1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

19.01.2012 - Alman basınından özetler

19 Ocak 2012

Bugünkü Alman gazetelerinden seçtiğimiz yorumlar, ağırlıklı olarak AB’nin yoğun eleştirileri karşısında Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın dün kendisini savunduğu Avrupa Parlamentosu’ndaki konuşması ile ilgili.

https://p.dw.com/p/13lh1

Frankfurter Allgemeine Zeitung, Avrupa Parlamentosu milletvekillerinin sorularına yanıt vermeye hazır olduğunu söyleyen Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın, AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso’nun uzattığı eli de havada bırakmadığını belirterek, işbirliğine hazır olduğunu ima ediyor. Gazetenin yorumu şöyle devam ediyor:

“Macaristan Başbakanı, AB Komisyonu’nun yoğun eleştirilerine maruz kalan uygulamaların “hızlı bir biçimde düzeltilebileceğini” söyledi. Bu da, Macaristan’ın AB’nin tavsiyeleri doğrultusunda önlemler alacağının ilk işareti. Orban’ın Avrupa Parlamentosu’nda boy göstermesinin başka bir sebebi daha olsa gerek. Yeşil milletvekili Cohn-Bendit ya da liberal Verhofstatt gibi isimlerin bulunduğu bu önemli arenada kendi tezlerini savunmaya hazır olduğunu ortaya koymuş oldu. Avrupa’nın birlik/bütünlük bilincinin bundan daha belirgin bir kanıtı herhalde olamazdı.”

Münchner Merkur gazetesinin yorumu ise daha eleştirel. Gazete, tarihin bir cilvesi olarak Avrupa’nın en büyük krizlerinden biri olan borçlanma faciasının aynı zamanda Avrupa’nın en etkili silahı olarak zuhur ettiğini belirtiyor. Gazetenin yorumunda şu görüşler yer alıyor:

“Otokrat Orban, Macaristan’ın iflasını istemiyorsa, AB’nin yardımlarına ihtiyacı var demektir. Avrupa Parlamentosu’ndaki konuşmasında Orban, ‘Brüksel’in argümanlarına değil, yaptırım gücüne boyun eğmek durumunda olduğunu’ söyledi. Avrupa değerlerinin en iyi biçimde şekillendiği, kıtanın özgür halklarının ortaklaşa temsil edildiği Avrupa Parlamentosu’nda boy gösteren Macaristan’ın azgın politikacısı Orban, dün küçük bir adam görüntüsündeydi. Ama onu tam da Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi milletvekillerinin koruma altına alma gereğini hissetmesi de herhalde sadece bu partinin sırrı olarak kalacak.”

Kölner Stadt-Anzeiger gazetesi, Alman hükümetinin, şiddet eğilimli Neonaziler hakkında bilgilerin toplanacağı bir veri bankası oluşturulmasını öngören yasa tasarısını dün kabul etmesine ilişkin yorumunda ise şu satırlar göze çarpıyor:

“Almanya’da yaklaşık 10 bin militan Neonazi bulunuyor. Bunlara ilişkin bilgilerin şimdi kabine kararı ile bir veri bankasında toplanacak olması, geç atılmış bir adım. 1990-2011 yılları arasında Almanya’da 148 kadın ve erkeğin aşırı sağcıların vahşi şiddetine maruz kaldığı saptanıyor. O halde böyle bir veri bankası neden daha önce oluşturulmadı? Almanya’nın federal yapısından kaynaklanan, güvenlik birimlerinin birbiriyle yeteri derecede bilgi alış-verişi sağlayamamış olması, federal yapıda gerçekleştirilmesi gereken akılcı bazı reformların iktidar sahiplerinin ihtirasları nedeniyle uygulamaya geçirilememiş olması, yani gönüllü işbirliğinin olmaması, tüm bunlar, çalışmalardan verimli sonuçlar alınmasını aksatıyordu. Ama işte şimdi kabul edilen veri bankasına ilişkin yasa tasarısı gösteriyor ki, eğer istenirse her şeye bir çözüm yolu bulunabilir.”

Online ansiklopedi Wikipedia, Amerikan Kongresi ve Temsilciler Meclisi’nde görüşülen interneti kontrol etme yasalarını protesto amacıyla çarşamba günü sayfalarını 24 saatliğine karartma kararı aldı. Yasaya Facebook, Twitter gibi sitelerden de tepki geldi, arama moturu Google’un sayfası siyah bantla yayınlandı. Handelsblatt adlı gazeteden seçtiğimiz yorum dün internetteki bu protesto eylemi ile ilgili:

“Dün internetteki binlerce web sitesi şimdiye kadar eşi görülmemiş bir protesto eylemine sahne oldu. Protestolar, internette sansür ve bazı yenilikçi sayfaların sınırlandırılması girişimlerine yönelik. Washington’daki politikacılar bu konudaki tartışmalarda, internet içeriklerinin öyle kolay kolay sınırlandırılamayacağını göz önünde bulundurmak zorundalar. Daha şimdiden ortaya atılan bazı görüşler, internet ağının ikiye ayrılmasından yana. Bunlardan birincisinin ‘temiz’ bir ağ olması, diğerinin ise kullanıcıların fikirlerini ortaya atacağı, planlarını sunabileceği, belli bir düzeni olmayan, ‘gölge ağ’ niteliğinde bir ağ olması.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Çelik Akpınar

Editör: Başak Özay