1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yeni üyelerde euro'ya geçme çabası

Ajanslar5 Mayıs 2004

Avrupa Birliği’nin yeni üyelerinden bazıları 2007 ve 2008 yıllarında beklenen para birliğini yakalama çabasında. Ancak Avrupa Birliği’nin eski üyeleri, 2009‘dan önce yeni ortaklarının euro’yu kullanmaya başlamasına ihtimal vermiyorlar....

https://p.dw.com/p/AbgY
Yeni üyelerin euro'ya geçebilmesi için yapısal sorunlarını çözmesi bekleniyor...
Yeni üyelerin euro'ya geçebilmesi için yapısal sorunlarını çözmesi bekleniyor...Fotoğraf: AP

Avrupa Anayasası yüzünden çıkan ”ayrı hızlarda entegrasyon” tartışması para ve ekonomi politikaları için geçerli değil. Yeni üyelerin, faiz, enflasyon, kambiyo kuru ve bütçenin kriterlere uydurulmasında zaman kazanmaya çalışmaları ekonomik mantığa daha uygun.

Gerçek ekonomik gücünü yansıtmayan euro kuruyla Avrupa Para Birliği‘ne dahil olması bir ülkenin rekabet gücünü kaybetmesine ve fiyatların kontrolden çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle AB ve Avrupa Merkez Bankası, Para Birliği‘ni aceleye getirmemeleri için yeni üyeleri uyarıyorlar.

Küçük ülkeler azimli

Estonya, Litvanya ve Slovenya milli paralarını euro ile değiştirecekleri günü iple çekiyorlar. Letonya, onlardan bir yıl sonra 2008’de euro ailesine dahil olmayı umuyor. Kıbrıs ve Malta da, euro‘ya geçişte elini çabuk tutan yeni üyelerden.

Üç Baltık Cumhuriyeti de Euro İstikrar Kriterleri‘ne şimdiden eksiksiz uyuyorlar. Şimdiye kadar milli paralarını euro’ya ve Ulluslararası Para Fonu’nun hayali para birimine sabit kur üzerinden endeksleyerek olgunluklarını kanıtlayan bu üç ülke de para değişiminde zorlanmayacağa benziyor.

Büyük yeni üyelerde sorun

Almanya’nın büyük ticari bankalarından Dresdner Bank’ın doğu Avrupa uzmanı Gregor Eder küçük ülkelerin daha esnek olabildiklerini belirterek, "Belediye büyüklüğündeki idari birimleri yönetmek, Polonya gibi yapısal sorunları olan büyük bir ülkeye nazaran çok daha kolay. Slovenya ise daha Yugoslavya döneminde ülkenin ekonomik bakımdan en gelişmiş bölgesiydi" diyor.

Yeni üyelerin üç büyüğü Polonya, Çek Cumhuriyeti ve Macaristan ise sosyalist geçmişe dayanan geleneksel ekonomik yapılarını piyasa sistemine uydurmakta hala zorlanıyorlar. Geçen yıl kaydettikleri hızlı büyümeye rağmen kamu borçları kabardığı için euro açısından büyük açık vermiş oldular. Alman banka temsilcileri, siyasetçilerin bütçeyi sağlığa kavuşturmak için popüler olmayan tedbirlere başvurmaktan ürktüklerini belirtiyorlar.

Polonya'nın sorunları

Polonya’da ekonomik bakımdan faal nüfusun %20’si tarım sektöründe çalışıyor, ama bu sektörün milli gelir içindeki payı sadece %6. Polonya’nın ek borçlanması da yurtiçi gelirin yüzde altısıyla euro borçlanma kriterinin tam iki katı.

Devalüasyon söylentileri ve faizlerle kambiyo kurlarındaki şiddetli çalkalanmalar yabancı yatırımcıyı tedirgin ediyor. Üstelik 2005 ve 2006 yıllarındaki seçimler öncesinde hiçbir parti seçmenden kemerleri sıkmasını istemeye cesaret edemiyor.

Euro zengiliği

Ame ortak para birimi euro‘ya geçmeleri yeni üyelere zenginlik bahşedecek ve para fonunun tahminlerine göre toplam ekonomik verimleri önümüzdeki 20 yılda en az %25 oranında artacak. Bu hızlı büyüme bile eski üyelerden oluşan Birlik ortalamasının ancak yarısını buluyor. Uzmanlara göre eski ve yeni üyeler arasındaki gelişmişlik farkı ancak yüzyılımızın ortalarında kapanmış olacak.