulunup bulunmayacağı sorusu üzerine Müsteşar Gloser sözlerini şöyle sürdürdü: “Biliyorsunuz, Bayan Osthoff serbest kaldıktan sonra bir süre elçilikte kaldı. Daha sonra ayrılmaya karar verdi o andan itibaren tüm mesuliyet kendisine ait. Dışişleri Bakanlığı’nın bu noktada herhangi bir müdahele imkanı mevcut değildir.“

„Alman arkeoloğun, kendisini kurtaranlara karşı müteşekkir olmadığını mı düşünüyorsunuz“ şeklindeki sorumuz üzerine Gloser şu yanıtı verdi: “Bayan Osthoff, Bağdat’daki elçiliğimize giderek, kendisinin kurtarılmasına yönelik çabalardan dolayı emeği geçen herkese şükranlarını iletmiştir. Tekrar vurgulamak istiyorum: Ayrıldıktan sonraki herşey Bayan Osthoff’un kişisel sorumluluğu altındadır.“

“İnatçı bir kadın“

Susanne Osthoff olayıyla ilgili görüş aldığımız bir başka yetkili de Federal Alman Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkan Yardımıcısı Hans-Ulrich Klose oldu. Sosyal Demokrat politikacı, Osthoff’un geri dönme kararını duyduğunda nasıl tepki verdiğini şu sözlerle ifade etmeye çalıştı: “Sanırım çoğu insanın düşünceleriyle benim kafamdan geçenler aynıydı. Buna bir parça yabancılaşma ya da araya mesafe koyma da diyebilirsiniz. Daha açık bir ifadeyle söylemem gerekirse, bu açıklamaları pek iyi karşılamadım.“

Susanne Osthoff’un kararından vazgeçme ihtimali bulunup bulunmadığını ise Klose, “Hayır, doğrusu bende böyle bir izlenim oluşmadı. Gerçi Bayan Osthoff’u tanımıyorum ve bu nedenle de uzaktan ahkâm kesmenin doğru olmayacağını düşünüyorum. Ancak görüldüğü kadarıyla oldukça başına buyruk hatta inatçı bir kadına benziyor“ şeklinde değerlendirdi.

Osthoff’un Irak’a döndüğünde tekrar kaçırılabileceğini hatırlattığımızda Meclis Dışişleri Komisyonu Başkan Yardımcısı Klose şu yanıtı verdi: “Böyle bir durum, Federal Alman hükümetinin sorumluluklarını yerine getirmesi konusunda herhangi bir değişikliğe yol açmaz. Onun serbest kalması için yine elimizden geleni yaparız. Tüm uyarılarımıza rağmen, yeniden kaçırılması halinde hukuksal sonuçlar doğması sözkonusu değildir.“