1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

10 Mayıs 2015

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Karlsruhe'deki konuşması, Ukrayna krizinin gölgesinde Almanya-Rusya ilişkileri ve İsrail ile diplomatik ilişkilerin 50'nci yılı, Alman basınında öne çıkan yorum konuları...

https://p.dw.com/p/1FNmv
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

11.05.2015 - Alman basınından özetler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Karlsruhe'deki konuşması Alman basınında geniş yer aldı ve gayriresmi seçim kampanyası olarak değerlendirildi.

Der Spiegel, Erdoğan'a yönelik taraflılık suçlamalarına dikkat çekiyor ve Cumhurbaşkanının 14 bin kişi önünde yurtdışında seçim kampanyası yaptığını belirtiyor.

Frankfurter Allgemeine Zeitung ise Erdoğan'ın Almanyalı Türklere yönelik, „Siz bizim yurtdışındaki gücümüzsünüz“ sözünü başlığına çekmiş. Bild gazetesinde ise Erdoğan'ın üzerine gül yaprakları dökülürken çekilmiş bir fotoğrafı var. “İçeride salon kaynıyor, dışarıda itiş kakış“ başlıklı haberde salon içindeki hava ve dışarıdaki protesto gösterilerine yer veriliyor. Die Welt gazetesi ise haberine “Engellenemeyen seçim savaşçısı“ başlığını atmış Erdoğan'a atıfla.

Bild gazetesinde koalisyon hükümetinin büyük ortağı Hristiyan Birlik partilerinin Meclis dış politika sözcüsü Philipp Missfelder'in konuyla ilgili demeci yer alıyor. Erdoğan'ın Almanya'ya gelmesini eleştirenleri anlamadığını söyleyen Missfelder, kendisinin bundan mutluluk duyduğunu, Erdoğan'ın ziyaretinin Almanya'da yaşayan Türklere ne kadar önem verdiğinin bir göstergesi olduğunu kaydediyor. Missfelder Bild gazetesine verdiği demeçte „Buradaki Türkler iki yönlü olarak önemli bir köprü oluşturuyorlar ve iki ülke için de iyi bir elçiler“ diyor.

Alman basınında öne çıkan bir diğer konu Başbakan Angela Merkel'in Rusya'da İkinci Dünya Savaşı kurbanlarını anmak için düzenlenen törene katılması. Merkel ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Moskova‘da Meçhul Asker Anıtı'na birlikte çelenk koydu. Ukrayna nedeniyle ilişkilerin gerildiği bir dönemde barış ve diyalog mesajları verdi. Stuttgarter Zeitung'un yorumu şöyle:

„70 yıl önce Nasyonal Sosyalist zulüm iktidarının sona ermesinin ardından en büyük kazanım, demokratik ve birleşik bir Avrupa'nın kurulmasıydı, ki Almanya'nın birleşmesi ancak bununla mümkün oldu. Hitler Almanyasına diz çöktürenlerin geride bıraktıkları en büyük miras buydu. Bu kazanımı hiçbir Putin yok edemez. Bunu ancak biz kendimiz yapabiliriz.“

Nürnberger Nachrichten ise Batı'da Putin'e güvenilemeyeceğini düşünenlerin endişelerinde haklılık payı bulunduğunu, ancak deneme cesareti gösterilmesi gerektiğini savunuyor. Yorum şöyle:

„Batı, NATO'nun Ukrayna'ya ilerlemeyeceği güvencesini vermeli. Putin de karşılığında askerlerini Donbas'tan çekip Kırım'ı serbest bırakmalı. Ve bu sözünün peşine düşülmeli.“

Berlin'de yayımlanan Tagesspiegel gazetesi ise Almanya ile İsrail arasında diplomatik ilişkilerin başlangıcının 50'nci yılı vesilesiyle şu yoruma yer veriyor:

„İsraillilerin üçte ikisinden fazlası Almanya Federal Cumhuriyeti'ne olumlu bakıyor. İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinin 70'inci yılının geride bırakıldığı bu dönemde Almanlar arasındaki havayı ise hasır altı etmek geliyor insanın içinden. Bertelsmann Vakfı'nın verilerine göre Almanların neredeyse yarısı İsraillilerle ilgili olumsuz düşüncelere sahip. Ama doğum günleri, kutlamak için var. Bu nedenle en iyisini umut etmek gerekiyor. Örneğin Berlin'e akın eden genç İsrailliler. En iyi şekilde ülkelerinin elçiliğini yapıyor ve ‚yakın‘ Doğu‘daki bu uzak ülke ile ilgili merak ve istek uyandırıyorlar. Bir ömür boyu süren dostluklar kuruyorlar.“

© Deutsche Welle Türkçe

DW,BK