1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

02.11.2004 - Avrupa basınından özetler...

Derleyen: Hülya Topcu2 Kasım 2004
https://p.dw.com/p/Abso

Avrupa basınında bugün ABD’ndeki başkanlık seçimleri, Tel Aviv’de dün düzenlenen intihar saldırısı, Türkiye’deki azınlık raporunun yankıları ve Ukrayna’daki devlet başkanlığı seçimleriyle ilgili haber ve yorumlar dikkat çekiyor.

Frankfurter Rundschau gazetesi, Türkiye’de Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu’nun hazırladığı azınlık hakları ile ilgili raporu irdeliyor. Gerd Höhler imzasıyla yayınlanan yorum şöyle:

”Türkiye’deki azınlıklarla ilgili raporun bir haftadır Başbakan Erdoğan’ın masasında olması dikkat çekici. Bu rapor, hükümet tarafından hazırlatılmamış olsa ve iki yıl önce kamuoyuna açıklanmış olsaydı, hazırlayan kişiyi demir parmaklıklar arkasına götürürdü. Ancak raporu hazırlayan kişi, günümüz koşulları göz önüne alındığı bile cesaret örneği sergilemiş oldu. Erdoğan hükümetinin rapor sonrasında nasıl bir tavır takınacağı henüz bilinmiyor. Ancak bugüne değin tabu olan azınlık konusunun böyle bir raporla kamuoyuna yansıması bile Türkiye için önemli bir adım. Türkiye, AB üye adayı olmasaydı, rapor muhtemelen hazırlanmazdı. Bu da üyelik perspektifinin Türkiye’ye insan hakları konusunda nasıl olumlu yansıdığının bir göstergesi.”

Türkiye’deki azınlık raporundan ABD’ndeki başkanlık seçimlerine geçiyoruz. Zürih’te yayımlanan Tagesanzeiger gazetesinin yorumu:

"Bush, Irak Savaşı’yla sadece uluslararası hukuk kurallarını ihmal etmekle kalmadı. Guantanamo ve Ebu Gureyb’te terörizmle mücadele uğruna hukuk devleti prensiplerini de çiğneyebileceğini gösterdi. Kerry’den tüm bunları geriye çevirmesi beklenemez. Ancak Kerry’den yeni dünya düzeniyle ilgili uluslararası tartışmalara katılması beklenebilir. Bu aynı zamanda ABD’nin de çıkarına olur. Çünkü ABD şu anda dünyanın tek ekonomik ve askeri gücü olsa da Çin yarın ABD’ye rakip haline gelebilir."

Alman Münchner Merkur gazetesi ise ABD’deki başkanlık seçimlerinin dünya genelinde olağanüstü hal havası esmesine neden olduğunu belirttiği yorumunda şu görüşlere yer veriyor:

"Dünya üzerindeki hiçbir ülke, ABD’yi önümüzdeki dört yıl boyunca yönetecek başkanın belirleneceği seçimlere ilgisiz kalamaz. Politik, askeri ve ekonomi açısından Amerikan Başkanı’nın aldığı kararlar kuşkusuz dünyanın diğer ülkelerini de etkileyecek. Almanlar, seçimleri Kerry’nin kazanmasını istiyor. Demokratlar hakkında çok fazla şey bildikleri için değil, Bush’a antipati duydukları için. ABD, Bush’un başkanlık döneminde Almanya’ya yabancılaştı. Bunda ABD’nin olduğu kadar Almanya’nın da payı var. İki ülkenin ilişkisi bakıma muhtaç. Bu nedenle başkanlık seçimleri Almanya için de bir bakıma kader anlamına geliyor.”

Bir başka Alman gazetesi Halle’de yayımlanan Mitteldeutsche Zeitung da aynı konuyu yorum sütunlarına taşımış:

”Amerikalılar ülkelerini Bush’un mu, yoksa Kerry’nin mi daha iyi yöneteceğine karar verecek. Avrupa’nın çıkarları düşünüldüğünde Kerry’nin seçimleri kazanması daha iyi olacak. İzleyeceği politikalar belki de Bush’tan farklı olmayacak. Ancak ABD’nin müttefiklerle olan ilişkisisin şekli değişecek. Bush, Avrupa’ya müttefikten çok, hayallerini gerçekleştirmesine katkı sağlayacak yardımcı gözüyle bakarken, Kerry transatlantik ötesi müttefiğe çok önem veriyor."

Avrupa basınında Tel Aviv’deki intihar saldırılarına da değiniliyor. İsrail’in dün Tel Aviv kentinde genç bir Filistinli’nin düzenlediği intihar saldırısını irdeleyen Nordkurier gazetesi şu görüşlere yer veriyor:

”Filistinli bir gencin düzenlediği saldırı, İsrail’in Filistin’e uyguladığı baskıyı artırmasına zemin hazırladı. İsrail tarafı, böylesi saldırılar sonrasında genellikle kısa vadede misilleme saldırılarına, uzun vadede ise Filistin topraklarının dünyadan izole edilmesi yöntemine başvuruyor. Filistinliler, aslında şiddet eylemleriyle ulaşmak istedikleri hedefe ulaşamıyorlar. Saldırılar tam tersi bir etkiye neden oluyor. İşte bu nedenle Arafat’tan militan Filistinli gruplarla müzakereler yürütmesi ve terörü sona erdirmesi istendi."

Ukrayna’daki devlet başkanlığı seçimleri de Avrupa basınında dikkat çeken bir başka konu. Başkan adayı Başbakan Yanukoviç ile muhalefetin adayı Yuşçenko’nun eşit oy alması yüzünden ikinci tur seçimler yapılacak. Muhalefetin hile yapıldığını öne sürdüğü seçimlerle ilgili Varşova’da yayımlanan Gazeta Wyborcza’nın yorumu şöyle:

”Adayların ikisinin de eşit oy aldığının söylenmesi, aslında seçimlerin galibinin muhalefetin adayı Yuşçenko olduğunu gösteriyor. Çünkü Başbakan Yanukoviç yönetim tarafından desteklendi, ülkedeki büyük televizyon kanalları onun kazanması için haberler yaptı. Yuşçenko’ya ise yetenekli ve cesur insanlar destek verdi. Peki bu destek, Yuşçenko’nun ikinci tur seçimleri kazanmasına yetecek mi? Bu zor olacak. Ülke yönetimi, televizyonlar ve Rusya Devlet Başkanı Putin, Yanukoviç’e destek veriyor. Ukrayna muhalefetini yalnız bırakmamalıyız.”