ABD'de başkanlık yarışı kızışıyor

Saddam Hüseyin konusu, Demokrat Paritili tüm başkan adaylarının en önemli malzemelerinden biriydi. Çünkü Saddam Hüseyin’in izini kaybettirmesi, ABD’nin Irak’ta karşılaştığı sorunların en belirgin örneği, hatta bir bakıma sembolü konumundaydı. En azından, muhalefetin konuya bakış açısı bu şekildeydi. Ancak devrik Irak liderinin ele geçirilmesiyle, artık bu taktik geçerliliğini yitirdi.

Başkan Bush açısından ise bu durum, adeta bulunmaz bir nimet haline dönüştü. Çünkü Amerikan kamuoyunda da Beyaz Saray’ın Irak politikasının doğruluğu son dönemlerde ciddi şekilde sorgulanmaya başlanmıştı. Bush’un Irak konusunda tam da çözümsüzlük ve çaresizlik girdabına kapılmak üzereyken aldığı Saddam’ın yakalanma haberi, rüzgarın tekrar Cumhuriyetçiler lehine esmesine neden oldu.

Kerry’den eleştiri gecikmedi

Ancak yine de Demokrat adaylar eleştiride geç kalmadı. Demokrat Partili başkan adaylarından John Kerry, Saddam Hüseyin’in ele geçirilmesini kastederek, kastederek ”Tek bir kişinin yakalanmasını, bütün dışpolitikanın başarısı olarak gösteriyorsunuz ya, pes doğrusu!” diyerek, Bush yönetiminin aslında Irak politikasındaki başarısızlığını örtmeye çalıştığını ima ediyor.

Kerry, asıl önemli olanın savaşın Amerikan ekonomisine olumsuz etkileri olduğunu vurguluyor ve piyasalarda son dönemde gözlenen kıpırdanmamın sadece hisse senetlerine yaradığını, vatandaşlar içinse yeni iş sahaları açmadığını belirtiyor.

Dean’den orduya tebrik

Başkanlık yarışında Demokrat Parti içindeki en şanslı aday olarak gösterilen ve Irak Savaşı‘nı her fırsatta eleştiren Howard Dean ise Saddam’ın yakalanmasından sonra temkinli olmaya gayret etti. Irak’taki işgal sürecinde bir değişim yaşanacağını umduğunu belirten Dean, öncelikle bu büyük başarısından dolayı Amerikan ordusunu tebrik ettiğini söyledi. Howard Dean, Saddam’ın ele geçirilmesinin Amerikan askerlerinin evlerine dönme sürecini hızlandıracağını umduğunu da kaydetti.

Ancak Dean’in Irak stratejisine en sert tepki gösterenlerin başında, partili arkadaşı Senatör Joseph Liebermann geliyor. Liebermann, ”Eğer Dean’e kalsaydı, Saddam bugün hapiste olmak yerine hala Bağdat’ta iktidar koltuğunda oturuyordu" diyerek sert bir çıkış yaptı.

Liebermann, geçen başkanlık seçimlerini Al Gore’un kazanması halinde Başkan Yardımcılığı koltuğuna oturacaktı. Eski ortağı Gore’un, Irak konusunda en tutarlı politikayı izlediği gerekçesiyle, geçen hafta Dean’i desteklediğini deklare etmesi, Liebermann’ı hayli kızdırmıştı. Senatör Liebermann, Saddam Hüseyin’in ele geçirilmesinden sonra, bu konuda kendi haklılığının ispatlandığını da savunuyor.

Başkanlık yarışı kızışacak

Gözlemciler, Demokrat Partili dokuz başkan adayı arasındaki mücadelenin, Saddam’ın yakalanmasıyla daha da kızıştığını, bu konuda ortaya atılan birbirine zıt görüşlerin de seçmenlerin kafasını karıştırmaktan başka bir işe yaramayacağını belirtiyorlar. Bu durumda, Demokrat Parti’deki Saddam tartışmalarının gerçek galibinin Cumhuriyetçi Başkan George Bush olacağını iddia edenlerin sayısı da giderek artıyor.