Avrupa basınından özetler

İspanyol El Mundo gazetesi, Avrupa Futbol Şampiyonası öncesinde ev sahibi Ukrayna’nın siyasi bakımdan izole olduğunu yazıyor:

“Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç Avrupa Futbol Şampiyonası’yla ülkesinin reklamını yapmayı umuyordu. Herhalde rejiminin diktatörlük izleri taşıdığını gözlerden kaçıramayacağını düşünmedi. Gardiyanların muhalefet lideri Timoşenko’yu darp ettiğini gösteren resimler Yanukoviç’in uluslararası itibarını yerle bir etti. Kremlin bile Rusya yanlısı devlet başkanını eleştiriyor. Yanukoviç kararlı bir şekilde siyasi açılım adımları atmadığı takdirde Avrupa Şampiyonası onun izolasyon belgesi olacaktır.”

Amsterdam’da yayımlanan De Telegraaf adlı Hollanda gazetesi Ukrayna’daki Avrupa Futbol Şampiyonası’nın boykot edilebileceği görüşünde:

“Almanya Hükümeti, Avrupa Şampiyonası’nın siyasi nedenlerle boykot edilmesinin mümkün olduğunu söylüyor. Milli takımın Ukrayna’ya gitmesi ama politikacıların Almanya’da kalmaları üzerinde de duruluyor. Bu, Ukrayna açısından yüz kızartıcı bir durum olur. Hollanda da, boykot konusunu tartışmaya açmalıdır. Aslında spora siyaset karıştırılmamalıdır. Ancak politikacıların insan haklarını ayaklar altına alan bir ülkeye konuk olmaları da kabul edilemez.”

Fransız gazetelerinden Midi Libre yeni Fransa Cumhurbaşkanı’nı bekleyen sorunlara şu satırlarla değiniyor:

“7 Mayıs’ta Fransa yeni bir Cumhurbaşkanı’yla uyanacak. Başkanın adı François Hollande mi, yoksa Nicolas Sarkozy mi olacak? Kesin olan devletin yeni güçlü kişisinin hemen kolları sıvamak zorunda kalacağı ve nefes alacak zaman bulamayacağı. Avrupa endişe dolu gözlerle hasta adamı İspanya’ya bakarken, piyasalar Fransa'nın bütçe disiplinini ne kadar ciddiye alacağını dikkatle izleyecek. Yeni hükümeti iki önemli görev bekliyor: Alacaklıları hoş tutmak ve iç tüketime nefes vermek. Kim seçilirse seçilsin, Fransa rahat bir beş yıl geçiremeyecek.”

Viyana'da yayımlanan Die Presse gazetesi, Nicolas Sarkozy'nin beş yıl önceki seçim kampanyası sırasında Libya'dan bağış aldığına dair iddiaları yorumluyor:

“Sarkozy hafta sonunda asılsız haberlerden nasıl rahatsız olduğunu ve zaten solcu saydığı medyanın kendisini düşürmeye çalıştığını söylüyordu. Medyanın konuyu neden ikinci tur oylamaya bir hafta kala gündeme getirdiğine gelince. Amaç, Sarkozy'ye yalanlamayı belgeleyecek vakit bırakmamak. Ancak Fransız solunun da her zaman ‘temiz' kaynaklardan yararlanmadığı da bir gerçek. Sarkozy takımıyla Libya arasındaki para transferlerine dair söylentiler daha önce de gündeme gelmişti. Kaddafi'nin oğlu Seyfülislam da bunu ima etmişti. Ayrıca, Sarkozy gibi bir liderden diktatörlerle iş çevirmesi de zaten beklenir.”

Almanya'nın borç kriziyle mücadelede izlediği yolun Avrupa'da tepkiyle karşılandığını yazan Danimarka gazetesi Jyllands-Posten'e göre finans krizi birleşik Avrupa hedefini tehlikeye sokuyor:

“Kredi derecelendirme şirketi Standard & Poor'sun Cuma günü İspanya'nın kredi notunu iki basamak düşürmesi, Fransa'daki iktidar değişikliği beklentisi ve Hollanda hükümetinin istifasıyla yakından ilgiliydi. Bu derecelendirme Avrupa'daki kamu borçları krizinin kolay kolay sona ermeyeceğini gösteriyor. Bütçe disiplini paktı Avrupa parlamentolarında onaylanmış olsa da, Almanya tarafından yönlendirilen ve bazı ülkelere de Almanya'nın dikte ettirdiği krizle mücadele politikasına sırt çeviren Avrupa hükümetlerinin sayısı artıyor. Bu gelişme hayra alamet değil. Münferit ülkelerin çözüm çareleri sınırlı olduğundan, bütün Avrupa'yı kapsayacak bir formülün bulunması gerekiyor.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ahmet Günaltay

Editör: Ayhan Şimşek