1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 0411 Presseschau 2

4 Kasım 2011

Avrupa gazeteleri yorumlarında ağırlıklı olarak Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun AB kurtarma paketini referanduma sunma kararından geri adım atmasını ele alıyor.

https://p.dw.com/p/1352A

Hollanda'dan de Volkskrant’ın konuyla ilgili yorumu şöyle:

“Biçimsel olarak Yunanistan hâlâ Papandreu ve onun sosyalist kabinesi tarafından yönetiliyor. Ancak dünden bu yana Atina'da tuhaf bir iki partili koalisyon fiilen iktidarda. Bu partilerden birinin adı memnuniyetsizlik, diğerinin adı arapsaçı. Ulusal birliği sağlayacak bir geçiş hükümeti şimdi göreve gelmek zorunda. Partilerüstü bir siyasetçinin bu koalisyonun başbakanı olması gerekiyor. Bu, çok mantıklı bir talep. Ancak aynı zamanda bugüne kadar birçok fırtınanın üstesinden saygıdeğer bir sarsılmazlıkla gelen Papandreu için içilmesi gereken acı bir ilaç. Yunanistan gerçekten de ulusal bir kriz yaşıyor ve bu kriz olağanüstü bir siyasî esneklik gerektiriyor.”

Fransız Le Figaro gazetesi, Almanya’nın tavrını mercek altına alıyor:

“Euro Bölgesi’ndeki 17 ülke adına Almanya ve Fransa’nın siyasî sorumluluları, Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun Avrupa Birliği kurtarma paketini bir referandum düzenleyerek vatandaşlara sorma planına bugüne dek hiç olmayan bir sertlikte tepki gösterdi. Papandreu’nun bu savunmaya karşı pes etmekten başka seçeneği kalmadı. Yaşanan süreç, Yunanistan’ı Euro Bölgesi’nden ayrılmaya somut olarak daha da yaklaştırdı. Bu, acil bir durum tehdidiyle karşı karşıya olunduğu yönünde haklı bir duygunun hissedildiği bir drama dönüştü. Yunanistan’a ne olursa olsun, Atina’daki iflasın bir zincirleme etkiye yol açmasının engellenmesi şimdi çok daha önemli. Çünkü bu, Euro Bölgesi’nde sonun habercisi olabilir."

Bir başka Fransız gazetesi, muhafazakâr La Croix aynı konuyla ilgili yorumunda şu satırlara yer veriyor:

“Amacına ulaşmasına çok az kaldığını tahmin eden ve aslında bu durumdan yararlanabilecek bir muhalefetin, geçiş döneminde siyasî rakibini desteklemesi, bir hayli zor olmalı. İktidarda olanlar açısından da iktidarı bölüşmek zor. Buna rağmen Yunanistan’ın siyasî sorumlulularının, varolan karmaşık durum ve güncel krizin gerektirdiği zor görevler karşısında ortak bir arzuyu paylaşmamalarına üzülebiliriz. Bütün güç ve yetkileri bir elde toplama ve ortak bir anlayış yaratma arzusunu paylaşmıyorlar. Krizin sona erdilmesi için bir tür ateşkes ilan etmeye yanaşmıyorlar.”

Avusturya'dan Die Presse ise yorumunda İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine saldırı düzenleneceği iddialarını ele alıyor:

“Bu tehlikeli bir oyun. Eğer İsrail, İngiltere ve ABD birlikte İran’a karşı harekete geçerse, o zaman son aylarda Araplarla İranlılar arasında gittikçe büyüyen uçurum da kapanabilir. Ancak şu çok daha akıllı bir strateji gibi görünüyor: Savaş tehditleri, İran üzerinde koruyucu bir el olan görevi gören Çin ve Rusya’yı daha sert yaptırımlar için harekete geçmeye sevk ediyor. Aksi takdirde bir kıyamet yaşanacak.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topçu

Editör: Ercan Coşkun