27.05.2009 - Avrupa basınından özetler

Avusturya’nın Salzburger Nachrichten gazetesi, Kuzey Kore’nin ancak müzakerelerle ikna edilebileceği görüşünde:

"Kuzey Kore nükleer kozu oynamakla aynı zamanda, bölgedeki müttefikleri Güney Kore ve Japonya’ya güvenlik garantisi veren ABD Başkanı Barack Obama’ya da tepki göstermiş oldu. Devletler topluluğunun ise bölgeye uçak gemileri gönderip küresel kitle imha silahı ticaretiyle daha kararlı bir şekilde mücadele etmek dışında Pyöngyang’a baskı yapma imkanı bulunmuyor. Kuzey Kore zaten izolasyona alışık bir ülke. Ezelden beri baskı yerine diyalog formülüne öncelik veren en yakın müttefiki Çin de ikinci nükleer denemeye oldukça ılımlı tepki gösterdi. Ekonomik durumu son derece kötü olan komünist rejim sonunda görüşmelere razı olacaktır. Ama Pyöngyang’ın anladığı tek dil tehdit. Dünya devletleri sonunda, Kuzey Kore ile Pekin’deki görüşme masasında buluşmayı kabul edecekler.”

Vosges Matin adlı Fransız gazetesinin konuyla ilgili yorumu ise özetle şöyle:

“Kuzey Kore son nükleer denemeyle sadece uluslar arası topluluğun huzurunu kaçırmak değil aynı zamanda böyle silahlara yatırım yapmak isteyen herkese nükleer teknolojisinin reklamını da yapmak istiyordu. Bu nedenle gözler ister istemez İran’a çevriliyor. İran Cumhurbaşkanı ABD’den gelen son yumuşama davetini geri çevirmişti. Çünkü Obama’nın yumuşama şartı İran’ın nükleer programının dondurulmasıydı. Kuzey Kore ve İran’dan kaynaklanan çifte tehlike, Obama’nın sertleşmesine yol açıyor ama, dünyanın huzurunu kaçıranlar onun ihtarlarına kulak asmıyor. ABD ile müttefikleri gecikmeden, nasıl tepki göstereceklerine karar vermelidirler.”

Svenska Dagbladet gazetesinin yorumu ise şöyle:

“Kuzey Kore daha önce de sırf ekonomik ve siyasi avantaj uğruna böyle hücum başlatmıştı. Kuzey Kore’yi bekleyen iktidar değişikliği öncesinde köşe kapmaca oynanmakta olması da mümkündür. Belki de ABD Başkanı Obama’nın nasıl tepki göstereceği denenmek isteniyor. Kimse tam gerçeği bilmiyor. Kesin olan Kuzey Kore'deki yönetimin hesaba kitaba gelmediği ve atom bombasını çevresine baskı yapma avantajı olarak kullanmak istediğidir. Kuzey Kore’nin müzakere masasına dönmesi başka türlü sağlanamaz. Temennimiz, yeni yönetimin başına buyruk işlere kalkışmamasıdır.”

Nord Eclair adlı Fransız gazetesinin ABD Başkanı Barack Obama’nın Ortadoğu politikasını konu alan yorumunda ise şu satırlar göze çarpıyor:

“Obama’nın görüşlerini taraflara kabul ettirmesi kolay olmayacak. Çünkü İsrail şimdiye kadar hiç yelpazenin bu kadar sağında yer alan bir koalisyon tarafından yönetilmemişti. Bu koalisyonu, Filistinliler konusundaki ortak radikal görüşleri ayakta tutuyor. Başbakan Netanyahu’nun bir nebze yumuşaması bile bu nazik koalisyonun dağılmasına yeter. Öte yandan Filistinliler de Amerikan yönetiminin güvenilir muhatap bulamayacağı kadar bölünmüş durumda.”

Strasbourg’da yayımlanan Dernieres Nouvelles d'Alsace gazetesi ise yaklaşan Avrupa Parlamentosu seçimlerini analiz ediyor:

“Avrupa sürekli sulandırılıp, ruhsuz teknokrasiye dönüşüyor. Her üye kendi çıkarlarını kolladığından, Şengen, Euro ve İç Pazar gibi hamleler bugün gerçekleştirilemezdi. Parlamento, Komisyonu dizginleyemediği sürece katılım oranı düşük kalacaktır. Ama katılma oranı düştükçe Avrupa Parlamentosu’nun meşruiyeti azalıyor, Brüksel’deki teknokratların ağırlığı ise artıyor.”

Derleyen: Ahmet Günaltay

Editör: Murat Çelikkafa