1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Tsunami afetinin yaraları sarılıyor

Sabine Ripperger24 Aralık 2005

Geçtiğimiz yılın sonunda Güney Asya’yı vuran ve 230 bin kişinin ölümüne neden olan doğal afetin yaraları sarılmaya devam ediyor. Bölgeye 670 milyon euro yardım aktaran Alman yardım kuruluşları son bir yılın bilançosunu çıkardı.

https://p.dw.com/p/AaSk
Yeniden imar faaliyetleri devam ediyor
Yeniden imar faaliyetleri devam ediyorFotoğraf: dpa

Bundan yaklaşık bir yıl önce bütün dünyaya yayılan benzeri görülmemiş afet manzaraları adeta akıllara durgunluk veriyordu. 26 Aralık 2004’te Sumatra adası açıklarında meydana gelen şiddetli depremin dev dalgaları Endonezya, Tayland ve Sri Lanka sahillerinin yüzlerce kilometrelik bölümünde muazzam tahribata yol açmış, yaklaşık 230 bin kişinin de ölümüne sebebiyet vermişti. Felaketin yaralarını sarmak için aralıksız çalışan Alman yardım kuruluşları son bir yılın bilançosunu çıkardılar.

Uzun vadeli yardım programları

Güney Asya afetinden sonra Almanya’da deprem kurbanları için 670 milyon euro toplandı. Bu bağışların yaklaşık yarısını Almanya’daki dört büyük hayır kurumu, Alman Kızılhaçı, Alman UNİCEF’i, Caritas ve Diakonie Afet Yardımları yaptılar. Bağışların üçte biri acil yardım ve afetzede barınaklarına harcanırken, üçte ikilik bölümü de uzun vadeli yardım programlarına ayrıldı.

UNİCEF sözcüsü Dietrich Garlichs başlangıçtaki keşmekeş ve güçlüklere rağmen acil yardım programının ilk bölümünü başarıyla tamamladıklarını söyledi. “Afeti felaketin izlemesi önlenebildi” diyen Garlichs, büyük nüfus hareketlerine ve çok sayıda afetzedenin evsiz kalmasına rağmen kimsenin hastalıktan ölmediğini, bulaşıcı hastalık ya da yetersiz beslenme yüzünden hiçbir çocuğun kaybedilmediğini, okulları yıkılan çocukların yine sınıfları doldurduklarını ve yetimlerin yurtlara kapatılmayıp çocuklu ailelere emanet edildiğini anlattı.

Yeniden imar çalışmalarının ancak beş yılda tamamlanabileceğini söyleyen UNİCEF sözcüsü, afetlere en hazırlıklı ülkelerden Japonya’nın bile Kobe depreminden sonra kenti ancak yedi yılda eski görüntüsüne kavuşturabildiğini hatırlattı.

Ekonomik perspektifin önemi

Alman Kızılhaç Teşkilatı Başkanı Rudolf Seiters de ortak basın toplantısında uzun vadeli yardımların önemine değindi, barınak ve temel altyapı yatırımlarının ardından bölge halkının geçimini sağlayabilecek duruma getirilmesi için teşvik programları ile travma geçirenlerin sürekli psikolojik bakımının önem kazandığını vurguladı.

Alman Kızılhaç Başkanı Rudolf Seiters, doğal felaketlerin yaklaşık yarısına sahne olan Güney Asya açısından yüksek can ve mal kaybını önleyici tedbirlere ağırlık verilmesi gerektiğini belirtirken Alman kiliselerinin afet yardım kuruluşu sözcüsü Cornelia Füllkrug-Weitzel yeniden imar çalışmalarında yerel yardım kuruluşlarının tecrübelerinden yararlanmanın önemine işaret etti.

Gelir sağlayıcı tedbirler

Bayan Füllkrug-Weitzel Endonezya’ya deprem dalgalarıyla yıkılan evleri yeniden inşa etmek için gittiklerini ancak yerel kuruluşların kendilerini halka gelir sağlayıcı tedbirlere öncelik vermeye ikna ettiklerini anlattı.

Yine bir kilise hayır kuruluşu olan Caritas’ın başkanı Peter Neher Endonezya örneğinde de görülebileceği gibi, yeniden imar yardımlarının aynı zamanda barış çalışması da olduğunu belirttiği konuşmasında şunları söyledi:

İç barış ihtiyacı

“Bütün imar çalışmalarımızda, hükümet ile barış anlaşması imzalayan Aceh bağımsızlık hareketinin toplumla bütünleştirilmesi gerektiğine kani olduk. Bu amaçla projelerimizin kapsamını genişletip Sumatra’nın iç barışa kavuşmasına yardımcı oluyoruz.”

Güney Asya depreminin yaralarını sarma çalışmalarını konu alan basın toplantısında, doğal felaket sonuçlarını en hafife indirme çalışmalarının kalkınma işbirliğine entegre edilip, yerel kurtarma ve yardım kuruluşları ile erken uyarı hizmetlerinin teşvik edilmesi gerektiği de dile getirildi.