1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Terör örgütleri teknolojiden yararlanıyor

Tülin Daloğlu/Washington6 Ağustos 2004

Haberleşmemizi kolaylaştıran, bir zamanlar merakla beklediğimiz mektupları artık nostaljik keyifler haline getiren elektronik posta, vazgeçilemeyecek bir yenilik. Elektronik postaların kontrolü zor değil, ama milyonlarcasını kontrol edip aralarından kötü niyetli, örneğin terörist eyleme ilişkin olup olmadıklarını anlamak zor. Bilgisayar ve internet teknolojisinin geliştirildiği Silicon Vadisi'ni gezen Tülin Daloğlu'nun izlenimleri:

https://p.dw.com/p/AbBE

Silikon vadisinde, internet iletişiminde güvenliğin altyapısını sağlamakta hayli saygın bir yer edinen Juniper’in Başkan Yardımcısı Christine Heckart, terör konusunda kaygıları paylaşsa da, ”Kötü niyetli olanlar, bu sistemden yararlanıyorlar diye yaptıkları işten vazgeçmelerinin söz konusu olmadığını, ama sistemi daha güvenli kılmak için çalıştıklarını” vurguluyor. ”Terör” kelimesine yabancı olmayan Heckart buna rağmen işini yaparken kafasında ”ya bunu teröristler kullanırsa” endişenin olmadığını söylüyor. Heckart internet teknolojisinin daha da geliştirilebileceğini düşünüyor ve , Silikon vadisini Eylül 2000’den başlayarak vuran son kriz döneminin ise buluşların sonuna gelindiği veya high-tech endüstrisinde bir durağanlık yaşandığı anlamına da gelmediğini savunuyor. Heckart, "Buluşların sonu geldi demek çok yanlış olur. Ne zaman gelir bilmiyorum ama, mutlaka, şu anda kullandığımız ürünleri dahi daha da öteye götürecek yeni buluşlar gelecektir” diyor.

El Kaide e-maille haberleşiyor

Peki ya teknoloji ile terör örgütlerinin ilişkisi, işte bunu önlemek mümkün değil. El Kaide terör örgütü uzmanı Paul Eedle, El Kaide militanlarının sıradan, şifresiz, basit kodlarla donatılmış, e-mail üzerinden haberleşmeye devam ettiğini belirtiyor ve ”İstihbarat birimleri hala soğuk savaş yıllarına ait kriptolarla nasıl baş edebiliriz diye kafa patlatırken, internet aracılığıyla yapılan elektronik haberleşmeyi kontrol etmekte aynı başarıyı sağlayamıyorlar” diyor. Eedle, El Kaide’nin başarısının, hayal gücünde yattığının altını çizerken, bugün e-maille haberleşmeye çok daha bağımlı olduklarını belirtiyor. Saldırı planlarının e-mail üzerinden basit kodlarla planlandığını vurgulayan Eedle, El Kaide’nin silahlı bir terör örgütü olmasından daha ziyade ideolojik ve siyasi bir hareket olduğuna dikkat çekiyor ve ”Asıl sorun, internet aracılığıyla verilen bu siyasi savaşa karşı daha etkin mücadelenin nasıl olabileceği” diyor. Ama, iş, sanıldığı kadar kolay değil.

180 milyar dakika konuşma

21 yıl boyunca Amerikan Ulusal Güvenlik Teşkilatında kriptoloji matematisyeni uzmanı olarak çalışan ve yeni emekliye ayrılan Michael Wertheimer, 2002 yılında dünya çapında 180 milyar dakika uluslararası telefon konuşması yapıldığına dikkat çekiyor ve internet üzerinden yapılan iletişimin de aşağı kalır tarafının olmadığını belirtiyor. Bu yıl içinde, e-mail yoluyla yapılan yazışmaların, Amerikan Kongre kütüphanesindeki yazılı eserlerin 40 katı kadar olduğu belirten Wertheimer, internet üzerinden günde 530 milyar mesaj gidip geldiğini, ve 2007 yılında bunun 1,38 trilyon olarak hesaplandığını ve dahası, internet üzerinden sesli konuşma olanağının bütün bu rakamları sollayacağını ileri sürüyor. Wertheimer’a göre 2005 yılına varıldığında her 14,4 saniyede, Amerikan Kongre kütüphanesinin içerdiği kadar veri taşınabilecek. İşte istihbaratçıların sorunu bu iletişimi nasıl takip edebileceklerinde.

Bilgi toplamada insan faktörü

İstihbarat uzmanları ile konuştuğumuzda, bilgi toplamada, tekrar insan faktörünün öne geçmesi gerektiğini vurguluyorlar. Tabii, yüksek teknolojinin sunduğu menfaatlere sırt dönmeyerek. Bunun nasıl mümkün olacağı soru işareti. Bir önceki adım ise internet üzerinden yapılan bu iletişimi daha güvenli kılmak.