1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Verilen sözler tutulmalı

Peter Phillip / DW5 Ocak 2005

Asya felaketinde mağdur olan ülkelere yardım amacıyla düzenlenen Uluslararası Donörler Konferansı, yarın Cakarta’da yapılıyor. Geçmişte benzer olayların ardından yapılan konferanslarda da önce vaatler dile getirilmiş, ancak çok sıfırlı yardım rakamları çoğu zaman kağıt üstünde kalmıştı. Verilen sözlerin yerine getirilmesi gerektiğine dikkat çeken Deutsche Welle’den Peter Philipp’in yorumu:

https://p.dw.com/p/AZzN

“Dünyada gündemin ilk sıralarında doğal felaketler, savaşlar ve yoksulluk yer alıyor. Felaket mağdurlarına yardım çağrıları da gündem maddeleri arasında ön sıralarda. Uluslararası yardım, bir yanda yardım örgütleri diğer yanda hükümetler olmak üzere iki farklı seviyede ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor. Sivil toplum örgütleri kriz bölgelerinde uzun vadeli faaliyetler yürütür ve çalışmalarını kamuoyunun maddi desteğiyle gerçekleştirirken, hükümetler savaş ve doğal felaket gibi durumlarda harekete geçiyor.

Asya’daki felaket benzeri olaylar tek bir hükümetin gücünü aştığından, yardım uluslararası seviyede koordine ediliyor. Yeniden imar ve yardım çalışmalarını finanse edebilmek için düzenlenen donörler konferansında yardım vaatleri not ediliyor. Bu toplantılarda bazen işin özü, yani yardım unutuluyor ve katılımcılar kendi aralarında rekabete girişiyorlar. Washington ve Paris arasında, epeydir “Güney Asya mağdurlarına kimin daha fazla yardım ettiği kavgası“ devam ediyor.

Hükümetler tarafından organize edilen mali yardımın en büyük sıkıntısı, gereken saydamlığın sağlanamaması, kimin gerçekten ne kadar para aktardığının belirsizliğini koruması… Bu belirsizliğe, yardım sisteminin yapısı kaynaklık ediyor. Bazı devletler bir sonraki yıl yardım vaadinde bulunurken, başkaları birkaç yıllık bir dönem için yardım yapabileceğini açıklıyor. Bazıları hemen ödeme yaparken, başkaları ödemeyi zamana yayabiliyor.

Bu manzara, sayıları giderek artan uluslararası donörler konferanslarında sürekli tekrarlanıyor. Madrid ve Tokyo’da Irak için toplanılırken; Bonn, Dubai, Tokyo ve Berlin’de Afganistan için toplanıldı. Benzer konferanslar Gürcistan, Lübnan, Haiti ya da Grenada’ya yardım için de organize edildi. Bu konferanslarda verilen etkileyici vaatlerin pek çoğu da daha sonra çölde görülen serap gibi havada dağılıp gidiyor.

Amerika Birleşik Devletleri, Irak için Madrid’te düzenlenen konferansta 20 milyar dolar sözü vermişti. 20 milyardan Irak’a akan şimdiye kadar yalnızca 3 milyar 500 milyon dolar. Irak’a yardım elini uzatacağını duyuran devletler toplam 33 milyar dolar vaadinde bulunmuştu. Yardım hazinesine şimdiye kadar aktarılan rakam ise toplam 7 milyar dolarda kaldı.

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, yardım sağlayanlar ile mağdurlar arasında, hükümetlerarası ilişkilerin yanı sıra bölgesel ve yerel düzeyde de daha yakın ilişkilerin kurulması gerektiği görüşünde. Aktardığımız veriler dikkate alındığında, Schröder’in önerisinin mantıklı sebeplere dayandığı anlaşılıyor.

Böylece bir yandan yardım ilişkisi daha özel bir boyuta çekilirken, yardımın etkisi de daha gözle görülür ve kanıtlanabilir hale gelecek. Bu tür yardımlar orta ve uzun vadeli planlandığından, paranın ne zaman ve nereden geldiği ve hangi amaçlarla sarfedildiği gibi konulara mümkün olduğunca saydamlık kazandırılması gerekir. Eğer bu Asya felaketinde başarılırsa, bundan sonra yaşanabilecek benzer olaylar için örnek oluşturur.“