Troley kamyonlar geliyor

Almanya’nın Solingen kentinde sokaklar, her şeritte ikişer tane olmak üzere, yol boyu asılı elektrik hatlarıyla dolu. Çünkü burada hâlâ bir zamanlar İstanbul, Ankara ve İzmir’de de hizmet veren troleybüsler kullanılıyor.

Solingen halkının bir şikayeti yok ama troleybüsler genelde modası geçmiş taşıtlar olarak görülüyor. Buna rağmen İsviçre'de ve birçok Doğu Avrupa ülkesinde hâlâ kullanılmaya devam ediyor. Almanya’da ise bu elektrikli otobüsler yerini 1950’lerde ve 1960’larda dizel motorlu otobüslere bırakmıştı.

Çevreci kamyonlar

Ancak Almanya’daki Çevre Sorunları Bilirkişi Konseyi (SRU), karbondioksit emisyonun taşımacılık sektöründe düşürülmesi için troley kamyonların kullanılmasını tavsiye ediyor. Wuppertal Üniversitesi öğretim görevlilerinden ulaşım mühendisi Prof. Dr. Bert Leerkamp, bu kamyonların avantajlarını şöyle sıralıyor: “Burada sözü edilen yol boyu asılı olan bir elektrik hattı ve aynı zamanda da bir elektrik motoru ile çalışan ve bu sayede çekiş gücü yüksek olan kamyon ve tırlar. Bunlar hem daha güçlü araçlar hem de doğrudan karbondioksit çıkarmıyorlar. En büyük avantajları ise enerji kaynağını aracın yanında taşıması gerekmiyor.”

Konsept olarak kulağa biraz ütopik gelse de projenin gerçekleştirilmesi mümkün. Hatta Alman Siemens firması, ilk elektrik motorlu ve asılı bir elektrik hattı ile çalışan troley kamyonunu, Brandenburg eyaletinde test etmeye başladı bile.

Siemens'in troley kamyonu

Siemens, aynı zamanda hibrit motora sahip kamyonların hiçbir tehlikeye yer bırakmayacak biçimde elektrik hattını kullanmasını ve elektrik hattının olmadığı bölgelerde rahatça yol alabilmesini mümkün kılmak istiyor. Hatta firma, araçların otomatik olarak elektrik hattına kilitlenip akım alabileceği bir proje de geliştirdi.

Siemens’in bu projesinin sorumlusu Holger Sommer, projenin hem teknik hem de ekonomik açıdan hayata geçirilebilir olduğunu ispatlamanın kendileri için çok önemli olduğunu kaydediyor.

Sommer, “Asılı hattan rahatça ayrılıp elektrikli motorla yola devam etmek otomatik olarak gerçekleşiyor, örneğin bir taşıtı sollamak ya da bir engelden kaçınmak ya da otoyoldan çıkmak istendiğinde. Kamyonun, şerit içerisinde yatay olarak hareket etmesi de çok kolay, esnek kablolar buna izin veriyor. Tüm bunların kamyon şoförü açısından anlamı şu: Elektrik sistemi, sürücüye pratikte hiçbir ek yük getirmiyor” diye konuşuyor.

Geleceğe yatırım

Yine de ulaşım mühendisi Prof. Dr. Bert Leerkamp, nakliyat firmalarının troley kamyonlara geçişe direneceğini düşünüyor ve bunun nedenini şöyle açıklıyor: “Her şeyden önce onlara büyük bir faydası yok. Hatta onlara daha pahalıya mal oluyor. Asılı elektrik hattına bağlanabilen bir hibrit taşıt temin etmeleri gerekecek. Bu işin asıl avantajı normal yakıt fiyatları çok pahalı olmaya başladığı zaman ortaya çıkacak. Biz de zaten ileriyi düşünerek bu projeleri geliştiriyoruz.”

Bununla birlikte tamamen yenilenebilir enerjiye geçilmediği sürece, troley kamyonların dolaylı da olsa karbondioksit salımına neden olmadığı söylenmez.

© Deutsche Welle Türkçe

Ralph Heinrich Ahrens / Çeviren: Başak Demir

Editör: Ercan Coşkun