Şaron barış yolunu tıkadı

İsrail Başbakanı Ariel Şaron, birkaç ay içinde barış sürecinde ilerleme sağlanamaması halinde Filistinliler'le ayrılmak için tek yanlı adımlar atacaklarını açıkladı. DW’den Peter Philipp, İsrail Başbakanı’nın son açıklamalarını şöyle yorumluyor:

"Dağ fare doğurdu... İsrail Başbakanı Ariel Şaron, merakla beklenen bu konuşması öncesinde, Ortadoğu sorununun bundan sonraki süreciyle ilgili net ipuçları vereceği izlenimini uyandırmıştı. Özellikle de İsrail’in, çözüm uğruna ne gibi tavizlere hazır olduğunun açıklaması bekleniyordu. Ama huylu huyundan vazgeçmez misali, Şaron yine karşı tarafı baskı altına alıp ültimatomlar savurarak, sorunu tek taraflı adımlarla çözme tehtidinde bulundu.

Yoğun şekilde eleştirilen güvenlik duvarının inşasına devam edileceğini, Filistin ve İsrail bölgelerinin kesin hatlarla ayrılacağını belirten Şaron, böylece ABD’nin de tepkisini çekti. İsrail Başbakanı’nın bu tavrı, Filistin hükümetinin de ileri sürülen koşulları kısa vadede yerine getirme şansını asgariye indirdi.

Filistin Başbakanı Ahmet Kurey, defaatle yaptığı açıklamalarda, İsrailli meslektaşı ile doğrudan görüşmelere hazır olduğunu vurgulamış, ancak güvenlik duvarının Filistin topraklarına doğru inşasının durdurulmasını ön koşul olarak ileri sürmüştü.

Şaron’un bu katı tutumu, İslami Cihad ve Hamas gibi radikal Filistinli grupları şiddete son vermeye ikna etmeye çalışan Kurey’in umutlarının da tümüyle tükenmesine yol açıyor. Bu da barış görüşmelerinin yeniden başlaması için İsrail’in öne sürdüğü temel şartın gerçekleşmemesi anlamına geliyor.

Ahmet Kurey’in siyasi geleceği de bu şartlar altında, selefi Mahmud Abbas’tan pek farklı olacağa benzemiyor. Zaten Şaron da sanki bunu arzuluyor gibi. Şaron'un bu konuşmasından önce, Ahmed Kurey’in başbakanlığına altı aylık bir ömür biçmesi de bu tezin açık bir ispatı.

Filistin bölgelerindeki Yahudi yerleşim birimlerinin başka yerlere nakledilebileceğinden söz eden Şaron’un Yahudi yerleşimciler arasındaki dostlarının sayısı da giderek azalıyor. Kendilerini ”barış güvercini” gibi hisseden az sayıda insan, gelinen noktada Cenevre Alternatif Barış Girişimi’nden medet umuyor ve bu sayede açmazdan çıkılabileceğini savunuyor. Ancak, Ariel Şaron yolu tıkadığı sürece, bunun da pek bir yararı olmayacaktır.