1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 1911 Presseschau II

19 Kasım 2009

AB Liderler Zirvesi ve ABD Başkanı Obama'nın Asya gezisi, bugünkü Avrupa gazetelerinin başlıca yorum konularını oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/Kb0H
Fotoğraf: DW / Cöllen

Bugünkü Avrupa gazeteleri, Lizbon Antlaşması’nda öngörülen AB’nin önemli görevlerine getirilecek isimleri belirlemek üzere bu akşam düzenlenecek AB Zirvesi ile ABD Başkanı Barack Obama’nın Asya gezisi ve ABD’nin dış politikasına ilişkin yorumlara yer veriyor.

Fransa’nın başkenti Paris’te yayımlanan La Croix gazetesinin bu akşam AB’nin yeni üst düzey görevlerine getirilecek isimlerin belirleneceği zirveyle ilgili yorumu şöyle:

“Seçim mükemmel olmayacaksa da AB ve üyeleri için oldukça önemli olduğu şüphe götürmez. Zira hem AB Konseyi Daimi Başkanı hem de Dışişleri Yüksek Temsilcisi AB’nin uluslararası alanda eskisinden daha etkin bir konuma yerleşmesi için gayret edecek. (…) ABD ve Çin’in yanı sıra, Hindistan, Rusya, ya da Brezilya ortak hareket ettiklerinde AB karşısında ağır basabiliyorlar. Örneğin iklim koruma konusunda ya da Gürcistan krizinde yaşandığı gibi. Ancak farklı görüşlere sahip olduklarında seslerini neredeyse kimse duyamıyor.”

Almanya’nın önemli siyasi gazetelerinden Süddeutsche Zeitung da AB’nin yeni görevlerine atanacak isimlerin belirlenmesi süreciyle ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Sadece hayalgücü kuvvetli olanlar, AB Konseyi Daimi Başkanı ve Dışişleri ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi'nin kim olacağına dair yapılan tartışmaları demokratik olgunluğun bir ispatı olarak görebilir. Çünkü devlet ve hükümet başkanları, Komisyon'daki sağ-sol çerçevesine, Avrupa'nın coğrafî dağılımıyla cinsiyet eşitliği kriterlerine uygun adaylar aradı. Ancak bu isimler özellikle yenilenmiş AB için mümkün olanın en iyileri olmayacaktır.”

İtalya’nın başkenti Roma’da yayımlanan sol liberal eğilimli La Repubblica gazetesiyse bugünkü yorum sütunlarına ABD Başkanı Barack Obama’nın Asya gezisini taşımış. Gazete, Obama’nın Asya turunun Amerika’yı hayal kırıklığına uğrattığı görüşünde:

“Obama, Asya gezisi öncesinde temasta bulunacağı taraflara fazlaca tavizde bulundu. Pekin ziyaretyse en kötüsüydü. Çin yönetimi, hiçbir taviz girişiminde bulunmadı. ABD ile arasındaki ticari dengeleri sağlamak için herhangi bir adım atmadı. Taraflar arasında insan hakları ya da iklim koruma konusunda da herhangi bir yakınlaşma görülmedi. Zira mevcut durum Çin’in işine geliyor. ABD karmaşık askeri misyonlarla baş etmeye çalışırken Çin uzun vadeli stratejilerini daha da ilerletiyor. Bu yüzden Amerika hayâl kırıklığına uğramıştır.”

Avusturya’nın Başkenti Viyana’da yayımlanan Die Presse gazetesi de ABD Başkanı Barack Obama’nın izlediği dış politikaya ilişkin şu görüşü savunuyor:

“Görünen o ki, Barack Obama’nın dış politikası bu dünya için fazlasıyla iyi. Göreve geldiğinden beri ABD karşıtlarına her defasında uzattığı dostluk eli havada kalır oldu. Obama, Nobel Barış Ödülü'nü dış politikadaki başarılarından değil, muhteşem hitabet yeteneğinden dolayı aldı. Ancak ABD Başkanı, şimdiye kadar mevcut krizlerin aşılmasında hiçbir başarıya imza atamadı. Ne İran’la ya da Kuzey Kore ile yaşanan nükleer krizde, ne Afganistan nede Ortadoğu sorununda. Muhatapları ne kadar kaba ve sert bir üsluba sahipse Obama’nın yumuşak ve uzlaşmacı söylemleri o denli bir “zayıflık ve çaresizlik” belirtisi olarak gösterildi. Dünyanın en güçlü adamı, şu sıralar hem dostları hem de düşmanları tarafından kullanılıyor.”

© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Meltem Karagöz


Editör: Murat Çelikkafa