1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yerli gibi yaşa!

4 Mayıs 2017

Yunan turizmini canlandırmak için kolları sıvayan genç bir girişimci, geliştirdiği alternatif turizm modeliyle büyük başarı elde etti.

https://p.dw.com/p/2cKw0
Griechenland Tourismus Ferienhaus
Fotoğraf: Fotolia/imagIN photography

Yunanistan bu sezon yaklaşık 28 milyon yabancı turist bekliyor. Bu, bir yıl öncesine nazaran hayli iyimser bir tahmin. Özellikle yoğun mülteci akını, Yunan adalarına gitmeyi planlayan turistlerini gözünü fazlasıyla korkuttu. Bu nedenle çok sayıda rezervasyon iptal edildi. Ayrıca hizmetler sektöründe vergi artışına gidilecek olmasının fiyat artışını da beraberinde getirmesinden endişe ediliyor. Hal böyle olunca, yabancı turistler de Portekiz ve İspanya gibi ülkelere yöneliyor. Bunun sonucu olarak çok sayıda havayolu şirketi, Yunan adalarında direkt seferleri ya azaltıyor ya da tümüyle iptal ediyor.

Resesyonun etkilerini henüz atlatamayan Yunan ekonomisi için turizm, herşeye rağmen en büyük umut kapılarından biri konumunda. Halihazırda gayri safi yurtiçi hasılanan yaklaşık yüzde 20’si turizmden elde ediliyor. Yine ülkede toplam çalışanların yüzde 20’si turizm sektöründe istihdam ediliyor.

Turizme ivme kazandırmak için kimsenin elinde sihirli bir değnek yok. Ama girişimciler, yeni ve ilginç fikirlerle daha fazla yabancı turist çekmenin yollarını arıyor. Bu girişimcilerden biri de Grigoris Fanoulas. Yunanistan’ın batısındaki Pelion Dağı eteklerinde yaşayan genç turizimci, bölge turizminin markalaşması için hummalı bir çalışma yürütüyor. Alternatif turizm seçenekleri sunarak yabancı turistleri cezbetmeyi hedefleyen Fanoulas, "Buraya gelenler, büyükannemin zamanındaki Yunanistan’ı daha yakından tanıyabilir ve otantik koşulların tadını çıkarabilir" diyerek ülke turizminin deniz, güneş ve tarihten ibaret olmadığını vurguluyor.

Mütevazı koşullarda otantik tatil

Pelion Dağı eteklerinde çok sayıda küçük turizm işletmesi bulunuyor. Ancak kısa bir süre öncesine kadar bunların çoğunda belirli bir konsept ve hizmet standardı yoktu. Bu durumu değiştirmeye karar veren Grigoris Fanoulas, ilk etapta 35 bin euro para ve yoğun bir mesai harcayarak, bu küçük işletmelerin ortak bir standarda ulaşmasını sağlamış. Bununla da yetinmeyen genç girişimci, bölgede sunulan turizm hizmetlerini “LLL“ adı altında tescilli bir marka haline getirmiş. İngilizce “Live like local“ (Yerli gibi yaşa) ifadesinin kısaltması olan “LLL“ konsepti, adından da anlaşılacağı üzere turistlere lüks koşullar vaadetmiyor. Aksine, buraya gelenler, bölge halkının yaşam koşullarına uyum sağlıyor ve onlar gibi mütevazı koşulları altında bir tatil geçiriyor.

Aslında bu, pek çok ülkenin çoktan keşfettiği alternatif bir turizm modeli. Beş yıldızlı lüks oteller yerine kırsal bölgelerde tatil yapan turistler, yerli halkla birlikte çiftlik ve tarlalarda çalışıyor ya da balıkçılık ve avcılık gibi işlerle uğraşıyor. Yerli halk gibi giyinen ve onlar gibi beslenen turistler, bu otantik tatil macerası için yüklü bir bedel ödemeyi de göze alıyor.

Griechenland Insel Mykonos
Genç turizmciler Yunanistan'ın deniz ve güneşten daha fazlası olduğunu dünyaya göstermek istiyor. Fotoğraf: DW/D. Simeonidis

Geleneksel meslekler turizmle yaşatılıyor

Yunanistan’da bugüne kadar pek bilinmeyen bu alternatif akım, Grigoris Fanoulas sayesinde yeni yeni keşfediliyor. İşletme başına en fazla onar kişilik grupların ağırlandığını belirten Fanoulas, "Biz sadece temel bir program paketi sunuyoruz. Turistler, burada kalacakları sürenin içini nasıl dolduracaklarına kendileri karar veriyor. Amacımız kısa yoldan cebimizi doldurmak değil. Biz projeleri destekliyor ve fikir veriyoruz. Gerisi turistlerle işletme arasında hallediliyor" diyor. Yüksek kâr marjından ziyade hizmet kalitesini artırmayı hedeflediklerini kaydeden genç turizmci, bu anlayışı halka kabul ettirmenin hiç de kolay olmadığını söylüyor: "Herkesi aynı masa etrafında toplamakta çok zorlandım. ‘Yerli gibi yaşa‘ konseptinin herkesi kapsadığına ve bu projeyi ancak birlikte hayata geçirebileceğimize onları ikna etmek için hayli çaba sarfettim."

Ancak bu çabalar boşa çıkmadı. Yaklaşık üç yıl önce ilk tohumları ekilen bu yeni turizm konsepti, bugün başarılı bir şekilde gelişmeye devam ediyor. Hatta öyle ki, Yunan turizm sektörünün ele ele vererek başlattığı büyük reklam kampanyası kamsamında, bu konseptin yurtdışında da tanıtılmasına karar verildi.

Genç girişimci, gelinen noktadan hayli memnun: "Bölgedeki geleneksel mesleklerin, turizm sayesinde yok olmasını önleme düşüncesiyle yola çıktım. Krizi, yerel özelliklerimizi ön plana çıkarmak için büyük bir fırsat olarak gördüm. Nitekim çabalarımızın meyvelerini almaya başladık. Böyle devam ederse, önümüzdeki iki-üç yılda yatırımlarımız kendini fazlasıyla amorti edecektir."

© Deutsche Welle Türkçe

Marianthi Milona