1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman aileler evlatlık ediniyor

Daphne Antachopoulos17 Eylül 2004

Almanya’da her yıl 1000 civarında çift yurtdışından evlat ediniyor. Bunların çoğu, gayriresmi yollardan gerçekleşiyor. Peki, yurtdışından evlat edinme nasıl gerçekleşiyor ve bu sırada çocuğun çıkarları gözetiliyor mu? DW’den Daphne Antachopoulos araştırdı...

https://p.dw.com/p/Aag5
Almanya'da birçok aile yurtdışından evlatlık edinmeyi tercih ediyor...
Almanya'da birçok aile yurtdışından evlatlık edinmeyi tercih ediyor...Fotoğraf: AP

Aileler, yurdışından evlat edinmek istediklerinde öne sürdükleri belli kriterler var. Bunlardan en sık rastlananları: Beyaz tenli olsun, bir yaşından küçük olsun, geçmişine dair ne iyi ne de kötü anıları bulunsun. Evlat edinmek isteyen aileler çocukların yaşamları kendileriyle başlasın istiyorlar. Peki ama bu doğru mu? ”Terre des hommes” adlı dernekten evlat edinme konusu uzmanı Dr. Bernd Wacker, evlat edinirken öne sürülen birçok şartın, çocuğun çıkarlarıyla ters düştüğünü belirterek şunları söylüyor:

”Evlat edinme yoluyla Almanya’ya gelen çocukların çok fazla sorunu var. Çünkü çoğu aile kendini bu sürece hazırlamıyor. Çiftler karşılaşacakları problemlerden habersiz. Bunun en temel nedeni ise, Almanya’da evlatlık olarak getirilen çocukların ilk iki yılına yönelik araştırmaların az olması”

Uluslararası düzenlemeler

Uluslararası sözleşmelere göre, bir çocuk kendi ülkesinde uygun bir aile bulamazsa yurtdışına evlatlık verilebilir. Aksi takdirde kurumların, çocukları kendi köklerinden koparmaya hakkı yok. Uluslararası sözleşmeler, çocukların yurtdışına evlatlık verilmelerini sadece pedagojik ve psikolojik danışmanlar eşliğinde onaylıyor.

Psikolog ve pedagoglardan oluşan ekip, çocuğu hem geldiği hem de gönderildiği ülkede evlatlık edinme sürecine hazırlıyor. Uluslararası Lahey Konvansiyonu, sadece imza atan ülkelerden değil, diğer ülkelerden de evlat edinmeye izin veriyor. Üek şart çocuğun çıkarlarını gözetecek ve onu yurtdışına gitmeye hazırlayacak uzmanların evlat edinme işlemine eşlik etmesi.

Yasadışı yollar kullanılıyor

Ancak bu konuda uluslararası yasal düzenlemeler mevcut olsa da, her yıl yüzlerce çocuk hala yasadışı yollardan evlatlık veriliyor. Uzmanlar, kaçak yollardan getirilen çocuk sayısının yüksek olmasının farklı nedenleri olduğunu söylüyorlar. Bunlardan biri, yurtdışından evlat edinen ailelerin yapısının son yıllarda değişmiş olması.

60’lı yıllarda, çiftler üçüncü dünya ülkelerinden fakir çocukları getirerek onlara iyi bir gelecek sunma kaygısını taşırken, bugünkü çiftler çeşitli tedavi yöntemlerini deneyip başarısız olmuş çaresiz ailelerden oluşuyor. Eskiden bu aileler, istenmeyen hamileliklerden doğan çocukları evlat edinebiliyorlardı, ancak son 30 yılda korunma yöntemlerinin artmasıyla istenmeyen hamilelik sayısı yok denecek kadar azaldı. Bu nedenle de Almanya’da evlatlık verilecek her çocuğa 30-40 anne baba adayı denk düşüyor.

Yaş sınırı faktörü

Evlat edinmede insanları yurtdışına yönelten bir diğer faktör de yaş sınırı. Almanya’da bir çocuğu evlat edinebilmek için çocukla yaş farkının 40’ı geçmemesi gerekiyor. Bu arada evlat edinme için izlenmesi gereken bürokratik yol da uzun. Yüzlerce kağıt doldurmak, belli şartları yerine getirmek ve bunları kanıtlamak birçok çocuksuz aileyi bezdirdiği için umudu özel aracı firmalarda buluyorlar.

Aracı şirketler de ailelerin çocuk isteğini sömürüyor. Bu şirketler aracılığıyla evlat edinmenin bedeli yaklaşık 40.000 Euro. Cazip kazanç, kimilerini kaçak yollardan çocuk getirmeye yöneltiyor, bazıları getirebilmek için çocuğu ülkesinde ölmüş gibi bile gösteriyor. Yurtdışına en çok evlatlık veren ülkelerin başında ise Çin, Vietnam, Rusya ve Bolivya geliyor.

Velayet başvurusu

Yurtdışından getirilen çocukların velayeti Alman makamlarına yapılacak başvuruyla alınabiliyor, ama zaruri de değil. Kimi aileler, çocukla aralarında bir anne-baba ilişkisi doğuncaya kadar beklemeyi yeğliyor. Özünde ise bu işlem bir formalite, bazen karar veren hakimi oldukça güç duruma düşüren bir formalite.

Dr. Bernd Wacker bu konuda, ”Ailelerin velayet için yaptıkları başvuru, birçok hakim için çıkılmaz bir durum teşkil ediyor. Hakim, çocuğa bakıyor ve düşünüyor, bu çocuk gerçek anne babasından ayrılmış, zar zor buraya ayak uydurmuş, şimdi bir de iyi olmadığı için bu ailesinden koparsa kötü olur. Yani pedagojik olarak tam bir çıkmaz” diyor.