1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD: Kıbrıs'ın enerji kullanım haklarını destekliyoruz

5 Şubat 2020

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Fannon, Kıbrıs'ın Doğu Akdeniz'deki enerji işbirliğinde "inanılmaz derecede önemli rol oynadığını" ve Rum yönetiminin sondaj faaliyetlerini desteklediklerini söyledi.

https://p.dw.com/p/3XK7I
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

ABD'nin enerjiden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Francis Fannon, Lefkoşa'da Kıbrıs Cumhuriyeti, Yunanistan ve İsrail enerji bakanlarıyla üç ülkeden teknik heyetlerin bir araya geldiği toplantıya katıldı. Fannon, Doğu Akdeniz'de petrol ve doğal gaz faaliyetlerinde güvenliğin artırılması ve ortaya çıkabilecek acil durumlara karşı hazırlıkların tartışıldığı toplantı öncesinde açıklamalarda bulundu.

Fannon, ABD yönetiminin Doğu Akdeniz'de siyasi işbirliği ve refahı artıracak enerji ortaklıklarını desteklediğini belirterek istikrarı zedeleyecek kışkırtıcı eylemlerden kaçınılmasını istedi.

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı, Washington yönetiminin Kıbrıs Cumhuriyeti'nin münhasır ekonomik bölgesindeki enerji kaynaklarını kullanma hakkını ve Ada'yı yeniden birleştirecek bir anlaşma çerçevesinde kazancın Kıbrıslı Türkler ve Rumlar arasında paylaşılmasını desteklediklerini belirtti.

ABD'nin enerjiden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Francis Fannon (Foto: Arşiv)
ABD'nin enerjiden sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Francis Fannon (Foto: Arşiv)Fotoğraf: picture-alliance/AP Photo/P. Karadjias

Bölgesel işbirliğinde ABD'li şirketlerin katılımını memnuniyetle karşıladıklarını kaydeden Fannon, Amerikan şirketlerinin bölgede yeni enerji kaynaklarının keşfinde de rol oynadığının altını çizdi. Amerikan enerji devi ExxonMobil ve Qatar Petroleum geçen yıl Kıbrıs açıklarında yaklaşık 224 milyar metreküplük, bölgede şimdiye kadar bilinen en büyük doğal gaz rezervlerini keşfetmişti. Kıbrıs, ilan ettiği münhasır ekonomik bölgede ExxonMobil ve Qatar Petroleum'un yanı sıra İtalya'dan ENI ve Fransa'dan Total'e de sondaj izni vermişti.

"Kıbrıs'a kilit rol düşüyor"

Kıbrıs Cumhuriyeti'nin Doğu Akdeniz'de şekillenen yeni enerji koridorunda "inanılmaz derecede önemli bir rol oynayabileceğini" belirten Fannon, tüm tarafları "istikrarsızlık yaratacak kışkırtıcı eylemlerden kaçınmaya" çağırdı ve bu konuda tutumlarının çok net olduğunu vurguladı.

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı, "enerjinin işbirliği için gerçek bir katalizatör olduğunu ve ABD'nin bu alanda en üst düzey destek vermekte kararlı olduğunu" vurguladı.

Rum bakandan Türkiye'ye eleştiri

Kıbrıs Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis de, Doğu Akdeniz'de Kıbrıs, Yunanistan ve İsrail tarafından oluşturulan enerji koridoruna ABD'nin verdiği desteğin sağlam ve sarsılmaz olduğunu belirterek Türkiye'yi bu işbirliğine köstek olmakla suçladı. Lakkotripis, "Ülkelerimiz ve ABD arasındaki işbirliği çok önemli. Türkiye ise bu olumlu görünüme tezat oluşturacak şekilde Kıbrıs Cumhuriyeti'nin münhasır ekonomik bölgesinde yasa dışı sondaj faaliyetlerine devam ederek bu işbirliğine köstek olmaktadır. Türkiye'nin geçen mayıs ayından beri artan faaliyetleri uluslararası hukuku açıkça ihlal etmektedir" ifadelerini kullandı.

Fannon'un Kıbrıs ziyareti Rum yönetimince "önemli bir siyasi mesaj" olarak lanse edilmiş, hükümet sözcüsü Kiriakos Kusios, mart ayı sonunda başlanması planlanan yeni sondaj faaliyetleri öncesinde Fannon'ın ziyaretinin "Kıbrıs ile ABD arasındaki ilişkilerin artan öneminin göstergesi" olduğunu söylemişti. Fannon, üç günlük ziyareti kapsamında  Kıbrıs Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis ve Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis ile de bir araya geldi.

Türkiye'nin Kıbrıs açıklarında doğal gaz arama çalışmalarına hız vermesi ve Libya ile kasım ayı sonunda imzaladığı "Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası" Yunanistan ve AB üyesi Kıbrıs Cumhuriyeti'nin sert tepkisine yol açmış, AB de Türkiye'nin doğal gaz faaliyetlerini kınayarak yaptırımlar için çerçeve karar almıştı.

Yunanistan, Kıbrıs Cumhuriyeti ve İsrail geçen ay Avrupa pazarına doğal gaz sevkiyatı için deniz altından geçecek EastMed boru hattının inşasını öngören altı milyar euroluk anlaşma imzalamıştı. Yaklaşık bin 900 kilometre uzunluğundaki EastMed boru hattıyla İsrail açıklarından çıkartılacak doğal gazın 2025 yılından itibaren Avrupa'ya ulaştırılması hedefleniyor.

AFP,rtr/BK,AÜ

© Deutsche Welle Türkçe