Avrupa basınından özetler

Sol liberal Fransız gazetesi Liberation, ortak para birimi Euro’nun kurtarılması için Fransa’da sosyalistlerin bir atak başlatmasını talep ediyor. Gazetenin yorumu şöyle:

“Euro’nun kurtarılmasına ilişkin bulunacak uzlaşı, François Hollande’ın görkemli bir biçimde oylarını artırması ile yeni bir boyut kazanmıştır. Öncelikle Fransa'daki solcular büyük bir meşruiyet kazanmış olarak görüşme masasına oturacaktır. Ve solcular bu noktada atağa geçebilir, hatta geçmek zorundadır ve alternatif ekonomik olanaklara işaret etmelidirler. Fransa’daki solcular, AB’nin, Avrupa Merkez Bankası’nın ve Euro Bölgesi’nin şimdiye kadarki birtakım ezberlerini de sorgulamalıdır. Son dört yıl, uygulamaya konulan mekanizmaların gerçek durumu etkileme yönünde zayıf kaldığını gösterdi. O halde bu ölümcül ekonomik durgunluktan kurtulmak için düşünce üretmek zaruridir.”  

Sol liberal İspanyol gazetesi El Pais, Yunanistan’daki seçimin ardından Avrupa sermaye piyasalarında devam eden dalgalanmalara ilişkin kaleme aldığı yorumunda şu görüşleri savunuyor:

“Sorunlar sadece Yunanistan’dan kaynaklanmıyor. İspanyol devletinin ödeme gücüne olan güvensizliğin kaynağında da doğrudan İspanya’daki bankalar krizi, Madrid’in izlediği ekonomik politikalar ve Avrupalı kurumların bu konuda hızlı kararlar alamamaları yatıyor. İspanya ve İtalya’nın devlet iflası tehdidi altında bulunması ise Euro Bölgesi’nde piyasaların baskısına göğüs gerecek bir kurumun olmamasından ileri geliyor. Sadece ve sadece, oluşturulacak ortak bir hazine ofisi, ‘Eurobond' denilen ortak devlet tahvilleri ve ülkelerin bütçe politikalarının denkleştirilmesi durumunda ortak para birimine güven garanti edilmiş olur.”

Liberal Avusturya gazetesi Der Standart ise yorumunda farklı bir konuya, seçimin ardından Mısır’daki duruma değiniyor:

“Mısır şimdi bir devlet başkanı karikatürüne kavuşuyor ve ülke parlamentodan da yoksun. Hükümetin oluşturulması herhalde yeni devlet başkanına bırakılacak, yoksa Askerî  Konsey ‘sivillere devir-teslim’ sözünden başka ne kast etmiş olabilir ki? Ama orada da bir sınırlama var! Askerî Konsey, pazar günü anayasaya ilişkin açıklamasında konsey başkanının savunma bakanı olarak atandığını duyurdu. Keza anayasa da askerler tarafından yazılıyor ve bu konuda son sözü söyleyecek olanlar da devrik devlet başkanı Hüsnü Mübarek’in atadığı Anayasa Mahkemesi yargıçları… Bunlar yeni anayasadaki maddelerin ‘devrim hedeflerine’ uygun olup olmadığına karar verecek. Bu duruma ancak küstahlık denilebilir.”     

Muhafazakar İngiliz gazetesi  “The Times” ise "Arap Kışı" adlı yorumunda, Mısır’daki seçim sonucunu özetle şöyle değerlendiriyor:

“Müslüman Kardeşler’in adayı Muhammed Mursi’nin gerçekten oyların çoğunluğunu alıp almamış olması değil, asıl önemlisi bu seçiminin herhangi bir anlamı olup olmadığıdır. Zira esasen iktidar sahibi Askerî  Konsey mevcut siyasi sürece karşı ihtiyatlı ve kansız bir darbeyi devreye sokmuş bulunuyor… Askerlerin Mısır’daki İslamcılığa karşı tepkisi, halk için bir trajedidir. Ne var ki bu durum halkın reform taleplerinin mezara taşınmasına da yol açmamalıdır.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Çelik Akpınar

Editör: Nihat Halıcı