ABD savaşı yaymayı planlıyor
14 Ekim 2009Taliban ve El Kaide militanlarının Afganistan ile Pakistan arasındaki sınır bölgesinde yuvalandıkları artık sır olmaktan çıktı. Pakistan hükümeti, sadece güney Veziristan bölgesinde on bin militanın bulunduğunu tahmin ediyor. Pakistan ve Afganistan’daki hedeflere yapılan saldırılar bu bölgede planlanıyor. Amerikan ordusunun bu bölgedeki hedeflere insansız uçaklarla yaptığı bombardımanlar etkisiz kaldı. NATO son çare olarak terörle savaşı Pakistan topraklarına yaymak zorunda mı kalacak? Askeri uzmanlar düşünmeden atılacak bu yöndeki adımların son derece kötü sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunuyorlar.
“Taliban'ı kümelendiği yerde vuralım”
Afganistan’daki Uluslararası Güvenlik ve Destek Gücü İSAF’ın Amerikalı komutanı General Stanley McChrystal’a göre durum gayet açık: Afganistan’daki savaş ancak Pakistan’da yuvalanan El Kaide ve müttefiklerinin dize getirilmesi kaydıyla kazanılabilir. İSAF başkomutanının teşhisi Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai’nin görüşleriyle örtüşüyor. Karzai yıllardır, Amerikan ordusunun Pakistan sınır bölgesine yoğun müdahalede bulunmasını talep ediyor:
“Binlerce Taliban teröristi insanlarımızı katletmek için Pakistan’dan ülkemize sızıyor. Bunu nasıl önleyebiliriz? Kendimizi savunabilmek için Taliban’ı kümelendiği yerlerde vurmamız gerekir.”
Hamid Karzai bundan bir yıl kadar önce böyle konuşmuştu. Kâbil yönetimi uzun zamandır ABD’den Pakistan politikasını değiştirmesini talep ediyor. Barack Obama’nın başkanlığa seçilmesiyle bu değişikliğin gerçekleşme şansı da arttı. Washington yönetiminin Afganistan – Pakistan stratejisi artık Afganistan meselesinin Pakistan’daki gelişmelerden soyutlanamayacağı prensibine dayanıyor.
Pakistan, topraklarında ABD askeri istemiyor
Ama ABD Pakistan’da askeri varlık göstermesinin şimdilik mümkün olmadığını da biliyor. Alman Uluslararası Siyaset ve Güvenlik Enstitüsü’nün Pakistan uzmanı Boris Wilke bunun nedenini şöyle açıklıyor:
“Pakistan’ın dünyanın en yüksek nüfuslu ülkelerinden biri olduğunu ve dünyanın beşinci büyük ordusunu bulundurduğunu unutmamak gerekir. Üstelik Pakistan nükleer silahlara da sahip. Bu bakımdan konuya farklı yaklaşım gösterilmeli.”
Pakistan ordusu, topraklarının kısmen Amerikan askerleri tarafından işgal edilmesine kesinlikle karşı. Boris Wilke ordunun arzusu hilafına Pakistan’a girilmesinin Pakistan devletinin parçalanmasına yol açacağı ve bütün dünya için kestirilmesi mümkün olmayan sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunuyor. Amerikalı savunma uzmanı Ömer Şerifi bu gerçek karşısında ABD’nin elindeki alternatiflerin azaldığını söylüyor.
Taliban Pakistan'ın bölgedeki silahı
Kâbil’deki Amerikan Afganistan araştırmaları merkezini yöneten Afgan asıllı bilim adamı ABD’nin Pakistan ordusunun iyi niyetine muhtaç olduğunu, Pakistan ordusunun da militanlarla mücadelede tereddüt edip bu mücadelenin gerekliliğine tam kanaat getirmediğini belirtiyor:
“Pakistan hükümeti ABD’nin para yardımına muhtaç. Washington’dan gelecek 1,5 milyar Doları dört gözle bekliyor. Karşılığında da ABD El Kaide ile mücadelesinde desteklenecek. Ama Pakistan, komşu Afganistan ile bütün bölgedeki en güçlü silahı addettiği Taliban ile mücadeleye henüz hazır değil.”
Ömer Şerifi, bölge ülkeleri arasındaki güç çekişmesine dönen Afganistan’daki ihtilafa askeri çözüm getirilemeyeceğini belirtirken Alman Pakistan uzmanı Boris Wilke de İslamabad yönetiminin, toprak taleplerinden vazgeçmeyen ve Pakistan’ın ezeli düşmanı Hindistan’a yanaşan Afganistan’ın istikrara kavuşmasını istemediğini öne sürüyor:
“Pakistan komşusunu kimin yöneteceği hususunda söz sahibi kalmak istiyor. Bu politikanın temelinde de Pakistan ile Hindistan arasındaki geçimsizlik yatıyor.”
Ratbil Shamel / Ahmet Günaltay
Editör: Nihat Halıcı