1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Akgün: AB'den ret Türkleri yalıtır

24 Şubat 2004

Alman Meclisi'nin Türkiye kökenli üyesi Akgün, Türkiye'ye müzakere tarihi verilmemesi durumunda Almanya’daki Türklerin iyice kabuklarına çekileceğinden endişe duyduğunu söyledi.

https://p.dw.com/p/AbO5
Köln milletvekili Akgün, Türkiye'ye müzakere tarihi verilmemesinin hayal kırıklığı yaratacağını söyledi
Köln milletvekili Akgün, Türkiye'ye müzakere tarihi verilmemesinin hayal kırıklığı yaratacağını söylediFotoğraf: SPD

Sosyal Demokrat Parti Köln milletvekili Dr. Lale Akgün, Türkiye’ye AB üyeliği için müzakere tarihi verilmesinin, Almanya’nın iç politikası açısından da olumlu bir sinyal anlamına geleceği görüşünde. Akgün bunun aksi gibi bir durumda ise 40 yılı aşkın süredir bu ülkede yaşayan milyonlarca Türkiye kökenli insanın, bu gelişmeyi ”kapı dışında bırakılma, istenmeme” olarak algılaması tehlikesine işaret ediyor.

Lale Akgün bu nedenle iç politik konularla ilgili bir milletvekili sıfatıyla burada yaşayan Türklerin kendilerini bu ülkenin insanları olarak görmesinin, toplumsal barış açısından taşıdığı öneme işaret ediyor.

"Kabuklarına çekilebilirler"

Akgün, yıl sonunda Türkiye’ye bir kez daha üyelik için müzakere tarihi verilmemesinin Almanya'da yaşayan Türkler ve Türkiye kökenliler üzerinde yapacağı duygusal etkiyi şöyle değerlendiriyor:

”Ben böyle bir durumda Almanya’daki Türklerin iyice kabuklarına çekileceğinden, reddedilmenin yarattığı hayal kırıklığıyla toplum dışına itildikleri duygusuna kapılacağından endişe ediyorum. Tabii ki, iç politik konularla ilgili bir milletvekili olarak bu ülkedeki toplumsal barışı gözetmek benim görevim ve buradaki Türklerin ve Türkiye kökenlilerin ‘Almanya benim evim, ben artık burada kabul görüyorum’ diyebilmeleri en başta gelen dileğim.”

Sosyal demokrat milletvekili Lale Akgün bu arada Türkiye’ye müzakere tarihi verilmesinin, bu ülkenin giriştiği reform sürecinin başarı ölçüsüne bağlı olduğunu söylüyor. Akgün, kabul ve ilan edilen reform yasalarının bir an önce hayata geçirilmesinin taşıdığı öneme de işaret ediyor:

Hala pürüzler var

”Başbakan Erdoğan örneğin işkence konusunda devletin artık bir bir hoşgörü göstermeyeceğini, kimsenin gözünün yaşına bakmayacağını söylüyor. Buna rağmen bu titiz tutumun hala işleyişe tam olarak yansımadığını, tek-tük de olsa hala işkencenin sürdüğü haberlerini alıyoruz. Bu arada azınlık hakları konusunda da hala sorunların yaşandığını, özellikle Kürtlerle ilgili örneğin Kürtçe dil dersi konusunda hala bir dizi bürokratik engelin varolduğunu öğreniyoruz. Bunlar, en azından kısa zaman içinde giderilmesi gereken önemli pürüzler...”

AKP'nin iddialı atağı

Sosyal Demokrat Parti Köln milletvekili ve federal meclis grubunun ”müslümanların konularıyla ilgili yetkilisi” Lale Akgün, Türkiye’de işbaşına gelen AKP yönetiminin AB üyeliği alanında son derece iddialı bir atak başlattığını söylüyor. Akgün, bu atağın başarılı olmasının, Ortadoğu’daki kalıcı barış çabaları açısından da önemli ivmeler sağlayacağı görüşünde.

İsrail ile etkileşme

”Sanıyorum Erdoğan hükümetinin en başta gelen hedefi, batılılara İslam ile demokrasinin pekala uyuşabileceğini kanıtlamak ve bu konuda Türkiye'nin bir örnek oluşturmasını sağlamak. Ve sanıyorum Türkiye’de yaşanan değişimler, Ortadoğu’daki barış arama sürecinin gelişiminde, özellikle demokratikleşme açısından etkili olacaktır. İsrail’in Türkiye’deki köklü reform sürecini son derece ilgiyle izlemesi boşuna değil. İsrail, Filistin halkı ile uzlaşma arayışlarında Türkiye’deki gelişmelerden mutlaka esinlenecektir."