1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 2009 Presseschau 2

20 Eylül 2011

Bugünkü Avrupa basınının ağırlıklı konuları, Filistinlilerin BM'ye yapacağı başvuru, Berlin Eyalet Parlamentosu seçimlerinin sonuçları ve Avrupa'daki yoksullara yardım.

https://p.dw.com/p/12cgU

Norveç'in muhafazakâr Aftenposten gazetesi bugünkü sayısında, Filistin Özerk Yönetim Konseyi'nin BM'ye tam üyelik ya da gözlemci statüsünün genişletilmesi yönünde yapacağı başvuruyu masaya yatırıyor. Yorum şöyle:

"Filistin'in BM'ye tam üye bir devlet olarak tanınması yönündeki dileğinin gerçekleşme şansı, düşük. BM Genel Kurulu'nda bu konuda çoğunluk sağlansa bile, ABD BM Güvenlik Konseyi'nde kararı veto edecektir. Bu nedenle Filistin Özerk Yönetim Konseyi Başkanı Mahmud Abbas oyunu şimdiden kaybetmiş gibi görünüyor. Washington yönetimi, Filistin Özerk Yönetimi'ne yaptığı mali yardımı kısma tehdidini uygulamaya geçirirse, Mahmud Abbas çok ciddi miktarda maddi kayba da uğrayabilir. Buna rağmen BM'ye yapılacak girişimin doğru olduğu görülebilir. Filistin meselesi, Arap ülkelerindeki kargaşa ve isyanlar nedeniyle arka plana itildi."

Hollanda'dan de Volkskrant ise aynı konuyla ilgili yorumunda, şu satırlara yer veriyor:

"En büyük sorun, İsrail-Filistin barış sürecinin uzun yıllardır ölüm döşeğinde olması. Bütün suç sadece İsrail'e yüklenemez, ancak İsrail işgal altındaki Filistin bölgelerindeki yerleşim birimlerini genişleterek, bu olumsuz sürece büyük ölçüde katkı sağladı. Ayrıca Netanyahu hükümeti, Ortadoğu'daki değişime hiçbir icraatta bulunmaksızın öylesine seyirci kaldı ve yeni barış inisiyatifi konusunda harekete geçmedi. İsrail'in dostlarının Filistinlilere BM ile ilgili gayretlerini ertelemeleri gerektiği yönünde bir anlayış sergilemeleri, nankörlük olur. Amerikalılar yine de Filistinlilerin başvurusunu veto edecektir ancak bu durum böyle süremez. Batı'nın İsrail'e vereceği mesaj şu olmalı: Filistinlilerin talebi daha fazla geciktirilemez."

Berlin'de yapılan, koalisyon ortağı Hür Demokrat Parti'nin ağır yenilgi aldığı eyalet parlamentosu seçimleri, gazetelerde yer bulan bir başka konu. İspanya'dan sol liberal El Pais, konuyu şöyle yorumluyor:

"Berlin seçimlerinin Almanya'nın tamamı ve dolayısıyla Avrupa için sonuçları olacaktır. Bu ilk aşamada, batışını durduramayan ve Neonazilerin Nasyonal Demokrat Partisi'nden (NPD) bile daha az oy alan Hür Demokrat Parti için geçerli. Liberallerin içinde bulunduğu çaresizlik, partinin popülist kanadını canlandırdı. Eğer gelecekte Hür Demokrat Parti'nin izleyeceği çizgiyi Euro'ya şüphe ile bakan kanat belirleyecekse, bunun, ortak para birimi için kestirilemeyecek sonuçları olacaktır. Liberaller Euro Kurtarma Paketi'nin genişletilmesine muhalefet ederek Berlin'de oylarını artırmayı umut etti. Ancak bu hesap tutmadı. Hür Demokrat Parti bütün son kozunu da oynadı ve bunun hiçbir getirisi olmadı. Hür Demokrat Parti, federal hükümetin prestijine o kadar ağır zarar verdi ki, şimdi erken genel seçim ihtimali tartışılıyor." 

Bugünkü gazetelerin yer verdiği bir başka konu Avrupa'nın yoksullarına yapılan yardımın yetersiz olması. Fransız gazetesi Le Monde konuyla ilgili yorumunda şu satırlara yer veriyor:

"27 AB ülkesinin Tarım Bakanları bugün Brüksel'de, Avrupa'nın en yoksullarına sıcak yemek dağıtan derneklere, AB'nin her yıl yaptığı yarım milyar euroluk mali yardımı görüşüyor. Bu yardım başlangıçta artan tarımsal ürünlerden ve ülkelerin yaptığı doğrudan yardımlardan oluşuyordu. Ancak artık tarımsal ürün fazlası yok ve özellikle Almanya'nın başını çektiği yedi AB ülkesi, doğrudan yardımları artırmak istemiyor. Dolayısıyla yoksullara yiyecek yardımı yapan derneklerin mali kaynaklarının üçte ikisi ortadan kalkıyor. Önümüz kış. Kötü ısınma koşullarına sahip yerlerde yaşayan ve yeterince yiyeceği olmayan 13 milyon talihsiz Avrupalı, aslında sosyal Avrupa'ya güvenebilmeli. AB, sosyal bir modeli temsil etmek istiyorsa, acil gıda yardımının şimdiye dek olduğu bundan sonra da finanse edilmesi gerektiğini belirtti." 

 

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topçu

Editör: Ahmet Günaltay