Yeni yılda yeni umutlar

Kamuoyu araştırma kuruluşu Emnid, yaklaşık 50 yıldır dünyanın çeşitli ülkelerinde, insanların yeni yıldan ne beklediklerini araştırıyor. Bu yıl, 70 ülkeden toplam 70 bin kişi araştırmaya katıldı. Kimileri sağlık, zayıflamak, sigarayı bırakmak, iş bulmak, ailelerine kavuşmak isterken, kimileri de siyasetçilerin vaatlerini gerçekleştirmelerini, ülkenin ekonomisinin düzelmesini istiyor.

Almanlar’ın 2006’dan epeyce beklentisi var. Emnid’in değerlendirmesine göre, Almanlar’ın yüzde 31’i, 2006 yılına karamsar bakıyor. Buna karşılık yüzde 29’luk bir kısım, bu yılda işlerin düzeleceğini ümit ediyor. Emnid’de görevli Klaus Peter Schöppner, bu rakamlara bakarak, Almanlar’ın bu yıl geçmiş yıllara göre daha iyimser olduğunu belirterek “Almanlar yeniden iyimser bir akıma kapılmış gibi görünüyor. Geçmiş yıllarda en karamsar millet Almanlardı! Hem özel hayatlarında hem de ekonomik olarak çok karamsarlardı“ diyor.

“Yeni yıl, yeni iş“

Peki diğer milletlerde durum nasıl? Örneğin, bugüne kadar dünyaya pembe gözlüklerle bakan Amerikalılar, bu yıl daha pesimist bir tutum sergiliyor. Avustralyalılar da tahminlerin aksine, bu yıl oldukça karamsar. Özellikle ülke içindeki birlik ve beraberlik onları kara kara düşündürüyor.

Buna karşılık Uzakdoğulular ve gelişmekte olan ülkelerde yaşayanlar, yeni yılın iyi gelişmelere gebe olduğundan umutlu. Bu ülkelerde, genel olarak iyimser bir hava esiyor. Schöppner, “Öncelikle insanların kendilerini bu yıl daha iyi hissedeceklerini düşünüyorlar. Sonra ekonomik gelişmeler olacağını ve buna bağlı olarak iş pazarında kıpırdanmalar olacağını umut ediyorlar“ diyor.

Umutlar artıyor

Ayrıca Schöppner, işsizliğin büyük bir sorun olduğu Almanya’da da insanların umutlarını yeni bağladıklarını söylüyor. İşsiz sayısının dört milyonu aşmasına rağmen, Almanlar’ın yüzde 35’i, bu yıl içinde işsizliğin azalacağına inanıyor. Oysa geçen yıl Almanlar’ın yüzde 68’i bu konuda karamsardı.

Ülke ekonomisine güven de yine artış trendinde. Schöppner, ekonomik meselelere ilişkin olumlu bir bakış açısının hakim olmasını şöyle açıklıyor. “Uygulanan politikalar yavaş yavaş etkisini göstermeye, Almanlar da yavaş yavaş siyasete olan inançlarını geri kazanmaya başladı.“