1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Presseschau

26 Mart 2010

Bugünkü Alman gazetelerinde borç batağındaki Yunanistan’a AB’nin yardım edip etmeyeceği tartışmalarıyla başlayan Brüksel’deki AB Zirvesi’yle ilgili yorumlar ön planda.

https://p.dw.com/p/Mcm2
Fotoğraf: AW / DW

Frankfurter Allgemeine Zeitung konuyla ilgili yorumunda şu görüşlere yer veriyor:

“Angela Merkel ve Alman politikacılar şu günlerde sadece Brüksel’de değil, önümüzdeki aylarda Avrupa politikasında da çıkmaza girecekler. Almanya Başbakanı ve Maliye Bakanı bir tarafta AB üyesi bir ülke olarak Yunanistan’ın – kim bilir belki de onun ardından başka bir ülkenin- borçlarını ödeyemez hale düşmesine izin veremezler. Ama aynı zamanda Almanya’da bu konuda hakim olan havayı da dikkate almak zorundalar. Parlamento ve hükümetin Bonn’dan Berlin’e taşınmasıyla, Almanya’da Avrupa Birliği’ne duyulan sempati azaldı. Bu durum, Yunanistan’ın borçları konusunda dile getirilen bir ifadede daha somut biçimde anlaşılıyor: Yunanlar kendilerini kurtarmalı.”

Frankfurter Rundschau gazetesi aynı konuyla ilgili yorumunda, Yunanistan'a yardım için Uluslararası Para Fonu'nun devreye sokulması halinde, AB'nin sonunun gelebileceği uyarısında bulunuyor:

“Eğer Almanya Başbakanı Angela Merkel Yunanistan'ın borçlarından kurtarılması için Uluslararası Para Fonu'nun devreye girmesini isterse, o zaman hem Avrupa projesi, hem de Avrupa düşüncesine ihanet etmiş olur. Ne kadar acınacak bir tablo! Bu aynı zamanda AB Komisyonu ve Avrupa Merkez Bankası için de acıklı olur. Eğer çözüm Uluslararası Para Fonu'nda aranırsa, o zaman Avrupa projesinin de sonu gelmiş demektir.”

Neue Osnabrücker Zeitung ise yorumunda Almanya Başbakanı Angela Merkel'ın sergilediği tavrı onaylıyor:

“Almanya Başbakanı Merkel'in AB Zirvesi'nde sergilediği tavrı Almanya'da da sergilemesi temenniye şayandır. İleriyi görebilen, istediklerini kabul ettirebilen ve kamuoyu yoklamalarındaki sonuçlaru dikkate almayan bir politikacı. Merkel'in iç politikada ise açıkları var. Neyse ki Avrupa politikası farklı. Angela Merkel Euro konusunda şu an sergilediği tavırla puan toplayabilir. Çünkü şu sıralar zor durumda olan Yunanlara yardım edilmesine tamamen karşı çıkıyor. Bu tavır, Atina'nın kötü ekonomi politikalarının takipçisi olabilecek ülkeleri korkutuyor. Merkel'in sloganı, ‘bütün olanaklar sonuna kadar tüketilinceye dek, kendi mali kaynaklarınızla kendinize yardım etmelisiniz.' Merkel'in Avrupalı meslektaşları için şu günlerde Berlin'den gelen açıklamalar sürpriz oldu. Ancak hepsi, Merkel'siz yapamayacaklarını çok iyi biliyor.”

Konuyla ilgili aktaracağımız son yorum, Koblenz'de yayımlanan Rhein-Zeitung'dan:

“AB'yi finanse eden en büyük ülke başka bir üyenin iflas etmesinden söz ediyorsa, o zaman Yunanistan'a ancak son dakikada yardım edileceği anlaşılıyor. AB içinde Yunanlar, onların ardından Portekizliler, İzlandalılar ya da İtalyanlara yardım edilmesini sağlayacak bir mekanizma yok. Sadece çok özel durumlarda alınabilecek, ancak sert yaptırımları olabilecek kararlar sözkonusu. Şimdi Fransa ve Almanya da dahil olmak üzere Euro Bölgesi'ndeki ülkeler, Yunanistan'a uygun faizle kredi verilmesini sağlayacaktır. Bu krizdeki Yunanistan'a nefes aldıracaktır. Euro şu aşamada tehlikede değil. Kredi veren ülkeler Portekiz'e de makul ve kabul edilebilir koşullar altında yardım etmek zorunda kalabileceklerini anladılar. Çünkü Euro topluluğu, üyelerinin arkasında olmalıdır. Ancak sadece acil durumlarda.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Ahmet Günaltay