1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Obama, Afghanistan, Energie

Derleyen: Ahmet Günaltay12 Kasım 2008

Alman gazetelerinde ön plana çıkan konu, ABD'nin yeni seçilen başkanı Barack Obama. Ayrıca Afganistan'la ilgili tartışmalar ve AB'nin enerji politikası da dikkat çeken konulardan.

https://p.dw.com/p/FsAW

Neue Osnabrücker Zeitung gazetesinin, ABD başkanlığına seçilen Barack Obama’yı Beyaz Saray’da bekleyen görevi konu alan yorumuyla başlıyoruz:

“Barack Obama’nın seçim zaferi bile, sekiz yıllık Bush döneminde ağır hasar gören Amerikan süper gücüne itibar kazandırmaya yetti. Müstakbel Başkan’ın güç ve yetkisini hangi alanlarda kullanacağına dair kesin açıklama yapılmamasına rağmen ilk iş olarak Guantanamo esir kampını kapatması beklenebilir. Kürtajın serbestleştirilmesi, kök hücre araştırmalarına izin verilmesi, iklimin korunması ve kapsamlı sağlık reformu da Obama’nın ajandasında yer alan öncelikli konular. Müstakbel ayağına dolaştırmadan kaç alana birden el atabilir? ABD’nin resesyona sürüklenmekte oluşu, Obama’nın manevra alanını oldukça daraltacak. Amerikan otomotiv devlerinden gelen milyarlarca dolarlık yardım çağrısı durumun ciddiyetini göstermeye yeter.”

Coburger Tageblatt gazetesinin ‘Obama ve Bush’ başlıklı yorumu ise özetle şöyle:

“Bush dediğini yapıp, yönetimin pürüzsüz bir şekilde el değiştirmesine yardımcı olmalı. Seçmenin tercihine saygı gösterip, halefinin işini zorlaştırmamalı. Özellikle kriz dönemlerinde düelloya soyunmak yakışık almaz. George W. Bush hafızalarda kötü adam imajıyla değil de saygı değer bir rakip olarak kalmayı, sadece seçilmiş Başkan’a kolaylık göstermekle başarabilir.”

Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinden aktaracağımız yorumda ise Obama döneminde Atlantik aşırı ilişkilerin nasıl şekillenebileceği ele alınıyor:

“Afganistan’ın, Avrupa’daki Obama hayranlığını kısa zamanda söndürebileceği söyleniyor. Yeni başkan Afganistan’a ek askeri birlikler göndermeye karar verirse, Avrupalı müttefiklerinden de aynı şeyi isteyecektir. Almanya hükümeti şimdiden buna gönüllü olmadığını gösterdi. İngiltere Başbakanı Brown ise Avrupalı NATO ülkelerini ek angajmana ikna etmeye çalışacağını duyurdu. Afganistan’ın beklentileri hayal kırıklığına dönüştürmesine mahal verilmemeli. Obama aşırı beklenti içine girmemeli, ortakları da olumsuz refleks göstermekte acele etmemeli. Ancak Bush olmadan da bu refleksin işe yaradığı görülüyor.”

Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung gazetesi ise Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Afganistan ile ilgili sözlerine değiniyor:

“Başbakan Merkel, genel çaresizlik ortamında somut bir sinyal verdi. Afganistan’daki terör ile mücadeleye ve ülkenin yeniden imarına Afgan kimliği kazandırılması ezelden beri resmi açıklamaların ana fikrini oluşturuyordu. Ancak bu sözler hiçbir zaman gerçekle örtüşmedi. Afganlar daha iyi bir gelecek ümidini kaybettiklerini gösterirlerse, bunun nedenleri arasında kendi siyasi liderlerinin başarısızlığını da saymak gerekecektir.”

Financial Times Deutschland gazetesinde ise ‘AB’nin enerji politikası ve Rusya’ başlıklı yorumu dikkat çekiyor:

“Enerji alanında Rusya karşısında kartelleşmeye izin verilmesi bir tabunun yıkılması anlamına gelir. AB şimdiye kadar iç piyasadaki liberalleşme ile üretim ve dağıtım gibi faaliyetlerin çok sayıda şirket arasında paylaştırılmasında benimsediği modeli ısrarla ihraç etmeye de çalışmıştı. Birliğin bu yoldan sapması, jeopolitik realiteler açısından doğrudur. AB’nin enerji ihtiyacını büyük ölçüde karşılayan Rusya ortak oyun kurallarına hep karşı çıkmıştı. Şimdi Rusya’nın tutumuna karşılık verme girişiminde bulunması bile AB’nin Rusya’ya artık gerçekçi gözle baktığını gösteriyor.”